Yavru Ren Geyikleri, ifşa ve iyileşme
Baby Reindeer, travmanın yalnızca bireysel bir mesele olmadığını, patriyarkal güç dinamiklerinin ve toplumsal normların travmayı nasıl yeniden ürettiğini cesurca ortaya koyuyor.

Deniz Pelek - Dr.
Ne desem zaten nafile boş
Haddini aş çektim destur
Kalemim elimde benden kork tependeyim
Hasedini al kendinden sor
Atıp tuttun hakkımda boş
Sıfatın ne hadi oradan hoşt ensendeyim
- Melike Şahin, İfşa
Richard Gadd’ın çok konuşulan Baby Reindeer adlı yapımı, 6 Ocak 2025’te Altın Küre Ödüllerinde En İyi Mini Televizyon Dizisi ödülünü kazandı. Gadd’ın gerçek hayat öyküsüne dayanan bu dizi, cinsel saldırı, post-travmatik stres bozukluğu, patriyarka eleştirisi ve kuir perspektif gibi birçok konuyu ele alarak izleyiciyi adeta yumruk yemiş gibi hissettiriyor. Bu temaların hepsi kendi başına ayrı değerlendirilmeyi hak ediyor. Ben bu yazıda travma sonrası stres bozukluğu ve ifşa meselesine odaklanacağım. Hâlâ izlemeyenler için baştan söylemekte fayda var, bu yazı çokça spoiler içerir.
Gadd’ın canlandırdığı Donny, komedyen olma hayali kuran 20’li yaşlarında bir gençtir. Hem bir barda çalışarak geçimini sağlar hem de stand-up gösterileriyle sahne deneyimi kazanmaya çalışır. Ancak hayatı, bir gün çalıştığı bara gelen Martha adında bir kadına çay ısmarlamasıyla değişir. Martha, bu küçük jestin ardından Donny’nin peşini hapse girene dek bırakmaz. Martha, üç yıl boyunca Donny’ye 41 binden fazla e-posta gönderir, cep telefonuna 350 saatlik sesli mesaj bırakır ve sürekli olarak Donny’nin çalıştığı bara ve gösterilerine giderek onu sözlü ve fiziksel olarak taciz eder.
Donny, tacizler başladıktan altı ay sonra polise başvurur. Ancak aldığı ilk tepki, “Neden altı ay bekledin?” olur. Bu soru, Türkiye’de sıkça karşılaşılan “Neden o gün değil de bugün?” klişesinin aslında ne kadar evrensel olduğunu gözler önüne serer. Erkek bir kurbanın kadın bir tacizci tarafından mağdur edilmesini tuhaf bulan polis, kesin kanıt talepleriyle süreci daha da uzatır.
Başlangıçta polis tarafından uyarılan Martha bir süre geri çekilir. Ancak bu kez Donny, Martha’nın ne yaptığını ve nerede olduğunu merak etmeye başlar. Görünürde “saf” bir merak gibi görünen bu durum, Donny’nin aslında Martha’nın ilgisini hayatında bir şekilde tutmaya çalıştığını ortaya koyar. Bu süreç, Donny’yi yıllar önce yaşadığı başka bir travmaya, cinsel saldırıya götürür.
Donny, kendisinden yaşça büyük, başarılı, zengin ve ünlü bir yazar olan Darien ile bir partide tanışır. Darien, Donny’yi iş konusunda cesaretlendirir ve stand-up performansını geliştirmesi için ona yardım eder. İlişkileri Darien’in evindeki buluşmalar ile devam eder ve Donny ile Darien metin yazımı konusunda çalışmaya başlar. Bu ev görüşmeleri sırasında Darien Donny’ye uyuşturucu verir ve onu önce taciz eder. Ardından bir başka gün yine uyuşturucu etkisi altındayken tecavüz eder.
