Meksika’da siyasi iklim değişiyor
Meksika’yı ilk kez bir kadın başkan, Claudia Sheinbaum yönetecek. Halk “Önce yoksullar olmak üzere herkesin yararına” sloganıyla yola çıkan iktidar partisi Morena’ya iktidarda altı yıl daha tanımaya karar verdi.
Carmen MORAN BRENA
Meksika yeni devlet başkanını seçti. 61 yaşındaki Claudia Sheinbaum Pardo, 200 yıllık Meksika devletinin ilk kadın devlet başkanı oldu. Seçime tarihi önem kazandıran birçok şey vardı. Seçime katılım oranı yüzde 61 olarak gerçekleşirken Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador’un varisi Sheinbaum, oyların yaklaşık yüzde 59’unu aldı. Bu oran, selefi Obrador’un 2018 yılında aldığı yüzde 53’lük oranın üzerinde. Sheinbaum’un Obrador kadar siyasi karizmaya sahip olmadığı düşünüldüğünde, oy oranında yakaladığı başarı kesinlikle yadsınamaz. Meksika gibi cinsiyetçiliğin yaygın olduğu bir ülkenin, devlet başkanı olarak bir kadın seçip seçmeyeceği birçok kişi için soru işaretiydi. Fakat sandıktan çıkan yanıt net oldu.
Anketlerde öngörüldüğü gibi, Obrador’un halefi, muhafazakar partili en yakın rakibi Xochitl Galves’e 30 puan fark attı. Muhalefetteki koalisyon, azınlık partisi Demokratik Devrim Partisi’ni de bünyesine katmasına rağmen, Ulusal Yenilenme Hareketi “Morena”ya verilen seçmen desteğine galip gelemedi. Galvez, Sheinbaum’un zaferini tebrik etti ve Meksika’nın ilk defa bir kadını devlet başkanı seçmesinin “milat” olduğunu ifade etti. Bununla birlikte, partisinin politikalarını savunmaya devam edeceğini ve gerektiğinde sokağa çıkmaktan çekinmeyeceğini söyledi.
Başkanlık yarışının üçüncü adayı Jorge Alvarez Maynez, ideolojik duruşu pek de net olmayan Yurttaş Hareketi Partisi’nin adayıydı ve oyların yaklaşık yüzde 10’unu aldı.
Gece yarısından sonra açıklama yapan Sheinbaum, “Meksikalılar yürüttüğümüz projenin neticelerini, kanaatlerini ve idaresini tescil ettiler” dedi. “Meksikalılar, bu ülkenin demokratik bir ülke olduğunu ve barışçıl seçimler yapılabildiğini gösterdiler” diye ekledi. Ardından zaferini tebrik eden rakiplerine teşekkür etti. “Buraya tek başıma gelmedim, buraya tüm kadınlar olarak geldik” dedi ve tüm yurttaşların devlet başkanı olacağını ifade etti. “Adil ve refah dolu bir ülke olmak için barış ve uyum içinde yürüyeceğiz.”
TARTIŞMASIZ KAZANAN
Sheinbaum, Morena’nın ittifakta olduğu İşçi Partisi ve Yeşiller’in Kongre’de çoğunluk elde ettiğini ve “Senato’nun da hemen hemen kesin olduğunu” söyledi. Dolayısıyla güçlü bir hükümet kuracak. Üstelik görevi sona erecek Obrador’un da eli güçleniyor. Yeni Kongre 1 Eylül’de oluşturulacak, Obrador’un görev süresi ise 1 Ekim’de sona erecek. Dolayısıyla ajandasında kalan reformları hayata geçirme fırsatı olacak ve her iki meclisteki üçte iki çoğunluğu bu anlamda kendi lehine kullanacak.
Sheinbaum’u ilk kutlayan Obrador oldu. Yayınladığı görüntülü mesajda “Meksika’nın ilk kadın devlet başkanı, açık ara farkla seçildi” dedi. “Tüm Meksikalıları, Meksika adına tebrik ediyorum.”
Sonuçların açıklanmasına daha saatler varken Kolombiya, Honduras, Guatemala gibi diğer Latin Amerika ülkelerinden tebrik mesajları gelmeye başlamıştı. Amerikan Devletleri Örgütü Başkanı Luis Almagro da tebrik mesajını iletmek için gece yarısını beklemeyenler arasındaydı.
Bir zamanlar ülke siyasetini tekelinde bulunduran Kurumsal Devrimci Parti (PRI), seçimlerde dördüncü geldi. Parti her seçimde oy kaybediyor ve sürekli “siyaset haritasından silineceği” tahminleri yapıyor. Fakat buna rağmen kendi tabanını korumayı başarıyor. Seçim yaklaşırken PRI’yı terk eden ve diğer partilere geçen senatörler de oldu. Kamu nezdinde itibarı neredeyse PRI’nınki kadar zayıf olan Yeşiller, Kongre’de onlardan daha iyi performans gösterdiler. Merkez solda konumlanan Yurttaş Hareketi’nin PRI’nın yerine geçmesi bekleniyordu fakat beklenen olmadı. Yurttaş Hareketi’nin söylemiyle “eski siyaset” mıntıkasını korumayı başardı.
Geçen pazar yapılan seçimlerde sekiz eyalet hükümeti de 32 eyalet meclisi de seçildi. Federal yasama meclisi ve tüm Meksika valileri de öyle. Seçimlerce belirlenecek kamu hizmeti pozisyonu sayısı 20 bin kadardı. 98 milyon seçmenin 15 milyonu ilk defa oy kullanacak gençlerden oluşuyordu. Mexico City eyalet yönetimini solcu aday Clara Brugada kazandı. Eyalette seçimin başa baş geçmesi bekleniyordu fakat öyle olmadı ve aradaki yaklaşık 10 puanlık fark hesaba katıldığında, rakibi Santiago Taboada’nın seçim sonuçlarına itiraz etmesi olası görünmüyor.
