Kadın cinayeti
Rojin Kabaiş, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1. sınıf öğrencisiydi. 27 Eylül akşamı arkadaşlarına gölün kenarına gideceğini söyleyip yurttan ayrıldı, 18 gün sonra cesedi bulundu.
Olay, Van Cumhuriyet Başsavcılığınca araştırılıyor ancak dosyada kısıtlama kararı olduğu için yazılan, söylenen çoğu şey tevatür. Elimizde sadece sorular var.
Örneğin, Rojin’in ölüm sebebinin suda boğulma olduğu iddia edildi. Ancak CHP’li siyasetçi Gürsel Tekin’in konuyla ilgili raporunda, Rojin’in akciğerlerinde su tespit edilmediği iddiası dile getirildi. Yani, suda boğulduğu haberleri gerçeği yansıtmıyor olabilir. Diğer bir iddia da, cesette iki ayrı erkeğe ait DNA örneğinin bulunduğu. Buna dair de senaryolar muhtelif.
Dedim ya, elimizde sadece sorular var:
Rojin’in cesedi ne kadar süre suda kaldı?
Kesin ölüm sebebi belirlendi mi?
Otopside ne gibi deliller elde edildi?
Çevre incelemesinde, kamera kayıtları gibi kanıtlara ulaşıldı mı, bir zaman çizelgesi çıkarıldı mı?
Görgü tanıkları ve yurttaki arkadaşlarının ifadelerinde ne gibi detaylar var?
Cinayet iddiasına dair araştırmada ne gibi bulgular elde edildi?
Cesette gerçekten farklı DNA’lar bulundu mu?
İntihar ettiğine dair iddialarla ilgili bir kanıt bulundu mu?
Muhtemelen en önemli kanıtlar, Rojin’in telefonundadır: HTS kayıtları, yazışmaları… Telefonda neler bulundu? (Rojin’in cep telefonu, kulaklığı, kek ve suyla birlikte, 28 Eylül’de Van Gölü sahilinde bulunmuştu.)
Kesin olan, savcılığın da olayı intihar diyerek kapatmamış olması, soruşturma halen devam ediyor. Zaten ortada başka bir kesin bilgi de yok.
Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi, Avukat Cansel Talay, bianet’ten Evrim Deniz’e verdiği bilgide, Rojin Kabaiş’in kaybolduğu ilk üç gün bir araştırmanın yapılmadığını, Van Gölü’ndeki akıntının hesap edilmediğini ve telefon sinyalinin takip edilmediğini söyledi. Avukat Talay, Adli Tıp Kurumu raporunda ölüm tarihinin de net olmadığını ekledi: “Ölüm nedeni ‘suda boğulma’ olarak geçiyor ancak hangi suda, yani bu bir göl suyu mu, nehir suyu mu belli değil. En önemlisi ise Rojin’in ölüm tarihi ve saati de net değil.”
Rojin’in ölümünün aydınlatılması için hafta sonu yapılan basın açıklamasında konuşan Van Barosu başkanı Sinan Özaraz da “Kısıtlılık kararı hem ailenin dosyadaki delil durumunu öğrenmesine engel hem avukatların etkili bir soruşturma yürütmesine engel hem de şeffaf bir soruşturma yapılmasına engel” dedi, kararın kaldırılmasını talep etti.
Olay cinayet mi, genç kadının kaybolduğu gün neler yaşandı, henüz bilmiyoruz. Ancak her güne en az bir kadın cinayetinin düştüğü memlekette, bir cinayet daha olduysa bunu bilmek ve faillerin yargı önüne çıkarıldığını görmek istiyoruz.