Google Play Store
App Store

Büyük bir şehre ilk kez gelen biri, şekillerin çeşitliliği ve bolluğu karşısında şaşkınlığa düşebilir: Envaiçeşit insan, binalar, dükkânlar ve vitrinlerinde türlü türlü mallar, amblemler, işaretler. Çok çeşitli şekillerden müteşekkil olmaları, büyük şehirleri diğer yerleşimlerden ayıran özelliktir. Şehirler şekil zenginidir. Büyük şehre ilk kez gelen biri, şekil karmaşasıyla nasıl baş edeceğini bilemeyebilir. Sadece şekilleri okuyabilenler şehirlerde hayatta kalabilir ve şehirlerin tadını ancak onlar çıkarabilir. Yoksa şehir hayatı çekilmez. Büyük şehirlerde toplumsal ilişkiler, şekiller arası ilişkilerdir.

Şekiller genellikle benzer şekillerle bir araya gelir ve farklı şekiller ötelenir. Şehirler, sadece akla hayale gelmeyecek şekillere sahip oldukları için çekici değillerdir. Şehirleri asıl çekici kılan, bireylere istedikleri şekle bürünebilme özgürlüğü tanımalarıdır. Giysi kataloglarındaki şekillerden şekil beğenebilir ve kendinize günün modasına uygun bir şekil yapabilirsiniz. Olmadı, mevcut parçalardan kendinize çok orijinal şekiller de yapabilirsiniz. Şehrin özgürlüğü, parçalardan kombinler yaratabilme özgürlüğüdür. Şehirlerin dışında başka hiçbir yerleşim yerinde bu özgürlüğe rastlayamazsınız. Oralarda şekiller örf ve âdetlere, kabul görmüş kalıplara göre biçimlendirilir ve kalıpların dışına çıkanlara hiç iyi gözle bakılmaz. O yüzden şekil değiştirmek isteyenler, kapağı şehirlere atabilmenin hayalini kuracaklardır. Şehirler, dediklerine bakılırsa kozalarından çıkanların, kelebeklerin diyarıdır.

Kozalarından çıkan kelebekler şehrin peyzajına katıldıkça şehir yeni şekillerle kendini daha da zenginleştirir. Şehirlerde çokça işitilen şikâyet, birilerinin bir başkasının şekline müdahale etmesidir: “Kimse benim ne giyeceğime karışamaz.”  Şehirlerin özgürlüğü şekilsel bir özgürlüktür. Müdahale edenlerin gerekçesi, şeklin ahlakdışı, baştan çıkarıcı olmasıdır. Şehirdeki şekiller ayartıcı olabilir, yoldan çıkabilirsiniz. Şehirlerde ahlak tek bir merkez tarafından belirlenmez ve şehirler, şekillerin özgürce boy gösterebileceği boşluklara sahiptirler. Hangi şeklin ahlaklı, hangisinin ahlaksız olduğuna karar veren iktidarlar elbette şehrin kılcal damarlarında hâlâ mevcuttur. Şehrin boşlukları, kendilerini özgürce biçimlendirmek isteyen kaçkınların, gönüllü sürgünlerin yeridir. Ve bu özelliğinden dolayı şehir, tıpkı bir tasarım atölyesi gibi durmadan yeni şekiller üretir ve yeni şekiller hızla yerlerini en yeni olanlara bırakır. Sosyoloji, punk gibi kimi şekilleri alt kültüre yerleştirir ve şehrin kültürü daha da zenginleşir.

***

Modern şehirler, köklerinden kopmuş bedenlerle inşa edilmiştir, çünkü ancak köksüz bedenler yeni şekiller icat edebilir. Ya feodal düzen parçalanmış ve parçalar şehirlerde toplanmıştır ya da baskıcı bir düzenden kaçanlar şehirlere sığınmışlardır. Bedenler, kabuklarını terk eden ve kabuksuz kalan keşiş yengeçleri gibi ilk başlarda şehirlerde kendilerini güvensiz, tedirgin hissedeceklerdir. Bedenler ya buldukları hazır kabuklara, kurumlara yerleşir ya da aralarında kuracakları ilişkilerle kabuklarını kendileri şekillendirebilir. 19. yüzyılda bedenler fabrikalarda toplanmış ve burjuvazi bedenleri dokuma tezgâhlarında birbirlerine dokuyarak proletarya denilen bir şekil üretmişti. Şekil bir canavara dönüşüp kendisini tehdit edince yeniden parçalarına ayırmak zorunda kaldı. O zamandan beri parçalar ne zaman bir araya gelmeye kalkışsalar aralarına kolluk kuvvetleri giriyor. İktidar parçalı hayatı seviyor, çünkü parçalardan kendine yakışan kombinler üretebiliyor.

***

Şehirlerde ifade özgürlüğü düşüncelerini açıkça söyleyenler için değil, sadece kendilerini şekil olarak ifade edenler için geçerlidir. Şehirliler şekillerine pek düşkündür, şekillerine yapılacak en küçük müdahaleye hemen tepki göstereceklerdir. Fakat şekiller yanıltıcı olabilir. Diyelim ki üzerinde Che Guevera’nın imgesini taşıyan biriyle karşılaştınız, sakın bir devrimciye rast geldiğinizi düşünmeyin hemen. O, şekiller arasında bir şekil olabilir. Devrim her türlü şeklin ötesine geçebilmek, düşüncenin ve bedenin mekânını olabildiğince genişletebilmektir. Şekiller kısa süreliğine soluklanacak yerler olabilir, fakat şekillere yerleştiğinizde devriminiz engellenir.