Birleşik Kamu-İş'in TÜİK eylemine polis müdahalesi: Bir kişi kalp krizi geçirdi, gözaltılar var

TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarının gerçeklerden uzak olduğunu belirterek, kurumun önünde basın açıklaması yapmak isteyen Birleşik Kamu-İş'in eylemi polis tarafından engellendi. Polisin biber gazıyla da müdahale ettiği olayda, Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık'ın da aralarında olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Konfederasyonun Genel Sekreteri Mücahit Dede ise kalp krizi geçirdi.

TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepkiler sürerken, Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ankara'daki kurumun önünde eylem yapmak istedi. Ancak, Birleşik Kamu-İş'in TÜİK'in önünde, açıklanan enflasyon oranlarını protesto etmek için yapmak istediği basın açıklamasına polis izin vermedi.

Polis, konfederasyon üyelerine biber gazı sıkarak müdahale etti. Engellenen eylemde "Direne direne kazanacağız" sloganları atıldı.

GENEL BAŞKAN DA GÖZALTINA ALINDI

Görüntü almak isteyen gazetecilerin de engellendiği polis müdahalesinde, Genel Başkan Mehmet Balık da dahil olmak üzere çok sayıda Birleşik Kamu-İş üyesi gözaltına alındı. Polis, sendikacıları Kumrular Caddesi’ne kadar sürdü.

BİR SENDİKACI KALKP KRİZİ GEÇİRDİ!

Müdahale sırasında fenalaşarak hastaneye kaldırılan Birleşik Kamu-iş Konfederasyonu Genel Sekreteri Mücahit Dede’nin kalp krizi geçirdiği öğrenildi. Dede’nin anjiyo olacağı bildirildi.

Mücahit Dede’nin durumuna ilişkin bilgi paylaşan Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, “Genel Sekreterimiz Mücahit Dede yapılan yoğun polis saldırısı sonucunda kalp krizi geçirerek kaldırıldığı hastanede anjiyo işlemlerine devam edilmektedir” dedi.

"BASKI VE ZULÜMLE KARŞI KARŞIYAYIZ"

Bu sırada eski Birleşik Kamu-İş Merkez Yönetim Kurulu üyesi Hasan Kütük, şunları söyledi:

“Pahalılığı, yoksulluğu, zamları görmezden geliyorlar. Bu ülkenin emekçileri de bunun en uygun zamanda demokratik yollardan hesabını soracak. Ve TÜİK de bundan gereken dersi alacaktır. Burada arkadaşlarımıza yapılan da hiçbir insani, vicdani, demokratik kurallara uymayan bir baskı ve zulümle karşı karşıyayız. Şu anda genel başkanımız gözaltındalar. Belki oradan bizi zorla itebilirler. Ama biz arkadaşlarımız serbest bırakılıncaya kadar bu eylemi sürdüreceğiz.”

Birleşik Kamu-İş Genel Dış İlişkiler ve Ar-Ge Sekreteri Levent Akça, daha sonra şu açıklamayı yaptı:

“Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ve bağlı sendikaların ve şube başkanları olarak geçim zorluğu çektiğimiz şu günlerde sahte rakamlarla halkımızı aldatan TÜİK’in önünde en demokratik hakkımız olan basın açıklamamız şiddetle engellenmiştir. Arkadaşlarımız şiddete maruz kalmıştır. Gözaltına alınmıştır. Şu an beş tane arkadaşımız gözaltındadır. Anayasal hakkımızı kullanmamızın önüne geçilmiştir.

Bizler biliyoruz ki bu mücadele burada bitmeyecek. Hayat zorluğunun en tavan yaptığı günlerde, sesimizi basın yoluyla duyurmaktan başka çaremizin olmadığı bu günlerde basın açıklaması yapmamızın dahi önüne geçilmiştir. Şunu buradan ilan ediyoruz: ‘Bu mücadele arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar devam edecek. Nerede engellerse engellesinler, sesimizi daha yüksek duyurarak daha fazla konuşacağız. Birleşik Kamu-İş bundan sonra her gün alanlarda. Bu haklar bize teslim edilene kadar mücadeleye devam edeceğiz.

Daha dün mazota iki lira zam gelmiş. Bize yapılan maaş artışı falan yok arkadaşlar. Bize hiçbir şey verilmedi. Bize verdikleri günün akşamında tekrar geri aldılar. Biz bunları söke söke; haklarımız teslim edilene kadar haklarımız verilene kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

"SONUNA KADAR MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ"

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay yaptığı açıklamada, polisin müdahalesine tepki göstererek, "Hiçbir kuvvet anayasadan, bu cumhuriyetin yurttaşlarından üstün değildir" vurgusu yapıldı.

