Altmış yıllık hikâyeydi.

İlk baş 1946 yılında Sağlık Bakanı Dr. Behçet Uz’un Birinci On Yıllık Milli Sağlık Planı’nda yer almıştı.

Milli Sağlık Bankası ve Sağlık Sandıkları kurulacak, böylece sağlık harcamaları finanse edilecekti.

Olmadı, olmadı, olmadı.

Ve fakat siyasi iktidarlar Genel Sağlık Sigortası, GSS hülyasından vazgeçmedi.

Sonunda AKP’ye nasip oldu, 1 Ekim 2008’den itibaren hayatımızın GSS’li yılları başladı, 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren bütün nüfus, kağıt üzerinde, GSS’li oldu.

•••

Nüfusun tamamını kapsayacak…

Bütün sağlık harcamalarını ödeyecek…

Prim ödeyebilenden prim toplanacak, ödeyemeyenin primi devlet tarafından ödenecek…

Tüm vatandaşlar GSS kapsamında sağlık hizmetlerinden faydalanacak.

Onlar böyle vaat etmişlerdi.

İşsizlerin, kayıt dışı çalıştırılanların, prim gün sayısını doldurup emeklilikte yaşa takılanların…

Primini ödeyemeyen esnaf ve sanatkârların, primini ödeyemeyen çiftçilerin…

Lisede okuyorsa 18, üniversitede okuyorsa 25 yaşını doldurup bir işi, geliri olmayan öğrencilerin…

Aile içindeki geliri asgari ücretin üçte birinden fazla olup prim ödemesi gereken ama ödeyemeyecek olanların…

Yani milyonlarca vatandaşın GSS kapsamı dışında kalacağı açık.

Bu durumda kurduğunuz sistem, kapsadığı nüfus açısından GSS değil…

Sınırlı Sağlık Sigortası, SSS olacaktır!..

Biz de böyle itiraz etmiştik.

•••

Defalarca anlatmış ama dinletememiştik.

Nuh diyor, Peygamber demiyorlardı.

Yıllarca çalışmışlar, inceden inceye hesap etmişlerdi.

Aile içinde kişi başına düşen aylık geliri…

Bugünkü rakamlarla…

Asgari ücretin üçte birinden, yani 592 TL’den fazla olan her bir aile bireyinden her ay düzenli olarak 71 TL…

Asgari ücretle asgari ücretin iki katına kadar olan her bir aile bireyinden her ay düzenli olarak 213 TL…

Asgari ücretin iki katından fazla olan her bir aile bireyinden her ay düzenli olarak 426 TL toplayacaklarına kalıplarını basıyorlardı.

Ve fakat tam da bizim öngördüğümüz gibi oldu…

On milyona yakın vatandaş prim ödeyemediği için yıllardır GSS kapsamı dışında kaldı!..

•••

AKP hükümeti bu ayın başında Meclis’e bir Kanun Tasarısı gönderdi.

Tasarıyla daha önceki üç basamaklı GSS prim sistemi kaldırılıyor.

Aylık geliri 592 TL’den fazla ve de GSS primini kendi ödemek zorunda olan bütün vatandaşların prim miktarı 53 TL’ye indiriliyor.

Gerçi bu miktarı dört katına, yani 212 TL’ye çıkarmaya Bakanlar Kurulu yetkili olacak ama en azından referandum öncesinde çıkarması beklenmiyor.

Kısacası, bütün o hesaplar, bütün o iddialar, bütün o afili lâflar fos çıktı.

AKP’nin o anlı şanlı, davullu zurnalı uygulamaya koyduğu GSS daha beşinci yılın sonunda iflas etti!..

O primlerin toplanamayacağını sonunda AKP’liler de kabul etti.

Onun için eskisinden daha düşük tek prim sistemine geçmeye, bu arada eski borçlar için de af getirip referandum öncesi seçmenin gönlünü almaya çalışıyorlar.

Ama tabi ki iddialarının iflas ettiğini kabul etmiyorlar.

Ne yapıyorlar?..

Suçu sigortalılara atıyorlar.

Tasarının Genel Gerekçe kısmına yazmışlar…

“2012 yılından günümüze kadar uygulanan ve sosyal güvencesi olmayan vatandaşlarımıza da sağlık imkânı sunan söz konusu sistemin bazı aksaklıkları içinde barındırdığı görülmüştür. Bu aksaklıkların başında bu kapsamdaki vatandaşlarımızın GSS prim borçlarını ödeme alışkanlığının bulunmaması … gelmektedir.”

Yani?..

Memlekette işsizlik, yoksulluk, açlık, sefalet, filan yok…

Herkesin hali vakti yerinde, malı mülkü, parası pulu bol…

Aslında herkes sağlık sigortası primini rahatlıkla ödeyebilir…

Ve fakat o parayı GSS primine yatırmak yerine Ali Ağaoğlu misali eğlencede eziyorlar…

Bizim dünya harikası GSS’miz de o yüzden yürümüyor!..

Meali…

Bidon kafalı sigortalılar…

Sizin yüzünüzden hükümetimizin medar-ı iftiharı GSS ele güne rezil oldu!..