Otobanı değil, patikayı seçtik

Yıllardır şarkılarımızın başka isimler tarafından söylenmesini çok severim. Bu isimler arasında çok tanınmış, ünlü isimler olduğu gibi, hiç tanınmayan amatör isimler de vardır. Bir şarkıyı coverlamak bu kadar yaygın değilken ve henüz tribute albümler ortada yokken, ne bileyim, bir Teoman şarkısını Müslüm Gürses’ten ya da bir Ortaçgil şarkısını Sezen Aksu’dan dinlemek hep ilginç gelmiştir bana. Gündoğarken olarak da kırk yıldır şarkılarımızı Kenan Doğulu’dan Haluk Levent’e, Zuhal Olcay’dan Ajda Pekkan’a kadar birçok değerli sanatçı seslendirdi.

41’inci seneyi kutladığımız 2024 yılında sevgili Ufuk Beydemir’in önayak olmasıyla ilk tribute albümümüz Patika’nın ilk on şarkısı çıktı. Sırada yirmi şarkı daha var. Gelelim albümün adına. Gündoğarken’in özellikle son yıllarındaki ilginç albüm adları hep Gökhan’dan çıkıyor. 1997 yılında şarkılarımızı yeniden düzenleyip, yeniden çalıp söylediğimiz albümün adı mesela ‘Mest Of Gündoğarken’. Sonrasında 2001 yılında Atina’da yaptığımız ve Hasan Esen dışında tamamında Yunan müzisyenlerin yer aldığı – Nikiforos Metaxas ve Vasiliki Papageorgiu'yu da atlamayalım – albümün adı da ‘İstanbul-Atina-İstanbul’ oldu. Ve yine 41’inci yılımıza ait tribute albümün ismi de, yine Gökhan’ın bir röportajda verdiği bir yanıttan çıktı. 2000’li yılların başında bir gazeteci bizim müzikal yolculuğumuzu sorduğunda, “Biz otobandan değil, patikadan gitmeyi seviyoruz, acelemiz yok. Yağmuru, rüzgarı, toprağı hissederek yürümeyi tercih ediyoruz” anlamında bir şeyler söylemişti. Aradan geçen onca seneye rağmen, bu söylediklerini unutmadık Gökhan’ın ve de bu özel albümün adı ‘Patika’ oldu.

Özellikle tribute albümlerde hangi şarkıyı kimin söyleyeceği çok önemlidir. Buna karar vermek gerçekten de zordur. Ama bu tarz yapımlar birer saygı albümü olduğu için, genellikle bu çalışmalarda yer alan sanatçılar hit şarkı söylemek konusunda ısrarcı olmazlar. Ben, Ezginin Günlüğü’nün Çeyrek isimli 25’inci yıl albümünde, grubun o zamanki davulcusu Gökhan Tümkaya ile birlikte müzik direktörlüğü yapmıştım. Orada 1980 ve Sezen Aksu eşleşmesi albümün çok sevilmesinde ve tanınmasında önemli bir rol oynamıştı.

40 YILLIK ŞARKILAR

Bizim bu albümümüzde de yüzlerce şarkı arasından seçilen eseri doğru sanatçıyla eşleştirmek doğrusu hiç de kolay değil. Dinleyici açısından da şöyle bir sıkıntı oluşmuyor değil. Yıllarca bizden dinlenen bir şarkının rock ya da hip-hop versiyonu, Gündoğarken dinleyicisinin tepkisine neden olabiliyor. Ama bence işin güzelliği ve keyfi de burada zaten. Belki kıyıda köşede kalmış birçok güzel şarkımız, onları yorumlayan sanatçı dostlarımız sayesinde milyonlarca kişiye ulaşabilecek. Ben kişisel olarak –fikrim sorulmadığı takdirde– hiçbir şekilde bir şarkımın nasıl düzenleneceğine karışmam. Zira karışırsam, o zaman şarkıda düzenleyenin ya da yorumlayanın değil, benim müzikal bakışım hissedilir. Bunu da istemem ve doğru bulmam. Patika’yı dinlemenizi öneririm. 40 yıllık şarkılara, yaşı henüz 40’ın kıyısından geçmeyen yorumcular nasıl bir hava kattı, hep birlikte görelim.

Kalın sağlıcakla demeden, Patika’da yer alan ve yer alacak tüm sanatçı dostlarıma, müzisyen kardeşlerime Gündoğarken adına çok teşekkür ederim…