Google Play Store
App Store

Karadeniz’de zorlu viraj… Bu sezon ligin en büyük hayal kırıklıklarından biri olan Trabzonspor, Fenerbahçe’yi ağırlıyor.

İki takım arasında özellikle son dönemde bu sahada yaşananlar hatırlanınca, karşılaşmanın nasıl geçeceği merak ediliyor.

Lider Galatasaray’ın bay geçtiği haftada nefesler tutulmuş, İstanbul’un diğer asırlık çınarının alacağı sonuç heyecanla bekleniyor. Abdullah Avcı’dan sonra kulübeye geçen kentin efsanesi Şenol Güneş’in idaresinde bordo-mavililer bir türlü beklenen adımı atamamış durumda.

Göztepe deplasmanının büyük çoğunluğunda bir kişi fazla oynamasına rağmen alınan mağlubiyet kulüpte canları sıkmış durumda. Camiada moralleri düzeltecek bir netice varsa, o da Fenerbahçe galibiyeti olsa gerek. Geçen sezon bu statta oynanan derbide maç hatırlanınca, gözler Osayi-Samuel’de olacak.

Tribünlerin ona vereceği tepki merak ediledursun, deneyimli çalıştırıcı beklenen 11’i sahaya sürmüş. Yumuşak karnı merkez gözüken ev sahibinde Visca’yla Banza ikilisinin formu tabela için hayati gözüküyor. Deplasman ekibinde savunma göbeğinde Becao yok, Çağlar var. Portekizli teknik direktör Jose Mourinho, defansta Djiku’yla birlikte bu iki oyuncuyu sürekli kullanıyor.

Banza karşısında Becao daha iyi bir tercih miydi diye sorduradursun, sol bekte Mert başlıyor. Sakatlıktan iyi dönmeyen Kostiç’in yerine Visca’nın karşısında millî futbolcumuzun olması akla yatkın duruyor.

Orta sahayı Fred-Amrabat-Syzmanski üçlüsüne teslim eden Portekizli hoca, kanatlara Saint-Maximin’le Tadiç’i yerleştirmiş. Deneyimli Dzeko yerine rakip savunma gerisine yapacağı koşularla fark yaratabilecek En-Nesyri’nin tercih edilmesi, sanki “özel” çalıştırıcının kafasındakilere dair bir fikir veriyor.

Etkili başlayan Trabzonspor, 4. dakikadaki kornerde gole yaklaşıyordu.

En- Nesyri’nin müdahalesi kritikti. Hemen akabinde müsait durumdaki Okay’ın vuruşu iyi değildi.

11’de yine sağ kanattan tehlikeli gelen ev sahibinde Nwakaeme önünde biten topu çerçeveye yollayamamıştı.

İlk çeyrekte Mert Müldür deplasman ekibinin zayıf karnı gibi gözüküyordu. Onun tarafına gelen her top tehlikeye dönüşüyordu. 20’den sonra oyunu dengeleyen konuk ekip 24’te tehlikeli geliyor, En-Nesyri’nin sert şutunu Uğurcan iyi çıkarıyordu.

31’de Szymanski’nin kullandığı serbest atışta Çağlar’ın kafası kaleyi bulmuyordu.

36’da Çağlar’ın hatasından yararlanamayan Ozan Tufan’dı. Orta saha oyuncusu karşı karşıya pozisyonda vurmak yerine pası düşünce savunma araya girmişti. Kazanılan kornerde Okay’a hayır diyen Livakoviç’ti. Hemen akabinde Okay ağları bulsa da hakem çoktan oyunu durdurmuştu.

42’de Kanarya öndeydi. Visca’nın Mert’e kaptırdığı topla başlayan akında En-Nesyri’nin pasını tamamlayan Fred’di. Devrenin sonunda Saint-Maximin’in plasesini çıkaran Uğurcan ilk devrenin sonucunu ilan etmişti. İkinci yarıya hızlı başlayan Fenerbahçe’ydi. Önce Saint-Maximin, ardından Syzmanski’ye hayır diyen Uğurcan takımını oyunda tutuyordu. Kullanılan kornerde Okay’a Djiku’nun müdahalesine genç hakem Oğuzhan Çakır VAR yardımıyla penaltı diyordu.

59’da atışı kullanan Banza skoru eşitlemişti. Sakatlanan Djiku’nun yerine Becao girmişti. Hemen akabinde yine VAR yardımıyla Çağlar’ın Banza’ya müdahalesine penaltı denmiş, Banza beyaz noktada yine hata yapmamıştı. Atıştan önce üç değişiklik yapan Mourinho, dizginleri eline almak istiyordu. Kostiç, İrfan Can ve Dzeko girmiş, Osayi-Samuel, Saint-Maximin ve Syzmanski çıkmıştı. Çift forvete dönen Portekizli teknik direktör tüm riskleri alıyordu.

75’teki karambolde İrfan Can’ın pasını tamamlayan Dzeko skoru eşitliyordu. Pozisyonda ev sahibi itiraz etse de karar goldü. 84’teki kornerde Fenerbahçe penaltı bekliyor, hakem devam diyordu.

Son bölümde üç değişiklik yapan Güneş, takımının mücadele gücünü artırmayı hedefliyordu. Uzatmalarda gelişen kontrada Dzeko’nun plasesini çıkaran Uğurcan’dı. Heyecan tufanının son saniyesinde ağları bulan Amrabat üç puanı Fenerbahçe’ye getiriyordu. Soldan gelişen akında Kostiç getirmiş, Faslı orta saha bitirmişti.

Trabzonspor mazisini arıyor. Sezona kötü başlayan Karadeniz ekibi kazanabileceği maçı son anda kaybetti. Geçmiş yıllara nazaran bu takım o kada kötü ki Güneş’in de yaralara merhem olamadığı aşikâr.

Fenerbahçe’ye gelince…

Ölüp ölüp dirildikleri karşılaşmada alınan galibiyet altın değerinde. Mourinho’nun başlangıç 11’i değil de bitiren 11’i çok daha etkiliydi. Yarışa böylece tutunan Kanarya’yı tebrik etmeli, iki takıma da mücadeleleri için ayrıca teşekkür etmeli!