Öncelikle yaklaşan seçimler vesilesiyle ülkeye dair birkaç kelam, malum futbol dediğin hayatın parçası, her ne kadar konumuz futbol olsa da arada hayatı da yazmak gerek. Malumunuz 20 seneyi aşkın süredir ülkeyi aynı parti yönetiyor, geldiğimiz noktada Avrupa Birliği diye çıktıkları yol bambaşka bir yere çıktı, ülkenin demografik yapısını değiştirmiş milyonlarca mülteci, cemaatlerin, tarikatların gölgesinde düşünce özgürlüğünden, demokrasiden uzaklaşmış, genç nüfusta işsizliğin yüzde 20’ye dayandığı, zihinlerde bölünmüş güzel ama yalnız coğrafya. Ekonominin durumu ortada, AKP iktidara geldiği gün (4 Kasım 2002) dolar kuru 1,67 TL idi, bugün 20 lira sınırına dayandı, haliyle giderek yoksullaşan halk, denetimsiz düzenden beslenen mutlu, küçük azınlık, hiçbir eleştiriye açık olmayan, işine gelmediği konulara yayın yasağı getiren, kendilerinden olmayan herkesi vatan haini olarak gören yönetim anlayışı. Yandaşının bile güvenmediği adaleti mumla aratan adalet, yaz boz tahtasına dönmüş eğitim sistemi, ülkenin 10 şehrinde beter bir depremin pençesinde 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği depremi “kader planı” olarak gören anlayış. Hele bir de Huda-Par ile ortaklık var ki eyvah eyvah! Derler ki her şeyi anlayan her şeyi affedermiş, naçizane görüşüm ülkenin affa değil değişime ihtiyacı var, merhamete, demokrasiye, düşünce özgürlüğüne, kucaklaşmaya, denetime, liyakate, bilime ve kendisiyle barışmaya. Ülkenin kendisi gibi düşünmeyenlere parmak sallayanlara değil, eski Türk filmlerinin hepimizin içini ısıtan Hulusi Kentmen misali liderlere ihtiyacı var, gözlerinin içi gülen, merhametli, babacan, herkesin sevdiği, herkesi seven. Kendi adıma, yüzünü batıya dönmüş, Atatürk’ün izinden giden, demokratik, kendisiyle barışık dünyanın sempatiyle baktığı bir ülkedir hayal ettiğim, 15 Mayıs sabahı yeni bir Türkiye’ye uyanmak dileğiyle…

Dönelim futbola, son maçlarda çıkışa geçmiş iki takım hafta içi maçında Olimpiyat Stadı’nda karşı karşıya. Liverpool, West Ham’a karşı oynadığı 12 maçın 10’unu kazandı, ancak Liverpool deplasmanların kayıp takımı, evinden ırak 16 maçta 16 puan çıkartırken 8 maçta sahadan puansız ayrıldı. Londra deplasmanları Klopp’un takımına yaramıyor, altı Londra deplasmanından sadece birini, kasım soğuğunda Tottenham karşısında kazandılar. Uzun sakatlıktan sonra takıma dönen Diogo Jota’nın 20 maçlık suskunluktan sonra son iki maçta dört golü bulunuyor…

