CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun iç tüzük toplantısına katılmayacağını duyurdu

Kılıçdaroğlu, iç tüzük toplantısına katılmayacak

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun yüzde 51.4 "evet" oyuyla kabul edilen anayasa değişikliği kapsamında yapılacak iç tüzük değişikliğine ilişkin toplantıya katılmayacağını açıkladı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, iç tüzük değişikliği çalışmaları kapsamında, Mecliste grubu bulunan dört siyasi partinin grup başkanlarına, 8 Temmuz Perşembe günü toplantı çağrısında bulunmuştu.

CHP Sözcüsü Tezcan "Meclis Başkanı'nın iç tüzük çağrısı MYK'da görüşüldü. Genel Başkanımız, iç tüzük çerçevesinde yapılacak bu toplantıya katılmayacak." dedi.

AKP, yeni Anayasa’nın altı ay içinde yapılmasını zorunlu kıldığı İçtüzük değişikliği için TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın grup başkanlarına yaptığı görüşme çağrısıyla süreci başlatmıştı.

Tezcan'ın açıklamaları şu şekilde;

'Gelen yazının niteliğinden de anladığımız kadarıyla TBMM'nin gücünü artıracak bir içtizük beklentisinden çok Mühürsüz seçimin gayrimeşru sonuçlarını meşrulaştırma dönük. Sayın Genel Başkanımız bu toplantıya katılmayacak.

'AKP İKTİDARI 'MONŞERLER' DİYEREK BU GELENEĞİ YOK ETTİ'

kilicdaroglu-ic-tuzuk-toplantisina-katilmayacak-299163-1.

Biz Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana devam eden esaslı bir dış politikaya sahiptik. Bu dış politika anlayışının özü 'Yurtta barış, dünyada barış'tı. İran-Irak savaşında da bu tutumu sergilemiştir, bütün Ortadoğu krizlerinde Türkiye ciddiye alınan, tarafsızlığını koruyan bir ülkeydi. 15 yıllık AK Parti iktidarı, 'monşerler' diyerek bu geleneği yok etti. Türkiye'yi Ortadoğu bataklığının içerisine soktu. Bu yeni krizde, aynı hassasiyet önümüzde durmaktadır.

'HÜKÜMETİN İHVAN SEVDASINDAN DA VAZGEÇMESİNİ TAVSİYE EDİYORUZ'

Suriye sürecinde yapılan hatalar burada tekrar edilmesin. Bu süreçte de tarafsızlığımızı korumak zorundayız. Tarafsızlığını korumadığı sürece, ancak ve ancak sorunun tarafı olursunuz. Hükümetin bu çerçevede İhvan sevdasından da vazgeçmesini tavsiye ediyoruz. Bu İhvan sevdasının bizi içeride de dışarıda da götürebileceği hayırlı bir yer, sonuç yoktur. Bunun sonu felaketler olur.

"RABİA İŞARETİ O İDEOLOJİNİN İŞARETİDİR"

"Rabia işaretinin arkasında ifade ettikleri, Tek bayrak, tek millet, tek vatan ilkelerinden bizim rahatsız olmamız düşünülemez. "Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık" dedikleri zaman en yüksek sesle karşı çıkan CHP'ydi. Hala da öyledir. O işaretin aslında bir başka hevesin işareti olduğunu da biliyoruz. Rabia işareti İhvan'ın uluslararası işareti olarak ortaya çıkmıştır ve Türkiye, İhvan'a teslim edilemeyecek kadar önemli, büyük bir güçtür. Türkiye'de Cumhuriyet kültürü yerine İhvan kültürüne yerleştirmek isteyenlerin bugün Türkiye'yi hangi felaketin eşiğine getirdiğini görüyoruz. Rabia işareti o ideolojinin işaretidir. O semboller ilk ortaya çıktığında ve Türkiye'de ilk defa sayın Erdoğan, ithal edip kullanmaya başladığında ağzında o sözler yoktu. Cumhurbaşkanı, bunun arkasında planı henüz anlayamamış ama alelacele bu konuda pozisyon alma konusunda bir beis görmüyor. Hem de Türkiye'yi yeni ciddi maceranın içerisine sokabilecek ciddi krizi anlayamamak, Türkiye'nin dış politika bürokrasisini nereye taşıdıklarının çarpıcı bir itirafı olsa gerek."

"Genel Başkanımız bu hafta, cuma günü HDP Genel Başkanı ile görüşme yapacaklar."

HDP ve MHP'NİN TUTUMLARI

HDP de toplantıya katılması için İdare Amiri Sırrı Süreyya Önder’i görevlendirdi. HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, BirGün’e, “Ne diyeceklerini görmeden bir karar vermeyiz. Ancak tek koşulumuz şu ki taslakla gelmesinler, her partinin eşit olarak temsil edildiği bir komisyon kurulsun ve o komisyon değişiklik üzerinde çalışsın” dedi.

MHP'nin ise öncelikle liderlerin bir araya gelmesini sonuca ulaşma açısından “hem erken hem de mantıksız” bulduğunu açıklamasına karşın Anayasa değişikliğinde olduğu gibi içtüzük için de iktidar partisine destek vermesine kesin gözüyle bakılıyor.