Zenginin parası halkın borcu çok

EKİN AKYAZ

İktidar bir yandan Türkiye ekonomisinin büyüdüğünü söylerken, yapılan araştırmalar ise büyüyen kesimin yine zenginler olduğunu ortaya serdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması raporuna göre, en yüksek gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay yüzde 47,4’e çıktı. ‘Sürekli yoksulluk’ oranı ise yüzde 14 oldu. Taksit ödemeleri ve borçları olduğunu söyleyenler ise nüfusun yüzde 69,2’sini oluşturdu. Yüksek öğretim mezunlarının yüzde yüzde 1,5’i yoksul olduğunu ifade etti. Nüfusun yüzde 59’u konut sahibi olduğunu fakat yüzde 40’ı ısınma sorunu çektiğini bildirdi. Yüzde 36’sının ise çatısından su damlıyor.

Araştırma sonuçlarına göre, en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay, 2017’de bir önceki yıla göre 0.2 puan artarak yüzde 47,4’e yükseldi. En düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay ise 0,1 puanlık sınırlı artışla yüzde 6,3’e çıktı

İhtiyaçlar karşılanamıyor
Raporda maddi yoksunluk yaşayanların oranının yüzde 28,7 olarak belirlendiği ifade edildi. Maddi yoksunluk çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile beklenmedik harcamalar, evden uzakta bir haftalık tatil, kira, konut kredisi, borç ödemeleri, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek ve evin ısınma ihtiyacından en az dördünü karşılayamamasını ifade ediyor. Ayrıca halkın yüzde 13,4’ü konut masraflarının hanelerine çok yük getirdiği de yine raporda yer alıyor.

***

‘2018 verileri daha vahim olacak’

TÜİK verilerinin kriz öncesi dönem olan 2017 yılına ait olduğuna işaret eden ekonomist Mustafa Sönmez’e göre 2018 verileri ise daha vahim sonuçlara sahip olacak. BirGün’e konuşan Sönmez, “Bugünün Türkiyesinde işsizlik önceki gün açıkladığı gibi genelde yüzde 11, tarım dışında yüzde 13 yani daha yüksek bir işsizliğe doğru gidiyor. Türkiye’nin genelde borç yükü 566 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Borç verilerinin yanı sıra, yüzde 18’lik bir enflasyon şimdilik yaşanıyor. Tüm bunları düşündüğümüz zaman 2017 verileri şükredilecek veriler haline gelinecek, çok daha vahim yaşam koşulları tablosuyla karşı karşıya kalınacak” diye konuştu.

2000 yılına göre hanehalkının çok daha fazla borçlandığını ifade eden Sönmez, “Özellikle konut ve otomobili ayırırsanız alt gelir gruplarının kullandığı kredi tutarı 303 milyar TL ve bunların 100 milyar TL’sini de kredi kartı borcu oluşturuyor. Artan işsizlik düşünüldüğünde, bu borçların geri çevrilmesi de mümkün görünmüyor.