Google Play Store
App Store

Memlekette istatistiklere ulaşmak kolay değil. Hangi yılda kaç cinayet işlendiği, bu cinayetlerin nasıl işlendiği ve kaçının faillerinin yargılandığına dair bilgiler meçhul. Ama biliyoruz ki her ülkede olduğu gibi, insanlar birbirini çeşitli sebeplerle öldürüyor. Bu cinayetlerin çoğu gazetelerin üçüncü sayfasında küçük birer haber olarak kalıyor. Cinayet “organize” değilse failler genellikle yakalanıyor, çünkü yine çoğunlukla fail, mağdurun en yakınlarından oluyor.

Ama Narin Güran cinayeti, bunlardan farklı.

8 yaşında bir çocuğun 19 gün boyunca aranması da ardından köyde yaşananlar da bu kadar küçük bir çocuğun öldürülmüş olması da “bilindik cinayet öykülerine” uymuyor.

Ve üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen failin ya da faillerin cinayeti neden işlediğini, olayın tam olarak nasıl gerçekleştiğini bilmiyoruz. Bu da cinayeti, her gün rastladıklarımızdan farklı hale getiriyor.

Soruşturma devam ettikçe ortaya çıkan bilgiler ve değerlendirmeler de bu korkutucu tabloyu artırıyor.

Örneğin, savcılık ifadelerinin satır aralarında söylenenler…

Narin’in abisi E.G. ifadesinde, kardeşi O.’ya “şarjım bitebilir, terlik fotoğrafı görürsen anneme gönder” dediğini anlamlandıramadığını söylüyor. Bu konuşma, terlik daha bulunmadan önce mi yapıldı?

Terlik neden önemli? Çünkü Narin aranırken, bir çocuk terliği bulunmuştu. Bu tek terlik hem umut yarattı hem de normal olarak çalışmaların oraya yoğunlaştırılmasına neden oldu. Bir süre sonra ailesi terliğin Narin’e ait olmadığını söyledi ama çelişkili ifadeler ilerleyen günlerde de devam etti.

Kaldı ki o terlik de yine bir aile üyesinin aracında bulundu, terliği araçta bulan kişi sorunca, “Narin’in olabilir diye yoldan aldım ama amca A.G.’ye göstermeyi unuttum” yanıtını alıyor.

Soruşturmayı amca mı yürütüyor? Terliğin fotoğrafını da önce jandarmaya değil Narin’in abisine gösteriyorlar. Jandarma tüm bu olanlardan sonra olaya dahil ediliyor ve delil zinciri çoktan bozulmuş oluyor.

Dikkat çeken bir diğer konu da ailenin Narin bulunmadan birkaç gün önce toplanıp kimin ne bildiğini araştırması. A.K.’nın savcılık ifadesine göre bu toplantıda “herkes ne gördüğünü ne bildiğini anlattı, Narin’i üzüm yerken gören çocuğa onu tam olarak ne zaman gördüğünü sordular”.

Neden? Bazı aile üyeleri neden böyle bir toplantı düzenleme ihtiyacı duydu, neden kimin ne bildiğini öğrenmeye çalıştılar?

Zaten yine savcılık ifadelerinde, amca S.G.’nin, kuzenlerine, Narin’in 14.00’te değil, 17.40’ta gördüklerini söylemelerini istediği beyan edildi.

Evet, olay çözülmedikçe komplo teorileri çeşitleniyor ama 15 yaşındaki R.A.’nın tutuklama gerekçesinde de yazdığı gibi, cinayetin çözülmesinin engellenmeye çalışıldığı yüksek bir ihtimal:

“Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir konumda terlik bulunduğu iddia edilerek jandarma personelinin bu kısma yönlendirilmeye çalışıldığı, köyde yangın çıkarıldığı, arama kurtarma çalışmaları esnasında olağandışı elektrik kesintilerinin yaşandığı, iki şahsın bir kız çocuğunu köyün üst tarafına götürdüğü şeklindeki ihbarda bulunulduğu, yanlış ifadelerle güvenlik birimlerinin yanlış yönlendirildiği, bu gibi eylemlerle jandarma personelinin Eğertutmaz Deresi’nden uzaklaştırılmaya çalışıldığı, bu eylemlerin bir kısmının Güran ailesinin bazı üyeleri tarafından yapıldığı…”

Bunun gibi soruşturmayı akamete uğratmayı amaçlayan - örneğin asılsız ihbarlar - başka birçok detay basına yansıdı zaten.

Son olarak dosyaya giren JASAT tutanağı da cinayetin korkunçluğunun, sadece küçük bir çocuğun öldürülmesiyle sınırlı olmadığını gösterdi.

JASAT ekiplerinin hazırladığı tutanakta, manipülasyon amaçlı yapıldığı düşünülen eylemler şöyle sıralandı:

“Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir konumda terlik bulunduğu iddia edilerek, jandarma personeli bu kısma yönlendirilmeye çalışıldı,

Narin kaybolduktan iki gün sonra köyde yangın çıkarıldı,

Arama kurtarma çalışmaları esnasında olağan dışı elektrik kesintileri yaşandı,

İki kişinin bir kız çocuğunu köyün üst tarafına götürdüğü şeklinde ihbarda bulunuldu,

Yanlış ifadelerle güvenlik birimleri yanlış yönlendirildi,

Jandarma personeli Eğertutmaz Deresi'nden uzaklaştırılmaya çalışıldı.”

Tüm bunlar olurken, Narin, 19 gün boyunca suyun içinde bulunmayı bekledi. Cinayetin sırları ise halen bulunmayı bekliyor. Başta sorduğum soruların yanıtlanmasını, tüm memleket merakla bekliyor: Cinayet neden ve nasıl işlendi?