Nurcan Bilge Gökdemir
nurcangokdemir@birgun.netÖnce Saray’a şimdi 154 kişiye
Bahçeli, görüntüde KKTC konulu basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Sinan Ateş davasının görüldüğü mahkemeye şikayet edilen 154 kişiye sert mesajlar verdi. “Ateşle oynuyorsunuz” dediği Özel’in konuşmalarına Bahçeli, “Bölücü ağzı, deli saçması” diyerek tepki gösterdi. Mahkemenin kabul etmediği şikayet dilekçesinde ismi bulunan 154 kişiyi de siyah kapaklı fişleme dosyasını göstererek “Kimin hangi gün, hangi saatte ne konuştuklarını, MHP’ye hangi hakaretler yaptıklarının toplamını dosyaladık. Hukuk önünde hesaplaşacağız” diyerek uyarmayı sürdürdü.
SEÇİM GÜNDEMDE YOK
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sürpriz bir şekilde partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyeceği haberi Ankara’da bir heyecan dalgasına yol açtı. Bahçeli’nin siyasi geçmişine damgasını vuran sürpriz erken seçim çıkışları ve ittifakın ilişkilerinde sık sık görünür olan karşılıklı güvensizlik ve yaşanan zorlu süreci dikkate alanların ilk aklına "Seçim mi diyecek?” sorusu geldi. Öncelikle bu sorunun bugünkü siyasi konjonktürde çok da isabetli bir soru olmadığını belirtelim.
Halk desteğinin azaldığı yerel seçimlerde rakamlarla görünür olan ve seçim sonrası da erimenin sürdüğü Cumhur İttifakı’nın önündeki dört yıllık süreci mümkün olan son gününe kadar kullanmaktan başka bir çaresinin olmadığı ortada. Erdoğan’ın normalleşme arayışları, Sinan Ateş cinayeti ile ilgili adresi belirsiz delillerin birbiri ardına ortalığa dökülmesine karşın Bahçeli’nin köprüleri atma noktasına gelmemesi de bu zoraki ittifakı sürdürme kararlılığını defalarca gösterdi. Muhalefetin 31 Mart’ta rejim değişikliği isteğini oylarıyla gösteren ve seçim sonrası yaşamı daha da zorlaşan milyonların bu talebini yükseltecek ataklıkta politikalar izlemediğini de belirtmemek eksiklik olur.
BİR DE SİYAH DOSYA
Sinan Ateş cinayetinin siyasi ayaklarının olabileceğini işaret eden deliller ortaya saçıldıkça Bahçeli’nin dosyalarla simgeleştirdiği tepkisi sürekli artan bir dozda sertleşiyor.
Bahçeli ilk dosyayı Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in katillerin bulunmasını istemek üzere Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na çıkmasından önce gösterdi. Bahçeli “Allah bana yeter” yazılı bir yüzük taktığı eliyle tuttuğu dosya ile çektirdiği fotoğrafı sosyal medya hesabından yayımladı. “Adres Erdoğan” yorumlarının yapıldığı dosyalı yüzüklü fotoğraftan sonra ikinci dosya “MHP’yi hedef alıyorlar” iddiası ile suçlanan 154 kişi için geldi.
Sinan Ateş cinayeti ile ilgili açıklamalarından dolayı şikayet edilen isimler arasında yer alan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik sert ifadelerle başladı basın toplantısına Bahçeli.
BİLİNDİK SUÇLAMA
Bahçeli, Sinan Ateş mahkemesine sunduğu şikayet dilekçesinin ilk sırasına konumlandırdığı Özgür Özel’i bilindik propaganda yöntemlerini kullanarak suçladı.
CHP’nin DEM Parti ile Türkiye’nin bölünmesi konusunda kapalı devre işbirliği halinde olduğunu hatta siyasi ortaklık kurduğunu savunarak ironik bir şekilde “Ateş”le oynadığını söyledi.
