Enerji Bakanlığı’nın, Maden Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle zeytinlik alanlarının madencilik faaliyetlerine açılmasına tepkiler sürüyor. Belediyeler, odalar ve avukatlar kararın iptali için yargıya başvuracak.

Zeytini kömüre bırakmayacağız

Aycan KARADAĞ

Zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetleri yürütülmesinin önünü açan yönetmeliğin yürürlüğe girmesine tepkiler sürüyor. Hukukçular, kararın Anayasa’ya aykırı olduğunu söyledi. Kararın iptali için İzmir Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Ormancılar Derneği ve avukatlar dava açmak için harekete geçti.


AKP iktidarı, zeytinlik alanları ranta açabilmek için daha önce 7 kez Meclis’e kanun tasarısı getirmesine rağmen başaramamıştı. 2012 yılında ise zeytinliklerin katledilmesini engelleyen yasal engelleri “Kanun Hükmünde Kararname” çıkartarak aşmaya çalışmış, Danıştay Daireler Kurulu kararnameyi “kanunsuz” olduğundan dolayı iptal etmişti. 14 ay yürürlükte kalan Danıştay’ın iptal ettiği yönetmeliği fırsat bilen 26 maden işletmesi 18 bin 350 dekar zeytinlik alanda “kamu yararı” adı altında faaliyete geçerek binlerce ağacı katletti.

Son olarak yönetmeliğin çıkarıldığı gün Muğla Milas’ta Akbelen Ormanı’nda açılmak istenen maden ocağının bilirkişi keşfi yapıldı. Limak’ Holding’e ait Yeniköy-Kemerköy Termik Santralı’na kömür temini için açılmak istenen maden ocağının bilirkişi keşfinde davalı şirket vekilinin ‘kamu yararı’ vurgusu yapması dikkat çekti.

Keşif tutanağında şirket vekilinin, “Elektrik enerji üretimi kamu yararına yapılan zorunlu bir kamu faaliyetidir. Bilirkişilerin yerli kömür kaynağı ile elektrik üretiminden elde edilecek faydanın oluşturduğu kamu yararı konusunu öncelikle değerlendirmeleri ve işbu davaya konu asıl ihtilafın orman varlığının korunması ile elektrik üretiminin arasındaki üstün kamu yararının tespitini yapmaları gerekmektedir” dedi.

Limak’a özel değişiklik

İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü Nejla Işık, “780 dönümlük Akbelen Ormanı’nın içinde 150 dönümlük zeytinlik araziler var. Bu alanda 35 bin zeytin ağacı bulunuyor. Bu yasa tamamen LİMAK ve İÇTAŞ’a özel, Akbelen Ormanı davasında bilirkişi heyetini etkilemek için çıkarıldı” diye konuştu.

TÜİK verilerine göre, Türkiye’de 889 bin 168 hektar zeytin alanı ve 188 milyon 679 bin 90 zeytin ağacı bulunuyor. Zeytin ağacı sayısında ise Türkiye dünyada dördüncü sırada yer alıyor. Bakanlık, yönetmelik kapsamında; maden sahasının tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlara denk gelmesi durumunda, madencilik faaliyeti yürütecek kişinin faaliyetlerin bitiminde sahayı eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla zeytin ağaçlarını kesmesine izin verecek. Alana, geçici tesisler inşa edilebilecek. Maden sahasına iş bitiminin ardından zeytin ağacı dikilemezse başka bir alana dikim yapılacak.

Zeytinciliğe aykırı

Türkiye Ormancılar Derneği uygulamanın zeytinciliğe aykırı olduğunu belirtti. Açıklamada, “Zeytinlik, olduğu ortamda zeytinliktir. O zeytinliği taşıyacağınız yer yoktur. Madencilik faaliyetinin bitiminde, o alanın tekrar zeytinciliğe uygun hale gelemeyeceği çok açıktır” denildi. Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen) tarafından yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi: “Zeytin, yetiştirme tarzı gereği, partiküller ve havanın kirlenmesine karşı hassas olan bitkilerdendir. Havanın kirlenmesi çapı yaklaşık 50 kilometre olan bir alandaki zeytin ağaçlarının büyüme ve yetişmesini olumsuz etkiler. Yani bu yönetmelik vasıtasıyla sadece zeytin ağaçları kesilmiş olmayacak maden alanı olarak açılan yerlerin yarattığı kirlilik nedeniyle çevrelerindeki zeytinliklerden de mahsul alınamayacak. Gıda da şirketlere ve dışa bağımlılık artacak, gıda krizi derinleşecek. Çiftçilerin lehine olan, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını engelleyen yasaların yok sayılması kabul edilemez” denildi.