İşçinin borcu işten çıkarma gerekçesi olamaz
SORU: Bankalara borcum olduğundan işverenim beni işten çıkarabilir mi? Böyle bir hakkı var mı? Şayet çıkarılırsam hakkımı nasıl arayabilirim?
YANIT: Benzer sorularla sıkça karşılaşıyoruz. Bu da ülke ekonomisinin ve çalışanlarımızın önemli bir kısmının nasıl zor durumda olduğunun bir tür göstergesidir. Öncelikle belirtmeliyiz ki işçinin borcunun olması tek başına işten çıkarma gerekçesi olamaz. Yani bir işveren işçisini sadece bu gerekçeyle işten çıkarırsa bu fesih için geçerli bir sebep değildir. İşçinin, banka kredisi, icra dosyası, nafaka borcu gibi şahsi borçları, işvereni doğrudan ilgilendirmez. Bu nedenle de işçinin borçlu olması, tek başına iş sözleşmesinin feshi için geçerli ya da haklı bir neden değildir. Bu gerekçeyle işten çıkarılan işçi işe iade davası açabilir. Bilindiği üzere işçinin ücretinin belirli bir kısmına (dörtte birine) borcundan dolayı haciz gelebilmektedir. Bu durumda işverenin yapabileceği, işçiyi işten çıkarmak değil icra dairesinden gelen haciz emri gereği ücretinden gerekli kesintiyi yaparak ilgili icra dairesine yatırmaktır. Bu nedenle borcunuzdan dolayı işten çıkarılırsanız yapmanız gereken işe iade davası açmak olabilir. Şayet işyeriniz İş Güvencesi Yasası kapsamında değilse (30 kişinin altında personel çalışıyorsa) bu sebeple işten çıkarılma gerekçesiyle işverenden kötü niyet tazminatı talep edebilirsiniz.
Diğer taraftan bazı hallerde işçinin borçları sebebiyle işten çıkarılması (tazminatı ödenmek suretiyle) geçerli sebep olarak kabul edilebilmektedir.
Aşağıdaki durumlarda işçinin borcu, işvereni etkileyebilir ve geçerli ya da bazı hallerde haklı fesih gerekçesi olabilir:
Borçları yüzünden işyerine sürekli icra haciz yazıları geliyorsa, maaşının sürekli haczedilmesi nedeniyle muhasebe yükü artıyorsa, iş arkadaşlarından sürekli borç para istiyor, rahatsızlık yaratıyorsa, bu gibi durumlar, "işyeri düzenini bozma" ya da "uyum sorunu" olarak yorumlanabilir. Bu durumda İş Kanunu madde 18 kapsamında geçerli nedenle fesih gündeme gelebilir. Nitekim Yargıtay benzer bir dosyada aşağıdaki gibi karar vermiştir:
“Davacının işyerinde borç para istemesi, iş arkadaşları üzerinde baskı kurması işyeri düzenini bozmuş, fesih geçerli sayılmıştır.” (Yargıtay 9. HD, 2007/31843 E., 2009/15092 K.)
HANGİ KURUMDAN EMEKLİ OLABİLİRİM
SORU: Ben belirli aralıklarla vekil öğretmenlik yaptım. SGK'den emekli olmayı düşünüyorum. Emekli sandığı hizmetlerimin ne kadar olduğunu nasıl öğrenebilirim? Ayrıca bu birleştirmede emekli sandığının bana artı yönde ne gibi katkısı olur emekli maaşı yönünden?
YANIT: Öncelikle belirtmeliyiz ki bir sigortalının hangi sosyal güvenlik kurumundan emekli olacağı kendi isteğine bağlı değildir. Bu konu hangi sosyal güvenlik kurumuna daha fazla prim ödendiğiyle alakalı bir konudur. Bir sigortalının emeklilik hesabı yapılırken söz konusu sigortalı son 7 yıl içinde en çok hangi kuruma prim ödemişse o kurumdan emekli olabilir. Siz 4-C’ye (Emekli Sandığı) tabi hizmetlerinizi E-devlet şifrenizle sorgulayabilirsiniz. Buradan sonuç alamazsanız kurumdan yazılı dilekçe ile hizmet dökümü talep etmelisiniz. Hizmet birleştirmesi sonucunda prim ödeme gün sayınız ve ortalama kazancınız artacağı için bu durum emekli aylığınıza olumlu yansıyacaktır.