Beşiktaş, birçok eksiği bulunan Antalyaspor karşısında bir hayli zorlandığı karşılaşmayı Anderson Talisca'nın attığı gollerle 2-1 kazandı

Zor da olsa üç puan

İlk yarı sona erdiğinde zirvenin iki adım gerisinde kalan son şampiyon Beşiktaş, Hamza Hamzaoğlu yönetiminde yıldızlarından arınıp yeniden yapılanmaya giden Antalyaspor’a konuk oldu. Şenol Güneş Pepe ve Tosiç’in yokluğunda savunmanın göbeğini yeni transfer Vida ve Medel’e emanet etmişti. Güneş, sağ bekte Gökhan Gönül yerine Adriano’yu, orta sahada ise Atiba’nın yanında Oğuzhan’ı tercih etmişti.

Oğuzhan’ın varlığı Beşiktaş’ın oyununu da değişiyor. Oğuzhansız Beşiktaş sadece kanatlardan hücuma çıkabilirken, Oğuzhan’ın varlığının Talisca’yı da daha etkin kıldığı için Beşiktaş göbekten de etkili olabiliyor. Başlama vuruşuyla hissedilen bu fark elbette savunmada bazı zafiyetler yaratıyor. Oyuncu karakterleri sebebiyle oyun merkezini ileri taşıyan Beşiktaş’ın sonlandıramadığı her atak kalesinde tehlike yaratma potansiyeline sahip oluyor.

Futbol enteresan bir oyun. 8. dakikada Babel’in ortasına şık bir vuruş yapan Talisca’nın ayağına top otursa belki de ilk golü Beşiktaş atacaktı. Ancak aynı dakika içinde Quresma’nın atağa çıkarken kaptırdığı topta dağınık yakalanan Beşiktaş savunmasının, Deniz Kadah’ın sol kanattan getirdiği ve ortaladığı topa müdahalesi cılız kalınca gerilerden gelen Charles Antalyaspor’u öne geçiriyordu.

Golün ardından Beşiktaş birkaç dakika bocalar gibi olsa da oyunun kontrolünü yeniden ele alıp beraberlik sayısını kovalamaya başladı. Skoru eşitleyen ise 30’da Atiba’nın pasında penalktı noktası üzerinde topla buluşan Talisca oldu. Bu gol Portekizli yıldızın maça istekli ve etkili başlamasının ödülü gibiydi. 45’de Queresma, Babel’den aldığı topu sağına çekip uzak direğe vuruyor, ancak top direğe çarpıp dışarı çıkmayı tercih edince Beşiktaş da soyunma odasına önde gitme fırsatını kaçırmış oluyordu.

Maçın ikinci yarısı Emre Güral’ın önce Fabri’den sonra da üst direkten dönen vuruşuyla başlıyor ve tempolu ve bol pozisyonlu devam ediyordu. İki takım da fırsatlar yakalarken eşitliği bozan Quresma’nın sağ çaprazdan arka direğe yaptığı akıl dolu ortaya doğru kafa vuruşunu yapan Talisca oluyordu.

Şenol Güneş ilk oyuncu değişikliğini 69’da Oğuzhan’ın yerine Tolgay Arslan’ı alarak yapıyor ve bu değişikliğin ardından maçın temposu bir anda düşüyordu. Ne Hamza Hamzaoğlu’nun hamleleri (önemli oyuncularının yokluğunda zaten kısır bir kulübeye sahip olması da cabası) ne de Şenol Güneş’in sarı kart gören Caner’in yerine Gökhan Gönül’ü oyuna alması oyunu yeniden hareketlendiremedi.

Maçın son bölümüne girerken Hamza Hamzaoğlu, son kozunu oynayarak takımını 3-5-2 dizilişine geçiriyor, buna paralel Şenol Güneş de sakatlanan Babel’in yerine Lens’i oyuna alıyordu. Ancak son 20 dakikanın kayda değer tek hareketini maçın kahramanı Talisca üstelik de ortada pozisyon yokken yapıyordu. Portekizlinin 30 metreden hareketli topa yaptığı vuruşu Ferhat zorlukla çelebiliyor ve maç üç deplasmandır galibiyete hasret kalan Beşiktaş’ın 2-1 üstünlüğüyle sona eriyordu. Bu galibiyet Beşiktaş açısından sadece puan cetvelinde üzerinde olan takımlarla arasının açılmasını önlediği için değil aynı zamanda Oğuzhan öncesi ve sonrası oyunun Şenol Güneş’e gösterdikleri açısından da önemliydi.