Zor durumdaki takımlar

Geçen hafta bu sütunlarda Beko Basketbol liginde üst grupta yer alan takımların güç kazandığını ve çok iyi transferler yaptığını bunun önümüzdeki sezon lige büyük renk katacağını yazmıştım. Ancak bu takımlar güçlenirken alt grupta yer alan takımların çok zor durumda olması ve hâlâ sponsor ve destek arayışı içinde olması işin rengini değiştirdi. Özellikle geçen sezonun flaş takımı Darüşşafaka bu sezon büyük sıkıntılar yaşıyor. Sezon bittikten sonra anlaşması biten bütün yerli oyuncularını kaybetti. Geçen sezon yaşadıkları başarıda büyük payları olan Erdem Türetken, Polat Kocaoğlu, Sinan Can Güler ve Oktay Yılmaz kendilerine çok daha iyi imkanlar tanıyan takımlara transfer oldular. Daçka'nın elinde sadece alt yapıdan gelen sözleşmeleri devam eden genç oyuncuları kaldı. Hâlâ antrenörünü beliryebilmiş değil. İşin acı tarafı yeni yönetim masafların fazla olması sebebi ile alt yapıda çok büyük bir küçülmeye gitmek zorunda kaldı. Halbuki yıllardır bu takımın başarısında alt yapıda bir fabrika gibi çalışması yatıyordu. İşin en acı tarafı ise Beko basketbol liginde sürprizlere imza atan böyle köklü bir takım hâlâ bir sponsor bulabilmiş değil. Bence kendi salonu olan böyle saygın takıma birden fazla kurumun sponsor olabilmek için sırada olması gerekiyor.

Daçka bu durumda iken diğer orta sıra takımları da pek iyi durumda değil. Oyak Renault geçen seneden fazla bir yatırım yapmış değil. Şu ana kadar büyük bir transferleri yok. Antalya Kepez Belediyesi ikinci Antalya takımı olarak lige çıktı ama çıktığına da pişman oldu galiba. Daha şimdiden 'Antalya'dan lige 2 takım fazla' söylemi başladı. Kepez'de gördüğüm kadarı ile lige çok zayıf bir kadro ile girecek. Pınar Karşıyaka geçen sezona göre biraz daha iyi durumda gözükse de orada da sorunlar sürüyor. Onlar da iyi oyuncularını kaybettiler. Beykoz ise son anda Ttnet ile sponsorluk anlaşması yaparak biraz olsun rahatlamış gözüküyor. Başkan Zeki Aksu çalışmalarının karşılığını en sonunda aldı ve istediği gibi bir sponsor buldu galiba. Bu sezon Beykoz seçeceği iyi yabancılarla başarılara imza atabilir. Alpella da bu sezon büyük bir ihtimalle genç kadrosu ile mücadele edecektir. Bu faktörlerin hepsi yukarıda yer alan takımlarla aşağıdakiler arasında büyük bir uçurum yaratır ve bu da ligin kalitesini çok fazla düşürür. Burada görev federasyona düşüyor. Bu takımların durumlarını düzeltmeleri için her türlü yardımı yapmak zorundalar. Aksi taktirde bunun cezasını basketbolümüz çeker. Federasyon sakın her zaman yaptığı gibi 'bunlar bizim sorunumuz değil takımlar kendi işlerini halletsin' şeklinde yaklaşmasın. Federasyon takımların haklarını korumak için vardır ve her türlü yardımı yapmak zorundadır. Bu federasyon takımların bir araya gelmesi ile oluşuyor ve bu takımlar olmasa federasyon da yok demektir.

Bakın şimdiden 2.ligden takımlar çekilmeye başladı bile. Bir takımın ligden çekilme kararı alması kolay bir durum değildir. Demek ki takımlar o kadar zor durumdaki yönetimler bu acı kararı almak zorunda kalıyorlar. İşte federasyon bu durumu çok iyi değerlendirip neleri düzeltmesi gerekiyorsa bir an önce olaylara el atması gerekiyor. Basketbolumuzda maalesef her şey toz pembe değil. Bunu düzeltecek olanlar şimdiden önlemlerini alırlarsa sonradan kimsenin başı ağrımaz.