Asıl hedef laiklik

Günlerdir tartışılan Anayasa konusunda en radikal çıkışı Ayasofya baş imamı ‘laiklik kaldırılsın’ diyerek yaptı. 1921 Anayasasına vurgu yapan imam Boynukalın cesareti iktidarın uygulamalarından alıyor.

POLİTİKA SERVİSİ

Hukuksuzlukların gölgesinde ‘yeni anayasa’ tartışmaları sürerken hem iktidar kanadından hem de bürokratlardan asıl niyetin ne olduğunu ortaya koyan açıklamalar gelmeye başladı. İlk olarak Adalet Bakanı’nın 1921 Anayasına vurgu yapan açıklamasının ardından Ayasofya’nın baş imamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, yeni Anayasa’da laiklik ilkesinin yer almaması için çağrı yaptı. Boynukalın, ‘Anayasa’da İslam olsun’ ifadelerini kullandı. Boynukalın, Twitter hesabından, “1921 ve 24 anayasalarında devletin dini İslam’dı ve laiklik yoktu. Cumhuriyet fabrika ayarlarına dönsün” yazdı.

Peki, Boynukalın bu cesareti nereden alıyor?


Pazartesi günü yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili açıklama yapan tıpkı Ayasofya’nın baş imamı gibi Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de 1921 Anayasasına vurgu yapmıştı. Gül, “Bugün 1921 Anayasasının ruhuyla, Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına girerken yeni bir toplumsal sözleşmeyi yine Gazi Meclisimizin iradesiyle, milletimizin iradesiyle yeni anayasayla taçlanacağına olan inancımız tamdır” demişti.

1921 Anayasasına vurgu yapan tek siyasi yapı AKP de değil. Siyasal İslamcılık konusunda AKP’den geri kalmayan Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu da “1921 Anayasası’nın ruhu, ruh çağırmakla gelmez. Ciddi bir zihniyet değişikliğiyle ve bu ruhtan aldığımız ilhamla geleceğe emin adımlarla yürüyebiliriz” dedi.

Gül’ün, Karamollaoğlu’nun ve Boynukalın’ın sözleri birlikte düşünüldüğünde asıl hedefin laiklik olduğu anlaşılıyor. İktidara geldiği günden beri adım adım bu yolda yürüyen AKP iktidarı laikliği Anayasa’dan, sekülerliği de toplumsal yaşamdan kaldırmak istiyor.

Son günlerin popüler tartışma konularından biri de devlet erkânının Çorum’da İskilipli Atıf’ı anması oldu. Laikliğin ilan edilişinin yıl dönümü olan 5 Şubat’tan bir gün önce yapılan bu anma sıradan bir kişinin anması gibi görülemez. Türkiye’de sağ, özellikle de siyasal İslamcılar için önemli bir figür olan İsklipli Atıf, İngiliz işbirlikçisi Teali İslam Cemiyeti’nin bildirilerinden dolayı yargılanıp idam edilmişti. Fakat İslamcılar, yıllarca İskilipli Atıf’ın yazdığı “Şapka risalesi” nedeniyle asıldığı yalanıyla ciddi bir propaganda yürüttü. Böylece bugün devlet erkânı, belediye başkanından valisine azılı bir Cumhuriyet ve laiklik düşmanının mezarında bulunmuş oldu.

YAŞAMIN HER ALANINDA KUŞATMA

18 yıldır iktidarda olan AKP’nin laiklik karşıtlığı yeni değil. Cumhuriyet’i reklam arası olarak görenler de onlar, tarikatlara yol vererek, onları adeta devlet içinde bir güç haline getirenler de. 18 yıldır toplumun adım adım muhafazakârlaştırılmasında başrolde olan AKP’nin en büyük hedefi hep seküler yaşam oldu. Özellikle eğitimdeki uygulamalarla laikliğin içi boşaltılırken gericilerin talepleri doğrultusunda hareket edildi. Örneğin müfredattan evrim çıkarılırken özellikle toplumsal alanda dine referans verilen konular ders kitaplarında yer edindi. Diyanet İşleri Başkanı adeta Osmanlı’daki Şeyhülislam gibi hareket etmeye başladı.

Sonuç olarak şeriatın bir günde ilan edilmeyeceği bilindiği gibi laikliğin de bir günde kaldırılamayacağı çok açık. Ancak AKP’nin laiklik düşmanlığında büyük bir yol aldığını da unutulmamalı. Bununla beraber toplumda ciddi bir seküler damar olduğu da bir gerçek; Cumhuriyet’in ruhu da fabrika ayarları da laikliktir.

***

Bu iktidar Anayasa yapamaz

Anayasa tartışmalarıyla ilgili SOL Parti’den yapılan açıklamada “Bu iktidar, anayasa yapamaz” dendi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye’nin AKP ve MHP bloku eliyle sokulduğu bu krizden çıkışı, halka her tür kötülüğü reva gören Cumhur İttifakı’nın tasarladığı bir anayasa ile olamaz. Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel krizden çıkışı bu harami saltanatına son vermekten geçecektir. Siyasal İslamcı rejimin yenilgiye uğratılması; bu kapitalist sömürü sistemine, dinci ve mezhepçi anlayışa, saldırgan dış politikaya ciddi bir itirazı olmayan, dolayısıyla siyasi İslamcı rejimin bir biçimde devam ettirilmesinden başka anlama gelmeyecek sağ uzlaşmacı çizgilerle de başarılamaz. SOL Parti, ucube tek adam rejiminden ülkemizi kurtarmak, baskı ve sömürü düzenini değiştirmek için kararlıdır. Umut ve cesaretle sol bir seçeneği birlikte yaratalım.”

***

Tüm partilere çağrı

AKP Grup Toplantısına başkanlık eden Cumhurbaşkanı Erdoğan ise siyasi partilere çağrıda bulundu. “Gelin hep birlikte tekliflerimizi yıl içinde hazırlayalım ve tartışmaya başlayalım” diyen Erdoğan “Tercihimiz tüm siyasi partilerimizin bu sürecin içinde yer almasıdır” dedi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise Erdoğan’ın açıklamalarıyla ilgili “Bu ucube sistemi tahkim edecek hiçbir işin parçası olmayacağız” dedi.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Saray’a dakikada bir asgari ücret CHP'den 1 Mayıs açıklaması: "Taksim'den vazgeçmiyoruz" CHP'den Anayasa şartı: AYM ve AİHM kararlarına uyulsun Sokakta kazanacağız Yerel seçim sonrası ilk kez: Erdoğan ile Bahçeli bir araya geldi