Seattle’da öğrenciler Trump’a karşı sokakta: Hep birlikte olunca sesimiz daha gür çıkıyor

Ayşenur Ezgi EYGİ*

Sosyalist Alternatif

18 Kasım 2016

14 Kasım Pazartesi günü Seattle’da binlerce öğrenci, Trump’ın ırkçılığını, cinsiyetçiliğini, kadın düşmanlığını ve bağnazlığını protesto etmek için düzenlenen yürüyüşe katıldı. Pek çok farklı okuldan çıkanlar Cal Anderson Park’ta toplandı ve şehir merkezine yürüdü. Öğrenciler “Seçilmiş Başkanı Reddediyoruz” ve “Bizim Bedenimiz, Bizim Kararımız” gibi sloganlar attı. Bu, birçoğunun katıldığı ilk protestoydu.

Tek başımıza sesimiz duyulmayabilir ama hep birlikte olunca sesimiz daha gür çıkıyor. Westlake Center’a vardığımızda oturma eylemi başladı. Biz kavşağı kapatır kapatmaz trafikte kornalar çalmaya başladı. Kornalar tepki için değil gençlerin eyleminin güzelliğini selamlamak içindi. Sesler ve sloganlar arasında öğrenciler artık Trump’ın bağnazlığına karşı birer savaşçı gibi görünüyordu.

Seattle Central College’da öğrencisi veya Sosyalist Öğrenciler’in ve Sosyalist Alternatif’in üyesi olarak, kendi kuşağımın Trump’ın yozlaşmış hedefleri tarafından tehdit edilen kesimlerle dayanışma içinde olduğunu görmek bana güç verdi.

∗∗∗

Yürüyüşün sonunda Westlake Park’ta toplandık ve burada gençler düşüncelerini paylaştı. Genç bir eylemci, “Bu sistem ırkçı olmak için yaratıldı!” dedi. Bu deneyimden öğrendiğim bir şey varsa o da gençlerin siyasi değişimde yer almaya fazlasıyla hazır olduğudur. Eksik olan tek şey liderlik. Trump’a karşı direnişi inşa etmeliyiz! Trump’ın göreve başlayacağı 20 Ocak günü, kitlesel protestolar ve öğrenci yürüyüşleriyle nefretten arınmış bir gelecek için sokaklarda mücadele etmeliyiz. Trump’ın seçim zaferinin hemen ardından patlak veren protestolar ve ön seçimlerde gençlerin Bernie Sanders’a verdiği büyük destek, Trump’ın hiçbir şekilde toplumun çoğunluğunu temsil etmediğini göstermektedir. Demokrat Parti bize Trump’ın bağnazlığıyla mücadelede kendilerine güvenilemeyeceğini gösterdi. Büyük şirketlerin oyuncağı olmayacak birini yani Bernie Sanders’ı başkan seçmekten korkuyorlar. Trump’ın başkanlığından o kadar korkmuyorlar.

∗∗∗

Bize ABD’nin dünyanın en demokratik ülkesi olduğu öğretildi. Ama iki partili sistemin elinde demokrasi, sadece yönetici elitin yararına işletiliyor. Wikileaks, Demokrat Parti’nin Sanders kampanyasını ve savunduğu değerleri ezmeye yönelik düşmanlığını ifşa etti. Emekçilerin gerçek bir sesi olsaydı, en kötü ve ikinci en kötü arasında seçim yapmak zorunda kalmazdık. Büyük şirketler her iki siyasi partiyi de kontrol ediyor. Bu nedenle onların öncelikleri insanların çoğunluğundan, özellikle de işçi sınıfından daha değerli.

Karl Marx’ın dediği gibi: “Ezilenlere, birkaç yılda bir, egemen sınıfın hangi temsilcilerinin kendilerini temsil edeceğini ve baskı altına alacağını seçmeleri için izin verilir.” Bu seçim bir kıvılcımı ateşledi. Biz o ateşin ta kendisiyiz, yaşanacak bir gelecek için yanıyoruz. Artık %99’un birleşmesinin zamanı geldi. Gençler, sesimizin duyulması için öncülük ediyor!

Çeviren: Kıvanç Eliaçık

*(Filistin’de öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin 2016 yılında ABD’de yayımlanan Sosyalist Alternatif gazetesi için yazdığı yazı)