Google Play Store
App Store
Yaza veda filmleri

Tuna Yüksel - @tunayuxel, Yönetmen, Yazar, Sinema Eleştirmeni

Ağustos ayının sona ermesiyle birlikte, yaz mevsimine veda edebileceğimiz filmleri sizler için derledik.

İşte, yazın son günlerinde izleyebileceğiniz film önerilerimiz:

OSLO, 31 AĞUSTOS / OSLO, 31. AUGUST

Joachim Trier’in yönettiği Oslo, 31 Ağustos filmi; kişisel olarak en sevdiğim film. Oslo Üçlemesi’nin ikinci filmi olan bu yapım, uyuşturucu bağımlısı Anders’in rehabilitasyon merkezinden izinli olarak çıktığı bir günü konu alıyor. Modern insanın yalnızlığını ve umutsuzluğunu derinlemesine anlatan Oslo 31 Ağustos, özellikle isminden anlaşılacağı üzere 31 Ağustos’ta izlenmesi gereken, güçlü bir anlatıya sahip.

BUGÜN ASLINDA DÜNDÜ / GROUNDHOG DAY (NETFLİX)

Bill Murray’in unutulmaz performansıyla hafızalara kazınan bu kült klasik, hava durumu spikeri Phil Connors’ın aynı günü tekrar tekrar yaşamak zorunda kaldığı bir zaman döngüsünü konu alıyor. İçine sıkıştığı bu döngüden kurtulmanın yollarını arayan Phil’in hikâyesi, oldukça keyifli ve eğlenceli. İzledikten sonra kendinizi iyi hissedeceğiniz filmlerden biri olan Groundhog Day, yaza veda etmek için izlenebilecek en doğru filmlerden biri.

GECE HAYVANLARI / NOCTURNAL ANİMALS (AMAZON PRİME)

Tom Ford imzalı Gece Hayvanları filmi; hem atmosferi hem de etkileyici hikâyesiyle dikkat çekiyor. Amy Adams ve Jake Gyllenhaal’ın başrollerini paylaştığı bu yapım, bir kadının eski kocasının yazdığı romanı okumasıyla başlayan kendi ilişkileri yüzünden psikolojik bir yüzleşmeyi konu alıyor. Hakkı yeterince verilmemiş bu film, yazın son günlerinde izlenmeyi hak eden etkileyici bir film.

ŞÜPHE / BURNİNG (BLUTV)

Haruki Murakami’nin bir öyküsünden uyarlanan Burning filmi, Güney Kore sinemasının son yıllardaki en akılda kalan filmlerinden biri. Utangaç Jongsu’nun, eski komşusu Haemi ile karşılaşması ve ardından gelişen olaylar ekseninde şekillenen bu gerilim filmi, şüphe ve paranoya dolu hikâyesiyle yazın son demlerinde izleyebileceğiniz iyi filmlerden bir tanesi.

UMUDUNU KAYBETME / THE PURSUİT OF HAPPYNESS (NETFLİX)

Will Smith’in unutulmaz performansıyla göz doldurduğu bu film, işini kaybeden ve evsiz kalan bir babanın, oğluyla birlikte hayatta kalma mücadelesini konu alıyor. Umut ve azmin zaferini anlatan bu dokunaklı hikâye, sıradan gelebilecek baba oğul hikayesinden daha ziyade yazın bitimiyle birlikte ilham dolu bir motivasyon kaynağı arayanlar için ideal.

ZAVALLILAR / POOR THİNGS (DİSNEY)

Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos’un son deliliklerinden bir tanesi olan Poor Things, yeniden dirilen Bella Baxter adlı bir kadının kendini keşfetme sürecini ve ataerkil toplumla olan mücadelesini konu alıyor. Emma Stone’un harika performansıyla taçlanan bu film, Lanthimos’un özgün anlatım tarzı ve görsel estetiğiyle dikkat çekiyor. Sıradışı bir şekilde yaza veda etmek isteyenler için bu tuhaf film kesinlikle izlenmeye değer.

DÜNYANIN EN KÖTÜ İNSANI / THE WORST PERSON İN THE WORLD (BLUTV)

Joachim Trier’in Oslo Üçlemesi’nin son filmi, 30 yaşına yeni girmiş Julie’yi merkezine alıyor. Ne istediğini halen bilemeyen genç ve özgür kadının, hayattaki yerini bulmaya çalışmasını ve bu arayışın etkilediği ilişkilerini konu edinen film; son dönemde Norveç sinemasının ve romantik komedi türünün en iyi örneklerinden biri. Yaza böyle yenilikçi bir romantik komediyle veda etmek çok güzel olur.

ALL OF US STRANGERS (DİSNEY)

Tek başına yaşayan yalnız bir adam olan Adam’ın, gizemli komşusu Harry ile tanışıp beklenmedik bir ilişki kurmasını anlatıyor. Andrew Scott’un Adam adlı senaristi, Paul Mescal’in ise gizemli komşu Harry’i canlandırdığı film, geçmişle yüzleşmek zorunda kalan karakterlerin duygusal yolculuğuyla birlikte kalpleri kıracak, canları acıtacak filmlerden biri. Yazın son günlerinde üzülmek isteyenler için ideal bir tercih.

NARSİSTLE AŞK / JUST THE TWO OF US (TOD TV)

Bu gerilim dolu film, Blanche adlı bir kadının Gregoire adlı ideal görünen bir adamla tanışması ve ardından kendini zehirli bir ilişkinin içinde bulmasını konu alıyor. İlk başta sakin biri gibi görünen Gregoire’nin aslında tanıdığı erkeğin çok ötesinde bambaşka biri olduğu keşfeden Blanche, kendisi için zararlı olan bu ilişkiden kurtulma çabasına girmesini anlatıyor.

İLGİ MANYAĞI / SİCK OF MYSELF (TOD TV)

Kristoffer Borgli’nin yönetmen koltuğunda oturduğu bu film, bir sanatçının sevgilisi olan Signe’nin, sevgilisinin başarısı karşısında ilgi çekebilmek ve kendini sevdirebilmek için attığı absürt adımları konu alıyor. İskandinav sinemasının başarılı örneklerinden biri olan bu film, yazın son günlerinde izleyebileceğiniz farklı ve iyi bir yapım olma özelliğini taşıyor.