Seçim sonuçları ve Türkçe rap
Ezhel. (Fotoğraf: DepoPhotos)

Cenk Durlu - Yayıncı

“İnsanların aslında politikadan çok, müziğe sığınacaklarına inanıyorum... Politika bir ego sahnesi. Müziğin aksine hiçbir anlamı olmayan bir söz sanatı.”

1969 - Jimi Hendrix, Dick Cavett Show.

Türkiye Hip-Hop’u, Politik anlamda 2010-2015 arasında gösterdiği sivriliği gün geçtikçe ucuz bir ortayolculuğa, popülizme bırakırken, kendisini yoktan var eden gençliği yarı yolda bırakarak kendi varlığını zamandan siliyor.

Tabii ki tüm Türkiye gibi Hip-hop topluluğunun kendi içinde de kültürel bir değişim yaşandı. Türkiye’nin tüketim çılgınlığına kendini teslim ettiği ve halihazırda eriyen entelektüel birikimin sıfırlanışı, Türkiye’nin yeni rap sahnesinin gençliğini de açıkça Zenginlik ve kişisel başarıya odaklanmış, "günün müziği" içerisinde bir noktaya hapsetti. Bu değişim, tüketimciliğe ve benmerkezciliğe yönelik daha geniş bir toplumsal eğilimi yansıtmakta ve hip-hop’ı politik olarak bilinçli kökenlerinden daha da uzaklaştırıyor. 

Ezhel’in “Son siyasi paylaşımlarım, bu saatten sonra ne derdinize dertlenirim ne keyfinize keyiflenirim” açıklaması da bu kopuşun ve gerçeklikle bağın yitirilişini gösteriyor. Bu üstten bakan ve açıkça lümpenlik diyebileceğimiz açıklama, kendi önemini hatırlatmak için “Ama bil, şarkılarındaki markaların bile kaynağı sayem” sözüne sığınmak zorunda kalması Ezhel’in hem “günün müziği”ne ne denli sıkıştığının, hem de gençlikle olan bağının ne denli kopuk olduğunun önemli bir göstergesi. Müptezhel albümü ile Rap’i zirveye iten ismin, tüm müzikal başarısını bile günün sonunda “markalara” indirmesi ve politik söylemlerini bir “nimet” olarak görmesi, Rap müziğin güncel sosyal problemlere olan bakışının ne denli yukarıdan inme olduğunu gösteriyor. 

Bir diğer açıklama sahibi Şam’dı, politik olarak görüşünü gizlemeyen, “hiçbir partinin diğerinden farkı yok, o yüzden oy vermeyine” çıkan bir açıklama yapan rapçi, kendiyle çelişmese bile rapçilerin Türkiye’nin gerçekliğiyle ne denli kopuk olduğunu gösterdi. 
Rapçilerin “Spotify aylık dinleyici” sayıları ve “Kreatif ajanslarla çalışalım mutlaka” gibi garip takıntılarını kenara bırakarak içinde bulundukları ülkenin gerçekliğine biraz daha kafa yorabildikleri günlerin umuduyla. Zira Rap müziğin tüm başarısı, rakip olduğu diğer janrlara oranla bulunduğu toplumu çok daha keskin bir temsil etme gücü.