Rahmi Öğdül
Rönesans hayatlar, Barok korkular ve heyûlalar
Her gece Barok korkular yaşardım, çocukluk işte. On yedinci yüzyılın Barok tablolarındaki bedenler gibi karanlığın içinden ışığa doğru fırlardım. Karanlıktan...
Şehre mor gelmiş
Renklerin kendi zamanları vardır. Zaman değildir renkleri değiştiren, renkler değiştikçe zamanlar da değişir. Sarı geldiğinde zaman akmaz olur, durgunlaşır. Mavide...
Dönülmez akşamın ufku mu?
Asla geri dönmemek üzere çıkılan yolculuklar vardır. Yolculuk sona erdiğinde gemiler yakılır. Ateşe verilen, terk edilen yerdir aslında. Her terk...
Taşınabilir tecrit hücreleri
Soyutlama, insan bilincinin en büyük numarası; Osmanlıcası tecrit. Birbirine benzemeyen tek tek şeylerde dışsal bir nitelik bulup, onları tek bir...
Olmadık şeyler olabilir
Var olmanın kendisi tutsaklık koşullarını üretebilir mi? Üretebilir. “Varoluşsal kaygılarla alınan önlemlerin kendisi varoluşa tehdit oluşturur.” Siegfried Kracauer’in bu saptaması,...
O halde dağılalım artık!
“Dağılın!” Megafonun metalik sesi meydanda toplanmış bedenlere sesleniyordu. Bedenler, kolaylıkla dağılıp tekrar bir araya gelebilen parçalar. Anonsa rağmen dağılmadılar. Sonra...
Ah şu imgesel kırılganlığımız!
Benliğin (self) ne denli kırılgan olduğunu yaşayanlar bilir. Benlik, bireyin içsel gelişimi sonucu kendiliğinden ortaya çıkan bir şey değildir; dışarıdan...
Anılarınıza asla güvenmeyin!
Sizden en mutlu anınızı seçmeniz istense ve bundan sonra sadece bu anıyı hatırlayıp bu anıda yaşamanız teklif edilse kabul eder...
Görmek yürek ister
Yakın gözlüğü yerine elini kullanan yaşlı bir ahbabımız vardı. İşaret parmağını başparmağına yaslayarak büzer ve ortasındaki delikten baktığında küçük yazıları...
Daha fazla numara yapmayın!
İzlenimlerle yaşıyoruz, olup bitenler iz bırakıyor yüzeyimizde. İzlediğimiz, illüzyon gösterisidir; şapkadan çıkacak tavşanları bekliyoruz. Oysa Paul Klee izlenimle yetinmememizi, kulak...
Montaj hattında uyanmak
Eskiden yatağımda uyandığımda, bazen kendimi Gregor Samsa gibi bir böcek olarak da bulabilirdim. Özledim hâllerimi, hâlden hâle geçişlerimi....
Despotluk sanatı
Kendi tebaanızı yaratıp despot mu olmak istiyorsunuz? Çok basit; şeylerin içini boşaltın önce ve samanla doldurun. Yani, despot olmak istiyorsanız...
Çizgilerle insanın tarihi
Yeryüzündeki serüvenimiz tabula rasa’da başlamadı. Bizden önce de çizgiler vardı; kıvrılan maddenin çizgileri ve bu çizgilerin katlanmasıyla ortaya çıkmış organik...
Çiğ tavuklar ve paketlenmiş algılar
Zamanı paketler halinde satın alıyoruz; saatlik, günlük, haftalık, aylık, yıllık paketler. Bedenlerimiz zaman paketleri içinde hapsedilmiş; ömrümüz paketler içinde geçiyor....
Susalım ve boşluğa düşelim!
Basılı kitapların açılış ve kapanışında boş sayfalar vardır ve bu sayfaların üzerinde herhangi bir ibare yoktur. Fakat kitaplar PDF formatında...
Kentin ritimleri
Kent; ritim üzerine ritim; ritimlerin iç içe geçtiği bir kakofoni. İçindeyken, çok da ayırdına varmadan ritimlerle oradan oraya sürüklenirdik. Sonra...