Bununla da yetinmedi, “Köksüz, kötü niyetli müflis, emperyalizmin piyonu, yalancı, aymaz” diyerek sürdürdü suçlamalarını…
Özel’in “Normalleşme”, Erdoğan’ın ise “Yumuşama” demeyi tercih ettiği sürece duyduğu tepkiyi ağır dille ifade eden Bahçeli bilerek ya da bilmeyerek bu süreci “yumuşama” diye niteleyerek eleştirdi. “Yumuşama dayatması altında Türkiye’nin, Türk siyaset ve demokrasi sisteminin ilkelerinden uzaklaşması, gene yumuşama dekoru altında ihanetin ve melanetin aklanma ve temize çıkarma uğraşları stratejik bir tuzak olarak karşımızdadır. Bu tuzağın kurnaz mimarı da dış güdümlü zillet cephesidir” dedi.
Her iki nitelemeyi birden kullanarak bu sürecin “Zemzem diye ikram edilen baldıran zehri” olduğunu söyledi.
Buradan Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıldönümü dolayısıyla görüşlerini açıklamaya geçen Bahçeli, metinden okuduğu açıklamalarını bu konuyla tamamladı.
İSTEDİĞİ SORU GELMEDİ
Bundan sonrası gazeteciliğin içine sürüklendiği kötü durumu bir kez daha gözler önüne seren bir şekilde gelişti. Gazetecilere soru beklediğini ifade etti ama sorular gündemin iç siyasetteki en sıcak konularından değil de ABD seçimleri ve hayvanların katlinin önünü açan yasal düzenlemeden geldi. Basın toplantısını izleyen hiçbir gazeteci aralarında 63 meslektaşlarının da bulunduğu 154 kişilik şikayet dilekçesine ilişkin soru sormadı.
Bunun üzerine Bahçeli sorulmayan soruya yanıt vermek zorunda kaldı. Sinan Ateş davasını etkilemeye çalıştıkları, MHP’yi hedef aldıkları gerekçesiyle mahkemeye şikayet edilen 154 kişi bir kez daha hedef tahtasına konuldu. Elindeki siyah kaplı dosyayı açan Bahçeli, bu 154 isimle hukuk önünde hesaplaşacaklarını şöyle anlattı:
“Bazı çevreler, 2024 yılının içerisinde MHP’ye karşı çok büyük haksızlıklar, itiraflar, küçük görmeler, suçlamalarda bulunmuşlardır. Bunların toplamı 154 kişidir. MHP olarak bunu hatırlatmak istiyorum. Televizyonda kabul etmediğimiz şahsiyetler var. Kimin hangi gün, hangi saatte ne konuştuklarını, MHP’ye hangi hakaretler yaptıklarının toplamını dosyaladık. Günü geldiğinde bu dosya faaliyete geçecektir.”
‘ETKİ AJANLIĞI’NIN İŞARETİ
Mahkemenin reddettiği dilekçenin Bahçeli’nin adres gösterdiği yeni adresi belirsiz. Ancak “Hukuk önünde hesaplaşma” yeni suç türlerinin yaratılacağını getirdi akıllara. AKP’nin muhalefetin TBMM’deki engellemelerini aşmak için 9. Yargı Paketi’nden çıkarttığı “Etki Ajanlığı” düzenlemesinden vazgeçmediğinin işareti olarak yorumlandı bu sözler.
AKP’nin yeni yasama yılında TBMM’ye sunacağı pakette bu isimlerin ‘Ajanlık’la suçlanmasını sağlayacak düzenlemelere yer verileceği beklentisi arttı.
Halk desteği sürekli azalan AKP-MHP ortaklığının iktidarını sürdürebilmek için sertleşmekten başka çaresi kalmadı. İktidara yönelik eleştirileri suçlama, korkutma, cezalandırma ile engelleme, siyasi rakiplerini, muhalifleri bu yolla susturma, özgür medyayı boğma zaten uygulanan ancak dozu daha da artması beklenen yöntemler… Bahçeli’nin bazen iktidar ortağına bazen partisinden olmayan isimlere yönelen bu dosyalı tehditlerinin sürüp sürmeyeceğini göreceğiz. Oy desteğinin artmasına katkısı olmadığı görülen bu yöntemlerin AKP içinde rahatsızlık yarattığı da konuşuluyor. Yaz aylarının hararetini düşürmediği siyaset önümüzdeki günlerde daha da ısınacak gibi…