Google Play Store
App Store
Karanfilin peşindeki şiirler
BİR KARANFİL YÜZÜNDEN, F. Serkan Öngel, Pİkaresk Yayınevi, 2024

Mualla UÇMANER 

F. Serkan Öngel’in ikinci şiir kitabı 'Bir Karanfil Yüzünden', okuyucuyu hem bireysel hem de toplumsal bir yolculuğa davet eden derinlikli bir eser. İlk kitabı 'Dudaklarımdaki Rüzgâr' ile şiir dünyasında dikkat çeken Öngel, bu yeni çalışmasında çok daha olgun, çok daha çarpıcı bir dil ve anlatımla karşımıza çıkıyor. Şair, bireysel deneyimlerin ve toplumsal belleğin kesişiminde durarak, okuyucuyu anlam dolu bir şiirsel dünyaya çekiyor. Kitap, güçlü imgelerle dokunan şiirleriyle sadece okurların zihnine değil, aynı zamanda kalbine de hitap ediyor.

KARANFİL MOTİFİ

Kitabın temel motiflerinden biri olan karanfil, hem sembolik hem de tematik anlamda kitabın ruhunu yansıtıyor. Karanfil, bu şiirlerde bazen bir yas çiçeği, bazen bir direniş simgesi, bazen de bir umut ışığı olarak beliriyor. Özellikle kitaba adını veren 'Bir Karanfil Yüzünden' adlı şiirde bu sembol, toplumsal hafızaya derin bir gönderme yapıyor:

"Beni gözaltına aldılar / bir karanfil yüzünden / karanfili cumartesiye bıraktım / annelerini aradım kaybedilenlerin."

Burada karanfil, Cumartesi Anneleri’ni ve kayıplar üzerinden yükselen bir direnişi temsil ediyor. Şair, bireysel bir anıyı toplumsal bir hatırlamaya dönüştürerek, okuyucuyu bu hafızanın bir parçası olmaya davet ediyor.

Kitap boyunca, şairin sade ama etkili dili dikkat çekiyor. Öngel, kelimelere fazla süs yüklemeksizin onların özündeki anlam ve duyguyu öne çıkarıyor. Bu sade üslup, hem şiirlerin duygu yoğunluğunu artırıyor hem de okuyucuyla samimi bir bağ kuruyor. Örneğin, 'Sahilde' adlı şiirde şu dizelerle karşılaşıyoruz:

"Çocukluğum mültecidir / sokaklarda ürperir / uzanırım sahile / baktığım gökyüzü suskun / bir denizdir."

Burada, bireysel bir geçmiş hikâyesinin ötesinde, evrensel bir göçmenlik ve aidiyetsizlik hissi dile getiriliyor. Şairin dili, okurun zihninde genişleyen imgeler yaratırken, derin bir duygusal bağ kurmayı başarıyor.

Kitabın bir diğer dikkat çeken yönü, coğrafya ile kurduğu güçlü bağ. Şiirlerde Akdeniz kıyılarından Alentejo’ya, İstanbul’un sokaklarından Roma’nın tarihine uzanan mekânlar, adeta birer karakter gibi yer alıyor. Bu coğrafi imgeler, şiirlerde hem anlam hem de atmosfer yaratmada önemli bir rol oynuyor. Özellikle 'Koca Bir Karanfil' şiirinde bu mekânsal bağlantılar etkileyici bir şekilde işleniyor:

"Bir uçurtma oldular / sürüklendiler peşinde rüzgârın / işte o zaman / koca bir karanfil açtı Alentejo’da."

Şair, burada bireysel özgürlük arayışını ve toplumsal dayanışmayı bir arada dile getiriyor. Coğrafya, sadece fiziksel bir mekân değil, aynı zamanda umut ve direnç taşıyan bir sembol olarak karşımıza çıkıyor.

F. Serkan Öngel’in şiirlerinde bireysel hikâyeler, toplumsal meselelerle iç içe geçiyor. Bu birleşim, hem duygusal hem de düşünsel olarak okuyucuyu etkileyen bir bütünlük sağlıyor. 'Zaman Treni' adlı şiir, geçmişin izlerini bugünün dünyasında sürerken, şairin kişisel anılarını evrensel bir zaman ve mekân hissiyle birleştiriyor:

"Demiryolunun ritmi / Karabük’ten Zonguldak’a / giden çocukluğumdur / kamaranın lombozuna vurur yansısı."

Burada, bireysel bir geçmiş hikâyesiyle evrensel bir aidiyet arayışı arasındaki bağlantı, şiirin derinliğini artırıyor.

Kitabın bir diğer güçlü yönü, insanın doğayla ve toplumla kurduğu ilişkileri sorgulaması. 'Busasu Sediri' adlı şiir, hem doğaya hem de göçmenlik temasına odaklanarak, bireyin dünyayla olan bağını irdeliyor:

"Busasu / kutsal orman / göçebe şehir / mülteci ağaç."

Bu dizelerde, bir ağaç metaforuyla insanın köklerinden koparılışı ve yeni bir yere tutunma çabası işleniyor. Öngel, burada doğa ve insan arasındaki bağın şiirsel bir ifadesini sunuyor.

F. Serkan Öngel, toplumsal belleği şiirlerinde işleyerek okurlarına hem geçmişi hatırlama hem de bugüne dair düşünme fırsatı sunuyor. Şairin güçlü gözlem yeteneği ve duyarlılığı, şiirlerini hem edebi hem de insani açıdan zenginleştiriyor. Kitap, aynı zamanda bir şairin yaşamıyla toplumsal meseleler arasındaki kesişimleri de anlamamıza olanak tanıyor.

Sonuç olarak, 'Bir Karanfil Yüzünden', Türk şiirinde önemli bir yer edinmeyi hak eden bir eser. Şairin imgelerle dolu dünyası, okuyucuyu sadece düşünmeye değil, hissetmeye de davet ediyor. F. Serkan Öngel’in bu olgunluk dönemi eseri, Türk şiirine katkı sağlayan, hem duygusal hem de düşünsel bir derinlik sunan bir çalışma olarak okunmayı fazlasıyla hak ediyor. Öngel’in şiirleri, modern Türk edebiyatında yer alan diğer eserlerden farklı bir ses ve yaklaşım sunarak, edebiyat dünyasında kendine özgü bir yer kazanıyor. Bir Karanfil Yüzünden, okurun zihninde iz bırakacak, yeniden ve yeniden okunmayı hak eden bir şiir kitabı.