Google Play Store
App Store

Soru: 4857 Sayılı İş Kanunu'na göre çalışanın yıllık izin sürelerinin belirlenmesinde, farklı işverene bağlı çalışılan toplam hizmet süreleri üzerinden mi hesaplanır, yoksa aynı işverene bağlı çalışılan hizmet süreleri mi dikkate alınarak belirlenir? Örneğin: 20 yıllık hizmet süresi olan bir işçinin 7 yılı A şirketinde, 10 yılı B şirketinde, 3 yılı C şirketinde geçmiş olsun. Böyle bir durumda şu anda 21'inci yılını çalışan bu kişinin yıllık ücretli izin süresi kaç gündür? Ayrıca emekli olup aynı işyerinde devam etmekte olan bir kişinin yıllık ücretli izni ne kadar olur?

Cevap: Bu konuda iki farklı görüş mevcuttur:

İşçiye emekli olduğunda tüm yasal hakları (kıdem, izin vb.) ödenmişse artık eski çalışma dönemi tasfiye olmuş ve yeni bir çalışma dönemi başlamıştır. Dolayısı ile işçi emeklilik sonrası işe yeniden başlamış kabul edilerek en alt dilimden izin kullanacaktır. Bu görüşte olanlar görüşlerini Yargıtay'ın konuya ilişkin geçmişte verdiği çeşitli kararlara dayandırmaktadır.

Bizim de katıldığımız diğer görüş ise işçinin emekli olup aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi durumunda emeklilik öncesi çalışma süresinin de dikkate alınarak (birleştirilerek) yıllık ücretli izin hakkının buna göre hesaplanması gerektiği şeklindedir.  Her şeyden önce yıllık ücretli izin işçiye sağlanmış anayasal dayanağı olan temel haklardan biridir. Yasanın işyerinde daha eski olan işçiyi daha fazla dinlendirmeye yönelik olduğu da açıktır. Bunu yasanın kıdem arttıkça buna bağlı olarak izin süresinin de artacağı şeklinde düzenlenmiş olmasından anlıyoruz. Ayrıca yine yasa maddesinde yaşı ilerlemiş olan işçilere (50 ve daha yukarı yaşta olanlara) verilecek iznin yirmi günden az olamayacağı hükmü yer almaktadır. Yüksek yargı verdiği eski kararlarında kararının gerekçesinde konuyu kıdem tazminatı ile özdeşleştirmeye çalışmaktadır. Oysa bunlar birbirinden farklı kavramlardır. Kıdem tazminatı yasamızda aynı süreler için birden fazla ödeme yapılmayacağı hükmü açıkça yer almakta iken yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında ise “İşçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır” hükmü yer almaktadır. Nitekim Yargıtay’ın son kararlarında da “Yıllık izin ücretine esas kıdemin belirlenmesinde aralıklı çalışmada tasfiye söz konusu olmayacağından davacının izne esas kıdeminin iki dönem çalışmasının toplanarak belirlenmesinde yasaya aykırılık yoktur” şeklinde kararlar verdiği görülmektedir.

Yıllık izin süreleri aşağıdaki gibidir:

a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara on dört günden,

b) Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara yirmi günden,

c) On beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmi altı günden az olamaz.

Ancak on sekiz ve daha küçük yaştaki işçiler ile elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz