Tabii ki diğer ülkelere ve halklara da çok çok teşekkürler….

Ankara’dan yapılan açıklamaya göre 70’in üzerinde ülkenin hükümeti, Türkiye ve Suriye’deki felaket nedeniyle fiilen destek ve dayanışma çalışmalarını başlatmış durumda. Yunanistan’dan, Japonya’ya birçok ülkeden kurtarma ve yardım ekipleri iki-üç gündür, hayat kurtarmak için gerekli olan ilk “72 saat“ içinde iş başı yaptılar bile… Hepsine çok teşekkürler.
Almanya’ya da…

Devlet, merkezi hükümet, eyaletler, yerel yönetimler destek ve dayanışma için ilk andan itibaren kolları sıvadı.
Federal Hükümet’e bağlı Teknik Yardım Teşkilatı’nın (THW) 50 kişiden oluşan ilk acil yardım ekibi salı günü Köln’den Adana’ya uçtu. Arama kurtarma araç ve gereçleri, köpekleri ve 10 ton malzemeyle felaket bölgesinde çalışmaya başlayan ekip kendi yiyecek ve içecekleri de dahil olmak üzere 10 gün boyunca hiç bir yerden desteğe ihtiyaç duymadan, kendi yağıyla kavrularak hizmet verebilecek durumda. THW eğer talep olursa tam teşekküllü çadır kentler kurmaya hazır olduğunu açıkladı… Tabii sadece THW değil Türkiye’nin yardımına koşan Alman kuruluşu…. “Almanya Uluslararası Arama ve Kurtarma Örgütü“nden (ISAR) 40 kişilik bir ekip Hatay’da arama – kurtarma çalışmalarını yardım ediyor. Yüzbinlerce euroluk parasal yardım kurtarma ekiplerini ve tabii ki kurtarılmayı bekleyen insanlarımızı desteklemek üzere gönderildi, gönderiliyor…

tesekkurler-almanya-1124010-1.

Medya felaketle ilgili haberleri, okurlarına, dinleyicilerine ve izleyicilerine, tertemiz, her satırı empati, dayanışma duygusu içeren bir dille iletmeye özen gösteriyor. Bazıları Türkçe ve Arapça başlık da atarak, hem buradaki okurları arasındaki Türkçe’li insanlara, hem de Türkiye’ye, Suriye’ye dayanışma duygularını birinci sayfadan iletiyor. Ülkenin en çok satan gazetesi Bild, dayanışma, destek ve taziye içerikli başyazısını hem Almanca, hem de Türkçe yayımlayarak dayanışma konusunda çıtayı daha da yükseltiyor….
Dün depremle ilgili haberleri verirken Bild’in bu jestine de kısaca değinmiştik.

tesekkurler-almanya-1124011-1.


Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Claus Strunz’un sıcacık başyazısını iki ülke ve halkları arasındaki dostluk, kardeşliğin tarihi bir belgesi olarak selamlamak gerekiyor.
Onun aracılığıyla dün milyonlarca Alman gazete okuruna ulaşan yazının bir bölümünü buraya alarak, Türkiye’deki gazete okurlarına da iletelim:
“Siz sarsıldıkça kalbimiz sızlıyor.
Cehennem gibi bir gün. Ölüler, yaralılar, her yerde yıkım. Ve bir türlü durmuyor.
Haber görüntüleri telefonlarımızdan ve televizyonlarımızdan hıçkıra hıçkıra ağlıyor.
Enkaz ve gözyaşlarını, çaresiz ebeveynleri ve gömülü çocukları görüyoruz. Sanki bizim de ayaklarımızın altındaki yer açıldı ve bizi de sevdiklerinizle yuttu.
Almanlar ve Türklerin döner kebap ve tatilden çok daha ortak noktası var. Anneleriniz ve babalarınız ülkemizi yeniden inşa etmemize yardım ettiğinden beri arkadaş olduk. Birçok alanda, daha önce birbirine ait olmayan şeyler iç içe kaynaştı. Bunun henüz başarılmadığı yerlerde bile, bu kasvetli günde şu geçerlidir: Şefkat ve insanlık, siyasi ve dini çatışmalardan daha güçlüdür.
Sevgili Türk dostlarımız, buna güvenebilirsiniz. Her zaman ve özellikle zor zamanlarda.
Ve elbette acıyı bilen, parçalanmış bir ülke, savaş halindeki bir ülke olan Suriye’deki birçok kurbanı ve ailelerini de unutmuyoruz.
Türkiye ve Suriye, Türkler ve Suriyeliler – zor durumda olan insanlar.
İnsanlık sınır tanımıyor. İnsanlık çok kolay. Sadece insan olmak lazım.“

tesekkurler-almanya-1124012-1.

Alman medyası felaket bölgesinden gelen haberleri yine aynı duyarlıkta iletmeye devam ediyor.
Bild gazetesinin bugünkü birinci sayfasındaki “günün fotoğrafı“ da Türkiye’den…Enkaz altındaki yavrusu Irmak‘ın elini bırakmayan acılı baba Mesut Hançer’in fotoğrafı, yine Almanca, Türkçe ve Arapça başlık eşliğinde… Aynı haberin devamında da güzel kızının güzel fotoğrafları eşliğinde “Seni bırakmayacağım! çığlığı…
Almanya Türkiye’nin acısını anlıyor. Almanya Türkiye’nin yanında.
Vielen Dank Deutschland!
Wir sind Freunde und bleiben wir so….

tesekkurler-almanya-1124014-1.


*Teşekkürler Almanya...