Google Play Store
App Store

İçinden geçtiğimiz tüm süreçte iktidarın hedeflerini, muhalefetin durumunu ve yapılabilecekleri Selin Nakıpoğlu ve Merdan Yanardağ ile konuştuk.

Muhalefeti baskılama ve bölme stratejisi

Yusuf Tuna Koç

İktidar bir süredir çeşitli yöntemlerle muhalefet üzerindeki baskılarını artırıyor. Halk TV çalışanı gazetecilere yönelik gözaltı dalgası, HDP ve CHP’li belediyelere atanan kayyum sayısının onu bulması, Gezi davasının 12 yıl geriye dönük olarak açılması gibi farklı yollarla, bu iktidardan kurtulma arzusundaki milyonlar korkutulmaya çalışılırken, muhalefetin de siyaset alanı giderek daha fazla kısıtlanıyor. Öte yandan parlamento muhalefetinde ise tüm bu saldırılara karşı bir tavır geliştirilebilmiş değil.

Düzen muhalefetinin bir ayağı ön seçimler, aday isimleri tartışmaları ile meşgulken, diğeri ise Bahçeli ve Öcalan üzerinden sürdürülen bir süreçle meşgul. İktidara yönelik toplumdan gelen tepki ve reaksiyonlar ise birbirinden kopuk ve sınırlı.

Tüm bu süreç içerisinde iktidarın hedeflerini, muhalefetin durumunu ve yapılabilecekleri Selin Nakıpoğlu ve Merdan Yanardağ ile konuştuk.

***

SELİN NAKIPOĞLU: “İKTİDARIN UZATTIĞI ŞEKER ZEHİRLİ”

Nakıpoğlu "İntiharların sayısının her geçen gün arttığı ülkemizde başta ana muhalefet partisi olmak üzere, muhalefet partilerinin bize yapılanları bize anlatmalarından, mevcut durumdan sadece şikâyet etmelerinden, arkası gelmeyen lakırdılarından çok sıkıldık" diyor.

***

MERDAN YANARDAĞ: ÇIKIŞ EN GENİŞ MUHALEFET CEPHESİNDE

Türkiye pasif bir karşıdevrim ya da darbe sürecinin sonuçlarını yaşıyor. Rejim değişikliğini tamamlamaya çalışan siyasal İslamcı iktidar, toplumsal ve entelektüel direnişi kıramamanın, içi boşaltılarak bir kabuk haline getirilse bile Cumhuriyetin beklenenden de dayanıklı çıkmasının bir sonucu olarak, geç kalma telaşını yaşıyor. Bu nedenle siyasal baskıyı artırıyor, bütünüyle egemen olduğu devletin şiddet aygıtlarını harekete geçiriyor.