Milas köyleri kamulaştırma tehdidi altında

Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerinin işleticisi Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim A.Ş tarafından, linyit madeni sahasının genişletilmesi için arazileri satın alınmak istenen köylüler, arazilerini kaybetme tehlikesi altında.

Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim A.Ş tarafından, Milas’ın Ekizköy, Karadam ve Karacahisar köylülerine gönderilen ihtarnamelerle, vatandaşların arazilerini satmaya zorlandığı ileri sürüldü. Geçtiğimiz Mayıs ayında Noter kanalıyla gönderilen ihtarnamelerde, vatandaşların arazilerini satmaları, aksi takdirde arazilerinin kamulaştırılacağının anlatıldığı kaydedildi.

Köylüler, Milas Kaymakamı Eren Arslan ile yaptıkları toplantıda sorunlarına çözüm bulunmasını istedi. 30 Haziran’da yapılan toplantıya Ekizköy, Karacahisar ve Çamköy muhtarları ile birlikte çoğu kadın 100’ün üzerinde yurttaş katıldı.

LİNYİT MADENİ SAHASININ GENİŞLETİLMESİ İÇİN

Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerinin ihtiyacı olan kömürler bölgede bulunan kömür ocaklarından sağlanıyor. Bu nedenle işletici firma Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim A.Ş linyit madeni sahasını genişletmek istiyor.

Kaymakamla yapılan toplantıda köylüler, köylerinin ovasında bulunan ve çoğunluğu tarım alanı ve zeytinlik olan arazilerini satmak istemediklerini belirtti. Başka bir köye ya da Milas’a taşınmak istemediklerini anlatan köylüler, tarım, özellikle zeytincilikle ve küçük çaplı hayvancılıkla geçimlerini sağladıklarını ifade ederek, arazilerini satmalarının aynı zamanda gelirlerini ve mesleklerini de kaybetmek anlamına geleceğini vurguluyorlar.

IŞIKDERE İKİNCİ KEZ TAŞINMA TEHLİKESİ ALTINDA

Karadam ve Karacahisar’da, yine linyit sahasının genişletilmesi için 2017 yılından itibaren kamulaştırılan Ekizköy’e bağlı Işıkderesi köyünden daha önce taşınmış olan köylülerin ikinci kez evlerini kaybetme tehlikesi altında kaldıkları kaydedildi. Işıkderesi köylüleri, şirketin kamulaştırma için ödediği ücretlerle, yeni bir ev bile yapamadıklarını, bankadan kredi çekerek borçlandıklarını, evlerini haritada “burada kömür yok” diye gösterilen araziler üzerine yaptıklarını anlattı.

Zeytincilikle uğraşan bir yurttaş, “25 yıldır çocuğum gibi büyüttüğüm zeytin ağaçlarım gidecek; o kadar emeğim gidecek. Ben sadece zeytinlerime bakıp, üreterek çoluk çocuğumla yaşamak istiyorum” dedi. 90 yaşında olduğunu söyleyen Ekizköylü bir kadın ise bu topraklarda doğup büyüdüğünü, bu yaştan sonra başka hiçbir yerde yaşamak istemediğini söyledi.

Toplantıda, kömürün sadece arazilerini ele geçirmekle ve onları topraksız bırakmakla kalmayıp, santralden dolayı tüm yöre halkını da hasta ettiği, yörede kanser hastası olmayan ev kalmadığı, santralin tozunun zeytinlerin verimini de düşürdüğü dile getirildi.

Bir katılımcı, linyit madeni sahalarının genişlemesinin aynı zamanda bölgenin su kaynaklarının tükenmesi ve kirlenmesi anlamına da geleceğinin altını çizdi. Ekizköy’e komşu ve saha genişlemesinin bir sonraki adımı olacağı beklenen Çamköy’deki yeraltı su kaynakları Bodrum’un yıllık su tüketiminin üçte birini karşılıyor. Ayrıca Güllük ve havaalanına da yine buradaki yeraltı suyu kaynaklarından içme-kullanma suyu temin ediliyor.