Maroo'nun edebi duruşu: Kısa, sessiz, yoğun

Mavisel YENER
Western Lane", 2023’te Chetna Maroo tarafından yazılmış, aynı yılın Booker Ödülü kısa listesine girerek dikkat çekmiş etkileyici bir ilk roman.
Roman, annesini kaybettikten sonra babası ve iki kız kardeşiyle yaşayan 11 yaşındaki bir Hintli-İngiliz kız çocuğu olan Gopi’nin gözünden anlatılıyor. Gopi'nin içe dönük dünyası, babasının onu tenis oynamaya yönlendirmesiyle değişmeye başlıyor. Gopi’nin kardeşleri Khush ve Moni, sessiz ama çok katmanlı ilişkiler ağı üzerinden işlenen karakterler olarak karşımıza çıkıyor.
Romanın anlatıcısı Gopi olduğu için, kız kardeşlerinin iç dünyalarına doğrudan erişemiyoruz; duygular, düşünceler ve çatışmalar Gopi’nin gözlemleri ve sezgileri aracılığıyla yansıtılıyor. Bu anlatım biçimi, kardeşlik ilişkilerinin yalnızca paylaşım ve yakınlıkla değil, aynı zamanda içten içe büyüyen bir yabancılaşma ile de şekillenebileceğini incelikle ortaya koyuyor. Annesizliğin bıraktığı boşluk, her bir kız kardeşin kimlik gelişimini farklı yönlere savuruyor. Moni, en büyük kardeş olarak farkında olmadan bir ebeveyn rolüne bürünüyor; sorumlulukları yüklenerek kendi çocukluğunu feda ediyor. Khush, dengeyi sağlama çabasıyla bir arabulucu gibi davranıyor hem Gopi’ye hem de Moni’ye tutunmaya çalışırken yavaş yavaş içsel yükler altında eziliyor. Gopi ise bu eksikliği spora yönelerek dolduruyor; sessizliğini, bastırdığı duygularını ve hayal kırıklıklarını kortlarda yankılanan vuruşlara dönüştürüyor. Üç kız kardeş aynı evde yaşasa da zamanla her birinin kendi yalnızlığına çekildiğini okuyoruz. Bu da Western Lane’in kalbinde yatan o derin temayı güçlendiriyor: sessizlik, sadece dış dünyanın değil, en yakınlarımızla aramızdaki mesafenin de sesi olabilir.
CHETNA MAROO’NUN SESSİZ DİLİ
Gopi’nin annesinin ölümünden sonra evde hâkim olan sessizlik, roman boyunca bir “karakter” gibi hissediliyor. Konuşulmayan duyguların sözcüklerden çok davranışlarla ifade edildiğini görüyoruz. Yazar, Hindistan kökenli bir ailenin İngiltere'deki yaşamını, kültürel farklılıklar ve kuşak çatışmaları üzerinden işlemiş. Gopi’nin kimliğini bulma süreci hem bireysel hem de kültürel bir sorgulamayı barındırıyor.
Spor, Gopi için yalnızca fiziksel uğraş değil; aynı zamanda kaçış, ifade biçimi ve kimlik arayışının bir parçası hâline geliyor. Roman ilerledikçe tenisin Gopi’nin bastırılmış duygularını ve içsel çatışmalarını ifade ettiği bir alana dönüştüğünü fark ediyoruz. Kortta yapılan her vuruş, onun sessizlikle çevrili dünyasında bir yankı gibi çınlıyor; konuşamadığı, paylaşamadığı ne varsa o seslerde hayat buluyor. Roman adını, Gopi’nin antrenman yaptığı kulübün bulunduğu sokak olan Western Lane’den almış. Bu mekân, yalnızca bir spor salonunun bulunduğu yer değil, aynı zamanda Gopi’nin duygusal dönüşümünün sahnesi.
Roman kısa olmasına rağmen, büyük bir derinlik barındırıyor. Maroo’nun “göstermek” yerine “sezdirmek” üzerine kurulu anlatımı, özellikle duygusal yoğunluğu artırıyor. Kimi sayfalardaki içsel monologlara dayalı yapı, aksiyon veya olay odaklı romanları sevenler için durağan gelebilse de özellikle edebi yoğunluk ve karakter derinliği arayan okurlar için güçlü bir ilk roman.