Seyirciye tecavüz sonrasında o evden hemen çıkıp gittiğimi sandınız ama ben gitmedim günlerce o evde kaldım diyerek mağdurun en doğru tepkiyi en doğru zamanda vermesi beklentisini post-travmatik stres bozukluğu gerçeği ile yüzleştirir. Cinsel saldırı sonrası hayatta kalan zihin ve beden bütünlüğü bozularak o ânın içinden çıkar. Bedenine yabancılaşan, ağır bir değersizlik hissi yaşayan Donny kadın, erkek pek çok kişiyle rasgele cinsel ilişkiye girer, duygu hissedemez, ta ki trans bir kadın olan Teri ile karşılaşana kadar.
Teri, Donny’ye hem duygusal hem de kişisel anlamda bir ayna tutar. Donny, Teri’ye karşı hissettiği yoğun duygularla birlikte kendi transfobisiyle yüzleşmek zorunda kalır. Teri, Donny’ye sevgiyle yaklaşırken aynı zamanda sınırlarını çizer ve çaba göstermediği anlarda onu terk edecek kadar güçlü ve sağlıklı bir birey olarak resmedilir. Patriyarkaya eleştiri getiren dizi, Teri karakteri ile güçlü bir kuir perspektif ortaya koyar.
Yaşadığı travma sonrası hem Teri ile ilişkisi bozulan hem de Martha ile hastalıklı bir ilişki kuran Donny bir stand-up gösterisi sırasında kendisine gülmeyen seyirci ile karşılaşma ânında katarsis yaşar ve uğradığı cinsel saldırıyı seyirciye ifşa eder. Donny’nin iyileşme süreci tam da burada başlar. Saldırı sonrası hissettiği değersizlik ve utanç hissinin onu Martha’nın tacizkâr ilgisine muhtaç hale getirdiğini anlar ve Darien’in yaşına, mesleki başarısına, deneyimine, ününe güvenerek ona yaptığı manipülasyonu algılaması ile birlikte yaşadığı rahatlama, ailesine açılması ve onlardan gördüğü destek ile daha da büyür ve sonunda 12 saatlik rahat bir uykuya kavuşur.
Ancak Martha’nın bitmek bilmeyen tacizi onu tekrar polise ve mahkemeye götürür. Martha tutuklandıktan sonra ona yolladığı ses kayıtlarını dinleyip anlamaya çalışır, vaktini enerjisini yine Martha’ya verir. Burada döngü farklı bir şekilde yeniden başlar. Martha’nın ilgisini kaybeden Donny onu tekrar ses kayıtlarında bulmaya çalışır ve tecavüzcüsü Darien’i ziyarete gider. Burada ben dahil ondan hesap soracağını düşünen herkesi ters köşe yaparak Darien’in hiçbir şey olmamış gibi davranması ve yeni bir iş teklif etmesi karşısında bu teklifi kabul eder. Dizinin belki de en güçlü sahnelerinden biri de burası. İyileşmenin doğrusal bir süreç olmadığını hatırlatırken, travmanın bireyin hayatındaki yankılarını cesurca gözler önüne serer. Donny’nin iyileşme süreci gelgitler ile devam eder. Kendini bir barda bulan Donny tıpkı Martha gibi barmenin kendisine ısmarladığı içkiyi kabul eder. Bu bağlamda dizi, mağdur-fail geçişkenlikleri, tacizdeki gri alanları ve karmaşık insan davranışlarını ele alarak bizi yeniden düşünmeye davet eder.
Baby Reindeer, travmanın yalnızca bireysel bir mesele olmadığını, patriyarkal güç dinamiklerinin ve toplumsal normların travmayı nasıl yeniden ürettiğini cesurca ortaya koyuyor. İfşa, yalnızca Donny’nin iyileşme sürecinin başlangıcı değil; aynı zamanda sessizleştirilen hikâyelerin konuşulabilir olduğu bir dünyaya atılan adım. Bu hikâye, mağdurları güçsüzleştiren döngüleri kırmanın, bireysel ve toplumsal yüzleşmelerden geçtiğini çarpıcı bir şekilde hatırlatıyor. Travma sonrası bedensel bütünlüğün yeniden kazanılmasının, duygusal bağların onarılmasının ve kişinin kendini kabul etmesinin ne kadar karmaşık ancak mümkün olabildiğini ve bütün bu süreçte ifşanın iyileştirici gücünü çarpıcı bir şekilde aktarıyor.