Google Play Store
App Store

Almanya’nın yeni “sol” ya da “muhafazakâr sosyal demokrat” partisi BSW’nin (Sahra Wagenknecht İttifakı) ülkenin doğusundaki üç eyalette yapılan seçimlerdeki başarısı, öncelikle merkezi hükümetin Ukrayna Savaşı konusundaki tavrına keskin muhalefetinden ve içinden çıktığı Sol Parti’nin (Die Linke) bu konudaki kararsızlığından kaynaklanıyordu.
Ukrayna’ya silah yardımının durdurulmasını isteyen BSW, ülkeye nükleer başlık taşıma kapasitesi olan Amerikan füzelerinin konuşlandırılmasına da kesin olarak karşıydı. Bu tutumu sayesinde üç eyaletteki seçimlerden yeni kurulacak koalisyon hükümetleri için “anahtar parti” olarak çıktı.

KİLİT KONUMA GELDİ

Kuşkusuz seçim başarısında bu konuların yanı sıra başta göç olmak üzere daha çok “sağ sosyal demokrat” ve hatta zaman zaman “merkez sağ” çizgideki diğer tutumu da etkili olmuştu. Kimileri bu nedenle adını kurucusundan alan BSW’yi “sol” olarak kabul etmiyor; bir tepki partisi olduğunu, partiler sisteminde kalıcı olamayacağını ve zamanla sisteme entegre olup gereksizleşeceğini savunuyorlar.

Aslında başta partinin lideri Sahra Wagenknecht olmak üzere BSW’liler de kendilerini “sol” bir parti olarak tanımlamaktan kaçınıyorlar. Ancak her şeye rağmen bu partiyi başta emekçiler olmak üzere geniş halk kitlelerini yakından ilgilendiren sorunların aşırı sağı beslemesine engel olabilecek demokratik ve sol bir alternatif olarak görenler de var. Partinin kurucusunun adını taşımasını, onun popülerliğinden kaynaklandığı ve geçici bir durum olduğu için içlerine de sindiriyorlar.
Daha kendi örgütlenmesini tamamlamamış bir parti olan BSW, kuruluşundan bu yana bir yıl bile geçmeden eyalet düzeyinde hükümet ortağı durumuyla karşı karşıya kaldı.

KESKİN DURUŞ KALMADI

Brandenburg, Saksonya ve Thüringen eyaletlerinde, merkez sağ ve merkez soldaki partilerle iki aydır yürütülen ve kısmen tamamlanan koalisyon görüşmelerinde elde ettiği sonuçlarda, BSW’nin savaş ve silahlanma konusunda kuruluş dönemindeki radikal duruşu görülmüyor.

Elbette bu konular merkezi hükümetin sorumluluğunda, eyalet hükümetlerinin tutumunun bir ağırlığı yok. Ancak pazarlıkların başında BSW’nin merkezi, kendi tavırlarının koalisyon metinlerinde açık bir biçimde yer almasını şart koşuyordu.

Gelinen durum şöyle:

Sadece Saksonya’da bu konuda bir anlaşma sağlanamadığı için koalisyon görüşmelerinden ayrıldılar. Diğer iki eyalette ise hükümet ortağı olmaya hazırlanıyorlar. Brandenburg’da sosyal demokrat ağırlıklı iki partili, Thüringen’de de Hristiyan Demokrat (CDU) ağırlıklı, Sosyal Demokratların (SPD) da en küçük ortak olduğu üç partili koalisyon hükümetlerinde yer alacaklar.

Koalisyon protokollerinde savaşın sonlandırılması için diplomatik girişimlere ağırlık verilmesi yolundaki talepler (ya da özlemler) tekrarlanıyor, Amerikan füzelerinin konuşlandırılmasına “eleştirel” bakıldığı belirtiliyor, bu konudaki karar süreçlerine Alman hükümetinin de katılması isteniyor. Ortaklığa girdikleri ve bu konuda tamamen farklı tavrı olan partileri rahatsız etmeyen, politikalarını değiştirmeye davet bile etmeyen muğlak ifadeler. Nitekim bu uzlaşmalar ana akım medya tarafından de övgüyle karşılandı.

SİSTEME Mİ KATILACAK?

Her iki eyalette içinde BSW’li bakanların yer alacağı hükümetler şekillenmeye başladı bile. Saksonya’da ise CDU ve SPD bir azınlık hükümeti kurmaya hazırlanıyorlar. Bunun için de BSW’nin dışarıdan desteğine ihtiyaçları var, aksi takdirde seçimlerin yenilenmesi gerekecek. Oradan gelen işaretler de bu desteğin verileceği doğrultusunda.
BSW, Almanya’nın doğusundaki koalisyon süreçlerinde savaş ve silahlanma konusundaki keskin tutumunu koruyamadı. Bunda ülkenin tam da bu görüşmeler sırasında erken genel seçim sürecine girmesinin de büyük bir etkisi var. İdeolojik gerekçelerle demokrasinin gerektirdiği uzlaşmaya yanaşmamak ve sorumluluk almamak gibi eleştirilerden de çekiniyor olabilirler. Bir an önce partileşme sürecini tamamlayıp üç ay sonraki seçime hazırlanmaları gerekiyor.

Görünen o ki Almanya politikasına “sol”dan yeni bir “nefes” getiren BSW’nin nereye evirileceği kısa zamanda belli olacak.

Son gelişmeler bir zamanlar sisteme “sol”dan alternatif olarak çıkan ama zaman içinde sistemin bir parçası olan Yeşiller partisinin ilk yıllarını çağrıştırıyor. Ama BSW’nin tarihi Yeşiller’de olduğu gibi uzun soluklu olmayabilir de.