Son maçta Bournemouth deplasmanından dört golle üç puanı çıkarıp rahatlayan West Ham 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Soucek, Rice, Paqueta, ileri uçta Bowen, Antonio, Benrahma. Misafir Liverpool aynı dizilişte, orta sahada Henderson, Fabinho, Jones, ileri uçta Salah, Gakpo, Jota. İlk bölümde rakibe 3. bölgede baskı yapıyor West Ham, beyaz formalı Liverpool o baskıyı kırdığında rakibin savunmasında boşluklar buluyor. 4. dakikada savunmadan çıkarken kaptırıyor Van Dijk, Bowen müsait pozisyonda Antonio’yu göremiyor, West Ham adına net gol fırsatı. Akabinde soldan kullandığı maçın ilk kornerinden sonuç alamıyor Liverpool. 7’de Liverpool atağında önce Salah’ın sonra Gakpo’nun vuruşu rakip savunmadan dönüyor, gole daha yakın takım Liverpool. Topa yüzde 86 oranında sahip oldukları ilk 12 dakikanın sonunda geriye düşüyorlar, Paqueta, Antonio paslaşmasında ceza sahası dışından enfes vuruyor Brezilyalı, Liverpool kalesinde Alisson çaresiz. Golün getirdiği özgüvenle sahayı daha iyi parselliyor ev sahibi, Liverpool savunmasının sağında Alexander-Arnold ileri çıktığı anlarda geride boşluklar bırakıyor. 18’de benzer gol geliyor, Liverpool atağında Alexander-Arnold’un pasında Gakpo uzaklardan sol köşeye yerden sert vuruyor, West Ham kalesinde Fabianski uzanıyor ama çelemiyor. Akabinde Benrahma ile rakip kaleyi deniyor West Ham, iki takım da topa sahip olduğu anlarda orta sahayı çabuk geçiyor. 23’te Salah’ın vuruşuyla gol arıyor Liverpool, altı dakika sonra Jota müsait pozisyonda isabetsiz vuruyor, West Ham savunmada kırılgan. İlerleyen dakikalarda orta sahada ağırlığını koyuyor Liverpool, 30 dakikanın sonunda topa sahip olma oranı yüzde 72... 35’te soldan kullandığı kornerde Van Dijk’in kafa vuruşuyla gole yaklaşıyorlar, West Ham takım halinde savunmada. 39’da Salah’ın sağdan ortasında Jota dokunamıyor, West Ham savunmasının solunda açıklar veriyor. 41’de net golü kaçırıyor West Ham, Benrahma’nın enfes pasında yakın mesafeden Antonio’dan önce dokunuyor Van Dijk, Liverpool savunmasında sağında zaafı aşikâr. Liverpool’un topa yüzde 73 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi 10 kez yokladığı devre karşılıklı gollerle kapanıyor.

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. İlk bölümde ofansif West Ham, ancak final paslarında etkisizler. 51’de soldan kullandıkları kornerde rakip savunmayı geçemiyorlar, Liverpool atağa çıktığı anlarda gereksiz top kayıpları yapıyor. 56’da 2. golü Bowen’in enfes vuruşuyla buluyor West Ham ama VAR incelemesi sonucu gol ofsayt nedeniyle geçersiz. 59’da Liverpool’da orta sahada Henderson yerini Thiago’ya bırakırken forvette Jota’nın yerini Diaz alıyor. 63’te Liverpool atağında Alexander-Arnold’un kafa pasında isabetsiz vuruyor Diaz, gol vuruşlarında etkisiz misafir takım. 67’da soldan kullandıkları kornerde Roberston’un ortasında öne geçiyorlar, West Ham savunmasının uyuduğu pozisyonda Matip demarke vaziyette kafayla topu ağlara gönderiyor. 70’te West Ham’da iki değişiklik, Antonio ve Benrahma yerlerini Ings ve Cornet’e bırakıyor. Dakikalar ilerledikçe baskıyı artıyor Liverpool, West Ham savunmasının ortasında Zouma yerinde müdahaleleriyle güze batan oyuncuları. 77’de Liverpool’da Gakpo’nun yerine Nunez sahada. 79’da West Ham atağında Rice’ın savunma arkasına pasında isabetsiz vuruyor Cornet, ev sahibinin 2. devrede yakaladığı nadir fırsatlardan. 83’te Liverpool orta sahasında Jones yerini emektar Milner’a bırakıyor. 84’te West Ham’ın soldan kullandığı kornerde Soucek yakın mesafeden kafayı isabetsiz vuruyor, geçen sezonki formundan uzak 28 numara. Üç dakika uzatılan maçta başka gol olmayınca geriye düştüğü maçı 2-1 kazanıp yükselişini sürdürüyor Liverpool, Jota ve Diaz’ın dönüşü Klopp’un yüzünü güldürmüştür. Maçın adamı Liverpool’da Cody Gakpo...