Kerala dersi: Sıfır yoksulluk mümkün
Türkiye’de yoksulluk,, ortadan kaldırılması gereken bir sorun olarak değil, genellikle “idare edilmesi gereken” bir durum olarak ele alınıyor. Oysa her üç yurttaştan biri barınma, beslenme, eğitim ya da gelir gibi temel ihtiyaçlardan en az birine düzenli olarak erişemiyor. Bu durum, yoksulluğun geçici değil, yapısal olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
BETAM’ın (Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi) 30 Nisan tarihli “Derin Yoksulluk” verilerine göre 6 temel ihtiyacın hiçbirini karşılayamayan fertlerin nüfus oranı yüzde 3,3. Yani yaklaşık 2,8 milyon kişi altı temel maddi ihtiyacın hiçbirini karşılayamıyor; en az beşini karşılayamayanların sayısı 6,57 milyon kişiyle nüfusun yüzde 7,7’sine ulaşmış durumda.
Dahası, iktidarın “idari” çözüm arayışları açısından bakıldığında Nisan 2025’te yıllık enflasyon yüzde 37,86’ya çıkmışken, aylık 1250 TL’lik aile desteği asgari gıda sepetinin ancak dörtte birini karşılıyor. Tüm bunların da gösterdiği gibi yoksulluk ülkenin en acil gündemi. Yoksulluğun nasıl ortadan kaldırılabileceği sorusuna yanıt ararken Hindistan’’ın 35 milyon nüfuslu Kerala eyaletinin, yoksulluğu sıfırlayan dünyadaki sayılı örneklerden biri olarak öğretici bir örnek sunabileceğini söyleyebiliriz.
∗∗∗
Sol-demokratik koalisyon (LDF) 2021 seçimlerinden sonra Aşırı Yoksullukla Mücadele Programı’nı (EPEP) başlatıyor ve eyalet çapında yapılan hane taraması, gelir, barınma, sağlık ve eğitim göstergelerine dayanarak yaklaşık 100 bin kişinin oluşturduğu 64.006 aileyi “aşırı yoksul” olarak tanımlıyor (Communist-led Kerala soon to become India’s first state free of extreme poverty, April 16, 2025, Abdul Rahman, Peoples Dispatch).
Programın ilk adımında yerel yönetimler ve Kudumbashree kadın kooperatifi ağının desteğiyle bir hane haritası oluşturuluyor. Bunun için 1,4 milyon gönüllü sahaya çıkarak araştırma yapıyor. Elde edilen veriler neticesinde her aile için özel bir “çıkış planı” hazırlanıyor. Bu doğrultuda bir aileye keçi sütü üretimi için hibe verilirken başka birinin evine tuvalet yapılıyor, bir başkasına sigorta tanımlanıyor.
Nisan 2025 itibarıyla bu ailelerin 50.401’i yoksulluk listesinden çıkarılıyor; yani başarı oranı yüzde 78,74’e ulaşıyor (50,401 families moved out of extreme poverty list in Kerala, says CM Pinarayi Vijayan, 16 Nisan 2025, New Indian Express). Kerala böylece Hindistan’ın en düşük yoksulluğa sahip eyaleti konumuna geliyor. Hedef ise Kasım 2025 itibariyle eyaleti tümüyle yoksulluktan arındırmak.
∗∗∗
Elbette bu deneyimi benzersiz kılanın ideolojik arka planı olduğunu vurgulamak gerek. Eyalet lideri Panarayi de aşırı yoksulluğun ortadan kaldırılmasını “güçlü duygudaşlık ve insan onuruna bağlılığın” bir sonucu olarak niteliyor (Rahman, Peoples Dispatch, 16 Nisan 2025). Bu nedenle de teknik bir zafer değil, ideolojik bir manifesto olarak ilgiyi hak ediyor. Dahası, Rahman’ın da altını çizdiği gibi Pinarayi yönetimi bu programı bir mirasın üzerine inşa ediyor. 1957’den beri aralıklı da olsa iktidarda kalan sol koalisyonun; özellikle 1963 tarihli Toprak Reformu Yasası ile on beş yıl içinde yaklaşık 1,4 milyon dönüm araziyi 370 bin köylü ailesine devretmesi (Land Reforms in Kerala, Dr. Geetha, K., Research Journal of Indian Studies); kamu harcamalarını artırması ve kamusal sağlığı kurumsallaştırması gibi geçmişten gelen uygulamalardan devralınan bir mirasın payı vurgulanıyor.
Bu program sistemi baştan aşağıya yenilemiyor belki, ama daha büyük bir değişim aslında mümkün fikrini yerleştiriyor. Kimsenin aç uyumamasının, sağlam bir çatısı olmasının ve temel bakım hizmetlerine ulaşmasının, insan onuruna yaraşır asgari koşulların sağlanabileceğini kanıtlıyor. Böylece daha geniş bir dönüşümün tohumunu da atmış oluyor.
Kerala deneyimi, yoksulluğun kader değil, tercihlerle şekillenen bir sonuç olduğunu gösteriyor. Türkiye’de emekçiler 1 Mayıs’a, sermayeye aktarılan kamusal kaynaklarla kesintiye uğrayan sosyal harcamaların gölgesinde girdi. Yoksulluğun yalnızca idari verimlilik ya da bütçe disiplinine indirgenmiş olduğu bu düzlemde, kaynaklar emek lehine yeniden dağıtıldığında, sıfır yoksulluk hedefi hayal olmaktan çıkıyor.