Google Play Store
App Store

21 Ocak’ta milli eskrim sporcusu 14 yaşındaki Oya Kanpolat, Grand Kartal Otel yangınında hayatını kaybetti. 24 Ocak’ta 15 yaşındaki eskrim sporcusu Derin Rüyam, Konya’daki turnuvaya giderken otobüs kazasında öldü. Birkaç saat sonra turnuva devam etti.

Çocukların turnuvasına kaç ölüm sığar

Türkiye bir çocuk cehennemine dönüştü. Yozlaşmaya, açgözlülüğe, rant çetelerine, liyakatsizliğe yavrularımız kurban ediliyor. Koca ülke susuyor. Bebeklerin, çocukların ölümüne bile alışılan bir kabusun içinde eriyoruz.

Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de göz göre göre yaşanan katliamda 36 çocuğumuz hayatını kaybetti. Onlardan biri; 14 yaşındaki Oya Kanpolat’tı. Stilist olan annesi Feray Kanpolat ile sömestr tatili için Grand Kartal Otel’e gelmişti. Annesiyle beraber yaşamını yitiren Oya, milli eskirim sporcusuydu.

Oya 14 yaşındaydı...

78 insanın hayatını kaybettiği yangından sonra Kartalkaya’daki pistlerde kayak yapanlar vardı. Kente dışarıdan gelen özel cenaze nakil araçları, hayatını kaybedenlerin ailelerinden fahiş fiyatlar talep ediyordu. Yangında hayatını kaybedenlerin yakınlarının kişisel verilerini ele geçirenler, telefonla arayarak dalga geçiyor, hakaretler ediyor ve bu kayıtları sosyal medyada paylaşıyordu.

Vicdansızlıkta, ahlaki çöküşte boğuluyordu ülke.

İKİ ÇOCUK İKİ CENAZE TÖRENİ

Oya ve annesi 25 Ocak 2025 günü İstanbul Sarıyer’deki Aksüt Camii’nde gözyaşları içinde uğurlanırken İzmir’de eskirim sporcusu bir çocuğun daha cenaze töreni vardı.

Derin Rüyam turnuvaya giderken kazada öldü

Derin Rüyam Kamiloğlu, henüz 15 yaşındaydı, lise öğrencisiydi. Karşıyaka Spor Kulübü’nün eskrim sporcusuydu. 24 Ocak günü eskrim turnuvasına katılmak için otobüsteydi. Konya’da düzenlenen Gençler Flore, Kılıç ve Epe Federasyon Kupası müsabakaları için takım arkadaşlarıyla İzmir’den Özkaymak firmasının yolcu otobüsüyle yola çıkmışlardı. Otobüsün ön bölümünde Derin Rüyam, 5 takım arkadaşı ve antrenörü oturuyordu. Sis vardı. Afyonkarahisar-Konya karayolu Ilgın ilçesi girişinde yol kenarına park eden tıra bir kamyon çarpmıştı. Eskrim takımının da bulunduğu otobüsün şoförü de siste yolun ortasına savrulan kamyonu göremedi. Kamyona çarpan otobüsün şoförü Mehmet Bozkuş (47), yolculardan Aliye Günay (55) ve Derin Rüyam Kamiloğlu kazada hayatını kaybetti. 5 eskrim sporcusu ve takım antrenörünün de arasında olduğu 33 yolcu yaralandı.

TURNUVA DEVAM ETTİ

Derin Rüyam Kamiloğlu’nun arkadaşlarının kucağında yaşamını yitirmesinden sadece birkaç saat sonra, saat 09.00’da 12-14 yaş- Gençler Flore, Kılıç ve Epe Federasyon Kupası müsabakaları başladı. 18 Ocak-28 Ocak tarihleri arasında düzenlenen turnuvaya ara verilmedi.  Derin Rüyam ve Oya Kanpolat için saygı duruşu yapıldı. Türkiye Eskrim Federasyonu Instagram sayfasından baş sağlığı mesajı paylaşıldı. Sporcular, siyah kıyafetler giydi. Turnuvaya Derin Rüyam Kamiloğlu’nun adı verildi. Madalya kazanan çocuklar, ellerinde Derin Rüyam ve Oya’nın fotoğraflarını tuttu. 25 Ocak günü Derin Rüyam ve Oya toprağa verilirken turnuva 3’üncü gününde devam ediyordu.

Bir çocuk cehennemindeki son kurbanlardı.

6 Şubat depremlerinde binlerce çocuğumuz hayatını kaybetti. 2 yıldır kayıp olan çocuklar unutuldu, aileleri dışında onları arayan kalmadı.

VOLEYBOLCU MELEKLER

Adıyaman’daki İsias Otel’in enkazında KKTC’den gelen voleybol sporcusu 35 çocuk can verdi. Kıbrıs’taki Gazimağusa Türk Maarif Koleji’nden yıldız kız ve erkek voleybol takımları, voleybol turnuvası için Adıyaman’a gelmişti.  Apartmandan otele çevrilen, taşıyıcı sistemlerine zarar verilen otel onların hayatına mal oldu.

6 Şubat depremlerinde onlarca otel yıkıldı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, yıkılan otellerin tam sayısını bile açıklamadı.

Yenidoğan Skandalı’nda bebeklerin para için özel hastanelerin yoğun bakımlarına sevk edildiği ve orada ölüme terk edildikleri ortaya çıktı. O dönemde İstanbul İl Sağlık Müdürü olan Sağlık Bakanı, neden yıllarca önlem alınmadığını bile açıklamadı.

21 Ocak 2025 günü saatlerce ölüm sayısı bile gizlenmişti. Yanan otelin önünde İçişleri Bakanı, Turizm Bakanı, Sağlık Bakanı, sorumluların bulunacağını söyleyerek sorumluluklarını üzerlerinden atmanın telaşındaydı.

Çocuklarımız ölürken hayat devam ediyordu. Nasıl olsa unutulurdu. Zaten çocuklarının ölümüne alışan bir ülke bir daha iflah olmazdı.