Google Play Store
App Store

Ağustos 2023’te altın ithalatına aylık 12 ton kotası getirildi. İstanbul Altın Borsası’nda altın ithalatı yetkisi olan az sayıdaki şirket büyük servetler kazandı. Kota nedeniyle Türkiye’deki altın fiyatı arttı. VIP geçişleri altın kaçakçılığının güzergâhına dönüştü. Kotayla cari açık kapatılmadı, kayıt dışı bir hal aldı.

Çantacı rejiminde kaçakçılık furyası

VIP salonunda altın kaçakçılığı konusundaki haberimiz çok ses getirdi. Ancak yetkili makamlardan bu konuyla ilgili maalesef açıklama yapılmıyor. Biz de araştırmalarımız sonucunda ulaştığımız iddiaları paylaşmak zorunda kalıyoruz.

Kısaca hatırlatalım:

Fatih Metin, AKP iktidarında çok etkili siyasi isimlerden biri. 2007-2011 yılları arasında AKP Bolu Milletvekili’ydi. 2011-2015 yılları arasında Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı olarak atandı. 2015 yılında AKP Merkez Karar Disiplin Kurulu üyeliğine seçildi. 2015-2019 tarihleri arasında Ekonomi Bakan Yardımcılığı yaptı. 2019 yılında AKP’nin Bolu Belediye Başkan adayı oldu. 2019-2022 yılları arasında ise Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı’ydı. Her zaman Fatih Metin’in arkasındaki gücün eski Gümrük ve Ticaret Bakanı, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı olduğu konuşuldu.

Fatih Metin ile eski özel kalemi Yunus Emre Morkoç, 20 Eylül 2024 günü Dubai’den İstanbul’a dönmüştü. Fatih Metin’in refakatinde İstanbul Havalimanı’ndaki VIP salonunu kullanan Yunus Emre Morkoç’un valizinde 60 kilo işlenmemiş altın külçesi bulunmuştu. Havalimanındaki gümrük memurları, bu kaçak altınlarla ilgili tutanak düzenlemiş ancak tutanağa Fatih Metin’in adı yazılmamıştı. İstanbul Gaziosmanpaşa Savcılığı tarafından Yunus Emre Morkoç hakkında soruşturma başlatılmıştı.

60 KİLO ALTINLA YAKALANDI

Fatih Metin, Yunus Emre Morkoç’un 60 kilo kaçak altınla yakalandığını ve kendisinin refakatinde VIP’yi kullandığını doğrulamıştı. Ancak Yunus Emre Morkoç’un valizindeki altınlardan haberinin olmadığını savunmuştu. 2,5 yıl önce Tarım ve Orman Bakan Yardımcısıyken Yunus Emre Morkoç’un özel kalemi olarak görev yaptığını anlatan Fatih Metin, “2,5 yıldır benimle resmi bir bağlantısı yok. Sigortalı çalışanım değil, onun ticari işlerini bilmiyorum” demişti.

ÇAYCININ İNANILMAZ YÜKSELİŞİ

Yaptığımız araştırmalara göre; Yunus Emre Morkoç, Ankara’da siyasetin kirli bağlantılarının bir portresi olarak tanımlanabilir. İddiaya göre; 2012 yılına kadar Ankara Otogarı’nda taksi sahiplerinin yanında şoförlük ve çaycılık yapıyordu. Fatih Metin’in o dönemki özel kalem müdürü aracılığıyla Yunus Emre Morkoç, Gümrük Bakanlığı’na işçi olarak alındı. Bakanlıkta meyve tabağı hazırlama, çay getirme işleri yaparken gayri meşru işlerde kullanılan bir çantacı olduğu iddia ediliyordu. Fatih Metin, 2015 yılında Ekonomi Bakan Yardımcılığı’na atandı ve Yunus Emre Morkoç’u yine yanına aldı. Sürekli işçi kadrosu verilen Yunus Emre Morkoç maaş alıyor ancak ne iş yaptığını kimse bilmiyordu. 2019 yılında AKP’nin Bolu Belediye Başkan adayı olan Fatih Metin, seçim çalışmalarını yürütürken yanında hep Yunus Emre Morkoç vardı. Bir iddiaya göre; bu seçim kampanyasında bazı şirketlerden alınan paraları Yunus Emre Morkoç taşıyordu.

