Buca Seyfi Demirsoy’da yetki tamam: SES mücadeleden kazanımla çıktı
Geçen yıl gerçekleştirilen yetki toplantısında Başhekimlik tarafından İl Sağlık Müdürlüğü görüşünün öne sürülerek TİS yetkisinin Sağlık-Sen’e verilmesinin ardından SES’in başlattığı mücadele kazanımla sonuçlandı.
Halil ERTUNÇ
KESK’e bağlı Sağlık Emekçileri Sendikası (SES), İzmir’de bulunan Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde aylardır sürdürdüğü yetki mücadelesini kazandı. Geçen yıl mayıs ayında gerçekleştirilen yetki toplantısında Başhekimlik tarafından İl Sağlık Müdürlüğü görüşünün öne sürülerek TİS yetkisinin Sağlık-Sen’e verilmesinin ardından başlayan mücadele kazanımla sonuçlandı.
Hastane Başhekimliği, Sağlık-Sen’den istifa ederek SES’e geçen üyelerin üyeliklerini kabul etmeyerek hukuksuzca yetkiyi Sağlık-Sen’e vermişti. Üye sayısı çok olan SES yetki gaspına karşı çeşitli eylemler düzenlemiş ve sorumlular hakkında sendikal hakların gasp edilmesiyle ilgili suç duyurusunda bulunmuştu.
Ankara 4. İş Mahkemesi tarafından verilen karar ile SES’in hastanede yetkili sendika olduğu tescillendi.
SES İzmir 1 No’lu Şube Eş Başkanı Hava Akcan, 14 aydır süren hukuki sürecin nasıl başladığını şu ifadelerle aktardı:
“Türkiye’deki sistemin devletleştirdiği ya da hükümetleştirdiği sendika usulsüz soruşturmalarıyla, hukuksuzca yetki aldı. Hastanede sendika değiştirmek isteyenlere dair usulsüz bir şekilde soruşturma yürütüldü. Normalde idari soruşturmalar, kişiye ait soruşturmalar inanın iki yıla kadar devam eder. Fakat ne hikmetse Nisan’ın 20’sinde başlayan o usulsüz soruşturma, Mayıs 15 gibi bitiyor. SES’e geçen arkadaşların hepsi bu soruşturmalar gereği eski sendikalarına geri veriliyor. Ardından girilen yetki toplantısındaki sendika aidat lisesinde bizim sendikamız öndeydi. Fakat toplantıya giren başhekim yardımcısı ‘Hayır, bu listeyi biz değiştirdik, bize böyle bir emir geldi’ diyor. Biz ise kişi görüşünün yönetmeliğin ya da genelgelerin üstünde olmadığını dile getirerek, ‘Kanunsuz emri veren yani konusu suç teşkil eden emri veriyorsunuz. Bunu yerine getiren de, emri veren de suç işlemiş sayılır, hakkınızda suç duyurusunda bulunacağız’ diyerek toplantıya imza atmıyoruz. Sonrasında da kişiler hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz ve hâlâ soruşturmalarımız devam ediyor. Ayrıca Ankara 4. İş Mahkemesi’nde de yetki gaspımıza ilişkin davamızı açıyoruz.”
GEÇ GELEN ADALET!
14 ayın ardından mahkeme kararı ile SES’in yetkili sendika olduğunu dile getiren Akcan, ayrıca “Geç gelen adalet, adalet değildir. Ancak iş yerindeki o baskıyı, mobbingi ve işçiler üzerindeki tahakküm kuran sistemi kırmış olmanın en güzel örneğiydi bence bu süreç. 14 ay gecikmiş bir yetki... İş yerinde yetki zaten her yıl değişir. Yetkiden ziyade bizim için önemli olan; liyakat, adalet ve çalışandan yana emek vermek. Biz hep halktan yana olduk, emekten yana… Çalışanın yanında durduk ve durmaya da devam ediyoruz. Bu da çalışanlarda inanılmaz bir motivasyon yarattı. İnsanlar sistemin de yenilebileceğini gördüler, insanlara bir umut geldi. Fiili meşru mücadele önde gider ama hukuksal mücadele sizinle birlikte gelir. Biz de bu şekilde kaldığımız yerden, taviz vermeden devam edeceğiz” dedi.