OBRADOR REFERANDUMU
Yeni Devlet Başkanı Sheinbaum üniversite yıllarından beri sosyal hareketlerin içinde ve enerji mühendisliği alanında doktora sahibi. Devlet başkanlığı için adaylık yarışına girmeden önce Meksiko eyaletinin başındaydı. Kazandığı zafer, partisi Morena için ikinci dönemde iktidarda kalmak anlamına geliyor. Seçim gününde önemli bir hadise yaşanmadı ve kampanya sürecinde 37 adayın öldürülmesiyle sonuçlanan şiddet olaylarına rağmen Meksika halkı tercihini net bir biçimde ortaya koydu. Eksiden seçimler PRI ve milliyetçi rakibi PAN arasında geçerdi ve bu iki parti dönüşümlü olarak iktidar koltuğuna otururdu. Sheinbaum, siyasi kariyeri bu iki partiden birine dayanmayan ilk devlet başkanı oldu. Morena’nın Meksika siyasetine etki etmeye devam edeceği ve Meksika siyasi ikliminin kalıcı olarak değiştiği net.
İktidar dönemini yüzde 60 görev onayıyla tamamlayan Obrador, Sheinbaum’un adaylık yarışına önemli katkılarda bulundu. Seçim kampanyasının son mitingi Meksiko’nun Zocalo Meydanı’nda sona ererken, havada zafer kokusu vardı ve Sheinbaum’a destek veren seçmen adeta erken zafer kutlaması yapıyordu. Muhalefetin stratejisi, seçimleri Lopez Obrador’a dair bir referanduma çevirmek oldu ve bu tehlikeli strateji nihayetinde başarısız oldu. Muhafazakar aday Xochitl Galvez seçim kampanyasına ılımlı mesajlar ile başladı. Amacının Lopez Obrador’un mirasını yok etmek olmadığını, işleyen politikaları sürdüreceğini, işlemeyenleri ise iyileştireceğini söylüyordu. Fakat son haftalarda mesaj değiştirmeye karar verdi ve bir anda Meksika’nın siyasi felaketin eşiğinde olduğunu, demokrasinin elden gitmekte olduğunu söylemeye karar verdi. Seçmen bu değişimi hoş karşılamadı ve “Önce yoksullar olmak üzere, herkesin yararına” sloganıyla yola çıkan “sola meyilli” iktidar partisine iktidarda altı yıl daha tanımaya karar verdi.
Son altı yılda birçok Meksikalı ailenin ekonomik koşulları iyileşti. Emekli maaşları arttı, öğrenci bursları çoğaldı, engellilere yönelik destekler arttı ve asgari ücret tüketici fiyatları endeksinin çok üzerinde değerlenerek senede ortalama yüzde 20 artış kaydetti. Yoksulluğun halen yaygın olduğu Meksika’da bu politikalar Lopez Obrador’un partisini ikinci defa iktidara taşıdı. Birçok yoksul insan, devlet tarafından daha önce görülmedikleri şekilde görüldüklerini hissettiler.
EKONOMİ AĞIR BASTI
Ülkede yaşanan ekonomik büyüme, yaşanan şiddet olaylarına dair endişeye ağır bastı. Şubat ayında yayınlanan verilere göre ülkeye giren doğrudan yabancı yatırımlar 2023 yılında 36 milyar dolar seviyesine ulaşarak rekor kırdı. Göçmenlerin ailelerine yolladıkları paralar da bu dönemde rekor seviyeye ulaşarak yerel ekonomiye katkıda bulundu. Meksika Çin’in kıtadaki en büyük ticari ortağı olarak Amerika’yı gerisinde bıraktı.
Lopez Obrador’un 2018 yılında oyların yüzde 53’ünü alarak iktidara gelmesi, muhalefeti altı yıl boyunca birçok farklı formül denemeye itti. Geleneksel partiler bir anda lidersiz ve plansız kaldılar. Geçtiğimiz senenin temmuz ayında çiçekli Meksika bluzları giyen, mütevazi gelenekten gelen iş kadını Galvez ortaya çıktı ve halk nezdinde meşruiyetini yitirmiş siyasi liderleri bir kenara iterek muhalefet bloğunun başına geçti.
Siyasi tarihleri boyunca ihtilaf içinde olan PAN ve PRI partileri seçimde söz sahibi olabilmek için ittifak kurmak zorunda kaldılar. Fakat birlikleri, kuvvet doğurmadı. Tersine, Galvez partiler arası çatışma ile mücadele etmek ve parti liderlerinin yersiz çıkışlarının hasarını onarmak zorunda kaldı. İdeolojik bağımsızlığıyla övünen Galvez’in, seçmen tabanında oy toplamak için bu partilerin desteğine ihtiyacı vardı fakat önüne taş koyduklarında parti siyasetçileri ile mücadeleye girmekten kaçınmadı. Sonuna kadar mücadele etti, fakat kazanamadı.
Meksika kadın başkan seçeceğini biliyordu fakat bunun kim olacağına sandığın karar vermesi gerekiyordu. Sonuç artık belli. Claudia Sheinbaum 1 Ekim’de koltuğu Lopez Obrador’dan devralarak ülkenin başına geçecek.
Çeviren: Fatih Kıyman
Kaynak: El Pais English