Kampanyada bakanlığın tüm olanaklarını da kullandılar. Bu sırada hiç gitmediği bakanlıktan maaşını alıyor ve bakanlığa ait resmi aracı kullanıyordu. Seçimi kaybeden Fatih Metin, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı olarak atanınca Yunus Emre Morkoç’u özel kalemi yaptı. İddiaya göre; bu 4 yıllık süreçte Yunus Emre Morkoç, Ticaret Bakanlığı’ndan maaş almaya devam etti. Mal varlığında kaynağı açıklanamayan büyük artış oldu. Ankara’da ev ve arsalar satın aldı. 2022 yılında Fatih Metin’in bakan yardımcılığı görevinden alınmasından sonra altın kaçakçılığı faaliyetlerinin başladığı öne sürülüyor. Yunus Emre Morkoç’un bugünkü adıyla Ticaret Bakanlığı’nda sürekli işçi kadrosu devam ediyor ve işe hiç gitmeden maaş alıyordu. VIP salonunda 60 kilo altın yakalattığını haberleştirmemizden sonra Yunus Emre Morkoç’un Ticaret Bakanlığı’ndaki bankamatik memurluğu sona erdi, işten çıkartıldı.

VIP salonlarında arama yapılmazken Yunus Emre Morkoç’un valizinde altınların yakalanması soru işaretleri doğurmuştu. İstihbarat birimlerinin çalışması sonucu altın kaçakçılığının tespit edildiği öne sürülmüştü. Hatta istihbarat birimlerinin İstanbul Havalimanı’nın VIP salonundan altın kaçakçılığı yapan 5 ismi tespit ettiği iddia edildi. Cumhur İttifakı mensubu üç milletvekilinin yanı sıra iki eski milletvekilinin Dubai’ye çok sık giderek valizlerle altın getirdiği belirlendi.

Yunus Emre Morkoç çaycıyken Fatih Metin’le ilişkisi sayesinde yükseldi.

MİLLETVEKİLİ VE KURYE ÖRGÜTÜ

Eski bir AKP milletvekili ile oğlunun da 7 kurye ile Dubai’den kaçak olarak altın getirdiği ve VIP salonlarını kullandığı iddia ediliyor. Bu milletvekilinin Mart 2024’ten beri refakatinde oğlu ve kurye olarak kullandığı kişilerle sık sık Dubai’ye uçtuğu biliniyor. Bu kişiler her seferinde Dubai’den dolu valizlerle dönüyor. Eski milletvekili ve oğlunun bu altınları İstanbul Kuyumcukent’teki bir şirkete teslim ettikleri ve onlarca milyon dolarlık servet edindikleri öne sürülüyor. Mal varlıklarındaki artış da bunu gözler önüne seriyor. Bu eski milletvekilinin şirketinin sürekli zarar beyan etmesine karşın mayıs ve haziran aylarında son model iki elektrikli ultra lüks otomobil satın alması dikkat çekiyor. Ayrıca Ankara’da on milyonlarca liraya konut ve arsalar satın aldılar. Piyasayı bilen herkesin hemfikir olduğu tespit ise şu: Bunlar buzdağının görünen yüzü. Dubai’nin yanı sıra İran ve Afrika üzerinden büyük bir altın kaçakçılığı faaliyeti tüm hızıyla devam ediyor. TIR’ların gizli bölmelerinde, özel jetlerle külçe külçe altınlar Türkiye’ye kaçak yoldan sokuluyor. Bu kaçakçılıktan Ankara’nın zirvelerindeki pek çok isim büyük servetler ediniyor.

KAÇAKÇILIK FURYASI

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin cari açığının büyük kısmının altın ithalatından kaynaklandığını açıklamıştı. Ağustos 2023’te altın ithalatına aylık 12 ton kotası getirildi. İstanbul Altın Borsası’nda altın ithalatı yetkisi olan az sayıdaki şirket büyük servetler kazandı. Ancak bu kota nedeniyle Türkiye’deki altın fiyatı arttı. Dubai’de altının kilosu 84 bin dolar iken Türkiye’de 88 bin dolara kadar çıkmıştı. Bir kiloda 4 bin dolar fark altın kaçakçılığı furyasına neden oldu. Siyasilerin, üst düzey bürokratların kullanabildiği VIP geçişleri altın kaçakçılığının güzergâhına dönüştü. Altın kotasıyla cari açık kapatılmadı, kayıt dışı bir hal aldı.