Şampiyon Galatasaray!

Galatasaray, Ankaragücü deplasmanında kendisini şampiyonluğa götürecek galibiyeti, 4-1 gibi net bir skorla alarak 23. kez mutlu sona ulaştı. 

Galatasaray maça beklenildiği gibi ön alan baskısı ve bu baskıda alınan toplarla iki açık oyuncusunu çizgiye indirme planıyla çıktı. Elbette bu planın sağ tarafında Boey’in olması Okan Buruk’un işini her zamanki gibi yine kolaylaştırıyordu. Nitekim, gol, sağ kanatta yapılan bir akına, Mauro Icardi’nin, o sırada uyuyakalan Ankaragücü defansını hemen cezalandırdığı bir dokunuşuyla geldi. Golden sonra, kenar yönetimin maçı kontrol etme konusunda pek doğru hareket etmediğini söylemek lazım. Sarı-kırmızılılar oyunu tutarak, daha kontrollü, pas trafiğini artıran bir oyunu tercih edebilirdi, ancak Okan Buruk muhtemelen, arkasına aldığı rüzgarla maçı koparıp gitmek istedi. Tabii bunun şöyle bir dezavantajı vardı ki, kenar oyuncular, özellikle de Kerem Aktürkoğlu birkaç akında, beklerini destekleyemeyince, Ankaragücü cesaretini giderek artırdı. Sonunda maçın başından beri kendi kanatında, sarı-lacivertlilerin kalabalık akınlarında zorluk yaşayan Kazımcan’ın tek başına karşı koyamadığı bir akında Taylan Antalyalı’nın akıl dolu pası, Milton’ın golünü getirdi. Buruk’un bu kumarı, maçın eşitliğe geldiği anı izleyen 10 dakikada, ağırlaşan sahanın da etkisiyle onlara daha da pahalıya patlayabilirdi, ancak sarı-kırmızılıların 2 stoperi ve sık sık onların arasına giren Torreira tehlikelerin büyümesini önlediler. İlk 45 dakikanın genelinde Sergio Oliveira’nın da, yine sahanın da etkisiyle oldukça aksadığını söylemek lazım. Tabii elinizde Mauro Icardi gibi bir oyuncu varsa ve aşırı rekabetçi bir ligde değilseniz, aynı maç içinde size 2. bir şans veriliyor.  

İkinci yarıya ayakları daha yere basarak başladı Galatasaray. Ankaragücü’nün, diğer maçlardaki skorların kendisine yaramasının verdiği rahatlıkla, defans hattını çok erken öne çıkarmasının da etkisiyle, rakip savunmayı daha 47. dakikada az oyuncuyla yakalamaya başladı. Son birkaç haftadır formunu giderek yükselten Barış Alper Yılmaz’ın golü, hem bu formunun bir armağanı oldu, hem de oyuncu, gelecek sezon için teknik direktörüne bir mesaj yolladı.

Sezonun, başında, Gomis’in golleri ile ayakta kalabildiği ilk 10 haftayı bir kenara bırakırsak, Galatasaray baştan sona bu maratonu önde götürmeyi hak etmişti diyebiliriz. Bu şampiyonlukta birkaç oyuncunun diğerlerine göre daha fazla payı var. Üçlü bir podyum düşünülürse, bu isimler, özellikle son haftalarda sahada inanılmaz işler yapan ve ligde adeta takımının 1 adım önde olmasını sağlayan Lucas Torreira, sezon sonunda formu düşen yabancı futbolcuların aksine, formunu iyice yükselten ve taraftarlarına nefes aldıran Mauro Icardi ile bu sezona 3 puana mal olan bir hatayla başlamasına rağmen belki de en büyük sürprizi gerçekleştiren Abdülkerim Bardakçı olur. Okan Buruk, hem kutlayabileceği hem de eksiklerini görebileceği bir sezon geçirdi. Önümüzdeki sezonun kadro planlamasını yaparken bu sezona dönüp ders alacağı çok maç olacak.