Google Play Store
App Store

Yıllardır Datça’da ranta karşı duran yaşam savunucuları, bir araya gelerek mücadele etmenin önemini son dönemde elde ettikleri kazanımlarla gösterdi. Önce Datça’da MUÇEV’e kiralanan kıyıların sözleşmeleri iptal edildi. Sonrasında Datça Yat Limanı için yürütmeyi durdurma kararı verildi.

Mücadele kazandırıyor
Fotoğraf: BirGün
Berkay Sağol
Berkay Sağol
berkaysagol@birgun.net

Çevre, doğa ve ‘kıyılar halkındır’ diyerek kamusal hak adına mücadele edenler Muğla Datça’da kazanarak, ranta karşı örgütlü mücadelenin önemini ve gücünü bir kez daha gösterdiler. Datçalılar hem kıyıları kiralayarak halka kapatan Muğla Turizm Çevre Vakfı Turizm ve Ticaret Limited Şirketi’ne (MUÇEV) karşı hem de Datça’ya yapılmak istenen yat limanına karşı kazanımlar elde etti.

İlk olarak 2022 yılında kıyıların MUÇEV’e kiralanmasıyla başlayan Datça kıyılarında başlayan protestolar, 2023 yılında tüm Türkiye kıyılarına yayıldı ve birçok kentte ‘Havlu Hareketi’ başladı. Plajlardaki işletmelerin ruhsatsız çalışmasına ve yönetmeliklerin öngördüğünden fazla alana şemsiye ve şezlong yerleştirmesine karşı çıkanlar organize olarak eylemler gerçekleştirdi. Datça’da da gerçekleşen bu eylemlerin dışında Şezlongsuz Datça İnisiyatifi kıyılar için nöbet tuttu.

Özbel Sahili’nde 264 metrekarelik kıyı alanının Palaia Otel’e kiralanması ve şirketin kıyıya ahşap platform yapmaya başlaması üzerine bir araya gelen yurttaşların mücadelesi sonrası, Kıyı Kanunu’na aykırı olması nedeniyle platform sahilden kaldırıldı. Otelin kıyıya koyduğu şezlongların önünde yurttaşlar 9 Mart 2023’te nöbet tutmaya başladı ve burada kıyıyı herkesin kullanması için yaklaşık bir sene boyunca nöbet tuttu.

Bu süreçte pratik mücadele devam ederken hukuki yollara da başvuruldu. Datça’da kıyıların MUÇEV’e kiralanmasına karşı açılan davayı yurttaşlar kazandı. Daha önce Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin iptal ettiği kiralama işleminin iptalini Danıştay 13. Dairesi de onayladı ve karar sonrası gönderilen yazıda, Kargı Koyu, Karaincir Sahili, Kumluk Plajı ve Taşlık Plajı’nda bulunan 4 işletmenin MUÇEV ile yapılan kira sözleşmeleri iptal edildi. Kararın ülkede yer alan diğer kıyılar için de emsal bir karar olacağı düşünülüyor.

Sözleşme iptallerinin çok önemli olduğunu söyleyen Avukat Ali Kurt da, 6 yıldır süren mücadele sonunda MUÇEV’in Datça kıyılarından kovulduğuna ve Kıyı Kanunu’nun Datça Kaymakamlığı’na çok önemli görevler yüklediğine dikkat çekti.

YAT LİMANI PROJESİ İÇİN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

İlçede birinci derece arkeolojik sit alanının yanına yapılması planlanan Datça Yat Limanı projesinin iptali için yaşam savunucularının uzun yıllardır mücadelesi sürüyor. Projeye karşı açılan dava kapsamında bazı Datçalıların ve yaşam savunucularının karşı karşıya geldiği zamanlar bile oldu.

Projeye karşı açılan dava kapsamında Muğla 4. İdare Mahkemesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Datça Marina A. Ş’nin itirazlarına rağmen bilirkişi raporunun ardından yürütmeyi durdurma kararı verdi. Karara itiraz yolunun da kapalı olduğu açıklandı.

Dava kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda, heyetin neredeyse tamamı projenin aleyhinde görüş bildirdi. Raporda, projenin dolgu ve inşaat çalışmalarının kaçak olarak yapılmasına, bu büyüklükte bir yat limanının denizel sisteme, deniz ve kıyıdaki canlı ekosisteme, Datça’nın en önemli parkı Kentpark ve Ilıca göletine, Taşlık plajına zarar vereceği belirtildi. Raporda ayrıca, Datça’nın güney kıyılarında yapılaşma baskısını artıracağı ve kent dokusunu bozacağı da ifade edildi. Mahkeme kararında ise projenin Datça’ya telafisi güç zararlar doğurabileceğinin açık olduğu ifade edildi. Sonrasında Datça Yat Limanı için yürütmeyi durdurma kararı verildi.