Özbay tarafından yapılan açıklama şöyle:

"Bugün iktidarın borazanı haline gelmiş TÜİK, senin hakkını gasp ediyor farkında mısın? Sen anayasanın üzerinde yönetmeliklerin, üzerinde bir emiri yerine getiremezsin. Bugün kendi çocuğunun eğitim masraflarını karşılayamazken, eve gittiğinde o marketten çıkardığın fişi tek tek çizerken, bugün eğitimcilere yaptığınız şiddet tarihin en dip yerinde kayıtlı kalacaktır. Oradaki polis arkadaşlara seslendiğimizde, bizim fikrimizi sorgulaması, bizim bu ülkeye karşı sorumluluğumuzu sorgulaması; onların vicdanlarıyla hayatları boyunca çatışma yaşayacakları bir andır. Ülkenin acı tablosu, bizler gibi yoksulluk sınırının altında ücret alan polislerin eğitimcilere şiddet uygulayacak hale gelmesidir. Hiçbir kuvvet anayasadan, bu cumhuriyetin yurttaşlarından üstün değildir. Bugün uygulatılan emir kanunsuzdur. İster cumhurbaşkanı olun, ister vali olun, bu ülkenin hiçbir yurttaşından üstün değilsiniz. Bu, Türkiye tarihinde kara bir leke olarak kalacak talimatı yerine getirmişlerdir. Öğretmenlerin, memurların, işçilerin, emekçilerin temsilcilerinin üzerine biber gazı ile şiddetle müdahale etmişlerdir. Biz haklarımızı alana kadar, hatta buradan altını çiziyorum; bize o şiddeti uygulayanların ve o talimatı verenlerin çocuklarının bu ülkede daha özgür yaşayabilmesi için sonuna kadar mücadeleye devam edeceğiz."

BÜRO-İŞ SENDİKASI: "BUNUN HESABINI SORACAĞIZ"

Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi ise yaptığı açıklamada, "Kamuya söylemek istiyoruz, en demokratik hakkımız olan basın açıklamasını bize yaptırmadılar. Bunun anlamı şu; cenaze burada, git cenaze namazını gölbaşında kıl, gel al. Böyle bir şey yok, cenaze namazı da cenaze başında kılınır. Biz de bu soyguna alet olan TÜİK'e tepki koymak, kamuoyuna sesimizi duyurmak için gittik biber gazı yedik, şiddet uygulandı. Gerçekten memurun durumu çok kötü. 6 aydır bekliyoruz, hala daha bizden gidiyor. Maaşlar pul oldu. Millet artık evdeki odalarını kiraya veriyor. Bu ülkede memurlar geçinemiyor. Böyle bir antidemokratik, faşizan uygulama olur mu. Ama yıkacağız bunu. Halkın, emekçinin tek örgütlü, güçlü yapısıyız. Bu düzeni yıkacağız, bunlara da hesabını soracağız" diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

TÜİK yıllık enflasyonu yüzde 73,50 olarak hesapladığını duyurmuştu. Enflasyon oranını hem beklenenin ve hem de hissedilenin çok altında açıklayan kurumun madde sepetini de yayımlamayı durdurması tepkilere neden olmuştu.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, gerçeklerden uzak veri açıkladığı gerekçesiyle Türkiye İstatistik Kurumu önünde bugün basın açıklaması yapacaklarını duyurmuştu. Açıklamada, “TÜİK’in istatistikleri gerçekçi rakamlarla açıklamaması, kamu emekçileri ve yurttaşların açlık ve yoksulluğa mahkûm edilmesine karşı mücadele edeceğiz. Bu ülkenin bir kurumu olduğunun bilincine varması için yarın TÜİK binası önünde basın açıklaması gerçekleştirilecektir” denilmişti.

Valilik, Birleşik Kamu-İş üyelerine izin vermememişti.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün sınavı: Türkiye birincisi mülakatta elendi Selahattin Demirtaş'tan aylar sonra ilk paylaşım Mülakatı savunan bakanın eşine ‘yürü ya kulum’ denmiş! SGK vurgunundan eski bakanın hastanesi çıktı 4 il için gök gürültülü sağanak uyarısı