Lira’ya değil BigMac’e bak
BigMac endeksi Türkiye’nin, yurtdışına göre daha pahalı hale geldiğini gösteriyor. Bir adet BigMac’in fiyatı 180 TL. Güncel kurla 5,57 dolar. Bu haliyle Türkiye’deki BigMac’in fiyatı, aynı hamburgerin 5,35 dolar olduğu ABD’den, 5,17 dolar olduğu Kanada’dan, 5,06 dolar olduğu Yunanistan’dan daha pahalı. Peki ne çıkar bundan?
Türkiye’deki mal, hizmet ve emtia fiyatları, yurtdışındaki fiyatlardan daha ucuz olursa ne olur? Ya da tersinden soralım, yurtdışında yerleşik olanlar için Türkiye’deki fiyatlar kendi ülkelerinden daha ucuz olursa ne olur? Bu durumu son 5 yılda birden çok kez deneyimledik. Gurbetçiler Türkiye’ye geldiklerinde rahat rahat alışveriş yaptılar, Bulgarlar Edirne pazarlarını doldurdular, İngiliz turistler tatil yörelerini mesken edindi. Bu durum, Türkiye’nin döviz gelirlerini artırarak bir tür ferahlama yarattı ama bu süre içinde geliri TL olan bizler ise enflasyon baskısı altında ezildik, tüm bunları da yaşayarak deneyimledik.
Peki bu durumun tersi ne tip sonuçlar doğurur? Başka bir ifadeyle söyleyecek olursak, Türkiye’deki mal, hizmet ve emtia fiyatları yabancılar için daha ucuz değil, daha pahalı hale gelirse ne olur?
Bu durumda da Türkiye’de yerleşik olanlar tıpkı önceki durumda gurbetçilerin, Bulgarların ya da İngilizlerin davranışına benzer hareket ederler. Bu sefer Edirneliler Bulgaristan pazarlarına doluşur, gurbetçiler çarşıda pazarda şikayet etmeye başlar, Avrupalılar için Türkiye’de tatil yapmanın fiyat avantajı azalır, tam tersi Türkler için Avrupa’da tatil yapmak daha kolay hale gelir.
Peki, ülkelerin birbirinden ucuz ya da pahalı olduğunu nasıl ölçeceğiz? Mesela, AKP İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı’nın ıstakoz yediği Monaco Yat Kulübünde deniz taraklı spagetti 22 avro, bugünkü kurla 762 TL. Bu fiyat ucuz mu pahalı mı? Karşılaştırmak için İskender İskenderoğlu’ndaki 725 TL’lik special yoğurtlu iskenderi kullanabilir, buradan hareketle Türkiye daha pahalı diyebiliriz. Fakat yine de tatmin edici bir cevap vermiş olmayız zira biri İskender diğeri deniz taraklı spagetti.
Bu soruya daha esaslı cevap verebilmek için Türkiye’de de aynı standartta bir deniz taraklı spagetti fiyatı bulmak gerekiyor ki, tüm şartları eşitlemek neredeyse imkansız.
REEL KURUN ALTERNATİF ÖLÇÜMÜ
İşte bu sorundan hareketle The Economist Dergisi 1986’da bir çalışmaya imza attı. Dünyanın hemen her yerinde Mc Donalds vardı ve McDonalds’ın olduğu her yerde de birbirine çok benzer standartlarda Big Mac hamburgeri satılıyordu. O halde, tüm dünyadaki Big Mac fiyatları üzerinden bir endeks oluşturulabilirdi. Bundan 38 yıl önce oluşturulan bu endeksin adına da Big Mac endeksi denildi.
Endeksin 38 yıldır şampiyonu İsviçre. 2024 itibariyle ABD’de 5,35 dolar olan bir adet Big Mac’in İsviçre’deki fiyatı 7,75 dolar. Bu ülke, kendi reel kurunu bilinçli olarak yüksek tutuyor, böylece diğer Avrupa ülkelerinden daha pahalı bir iç piyasa oluşturuyor. İsviçre’nin daha pahalı olması, bu ülkede daha yüksek enflasyon olduğu anlamına gelmemeli. İsviçre’de ekonomik denge pahalı fiyatlar üzerinden oluşuyor, o kadar…
Bu sayede göç alması zorlaşırken, saat ve çikolata gibi lüks tüketim ürünlerinde uzmanlaşıyorlar. Bankacılık sistemlerinin vadettikleri sayesinde yüksek ithalatı, neredeyse sıfır faizle sermaye çekerek finanse edebiliyorlar.
DÜNYA’DAN UCUZKEN PAHALI HALE GELDİK
En pahalı Big Mac İsviçre’de. En ucuz Big Mac ise Pakistan’da. Bu ülkede Big Mac fiyatı 1,91 dolara denk geliyor. Aynı fiyat Türkiye’de olsa Big Mac 62 TL’ye yenirdi.
Ekonomist Ali Hakan Kara, 2004’ten 2024’e dek geçen sürede Big Mac’in dünya ortalaması ile Türkiye ortalamasını kıyaslayan bir grafik paylaşmış. Buna göre 2004’ten 2016’ya dek bizdeki Big Mac fiyatı, döviz kurlarının değerli tutulması nedeniyle, dünya ortalamasından daha pahalı gerçekleşmiş. Fakat 2017’den itibaren, TL’nin değer kaybetmesiyle birlikte Big Mac fiyatı da dünya ortalamasının altına inmiş ve 2023’e dek bu konumunu korumuş.
Peki 2023’ten itibaren ne olmuş? Döviz kuru son 1 yıldır neredeyse sabit fakat aynı dönemde TÜİK enflasyonu yüzde 69 seviyesinde. Hal böyle olunca, Türkiye’deki fiyatlar döviz bazında da artıyor. Böylece Türkiye, yurtdışına göre daha pahalı hale geliyor.
Bugün Türkiye’de bir adet Big Mac’in (menü değil) fiyatı 180 TL. Güncel kurla 5,57 dolar. Bu haliyle Türkiye’deki Big Mac’in fiyatı, aynı hamburgerin 5,35 dolar olduğu ABD’den, 5,17 dolar olduğu Kanada’dan, 5,06 dolar olduğu Yunanistan’dan daha pahalı. Peki ne çıkar bundan?
Big Mac endeksi, reel kurun olması gerekenden değerli olup olmadığına ilişkin fikir verir. Bu endeks sadece Big Mac’in değil, TL’nin de pahalı olduğuna, TL cinsinden finansal enstrümanların cazip olmadığına ilişkin ipuçları içerir. Yabancı sermaye çekmeye çalışan bir ekonomik program için TL’nin pahalı olması iyi haber değil… Aynı hamburger ABD’den daha pahalıya satılıyorsa buradan çıkacak birkaç sonucun ilki, TL’nin olması gerekenden daha değerli olduğudur. Demek ki, yakın zamanda TL’nin değerini kaybettiği, doların yükseldiği bir süreç yaşayacağız.
Dolar kurunun yükselmesi önümüzdeki iki ayda gerçekleşirse, iktidarın üzerindeki asgari ücrete ve emekli maaşına zam yapma baskısı artacağından, piyasanın ihtiyaç duyduğu devalüasyon yaz ortasında ya da sonunda gerçekleştirilecektir. Yani evvela haziran sonundaki ücret pazarlığı atlatılmalıdır.
Bu da, yılın ikinci yarısında halk için bir cehennem vadisi hazırlandığı anlamına gelir. Asgari ücretin 17 bin TL’de sabit tutulurken, aynı anda bütçede tasarruf tedbirlerinin sertleştirildiği, faizlerin yüksek tutularak istihdamın baskılandığı, kredi kartı faizlerinin yüksek tutularak halkın tüketiminin kısılmaya çalışıldığı tüm bunlar yaşanırken TL’nin devalüe edildiği, enflasyonun da düşürülemediği bir cehennem vadisi…