Emine Erdoğan: Tabiata yapılan kötü muamele ağırıma gidiyor

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, büyüdüğü evde babasının bahçeyi 'tabiatın öğrencisi olmak' noktasında bir okula çevirdiğini söyledi. Erdoğan, "Bu okulda bitkiyi, toprağı, hayvanı incitmemeyi öğrendim. Bu nedenle tabiata yapılan kötü muamele ağırıma gidiyor" dedi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Çevre Günü dolayısıyla Sabah gazetesinden Pınar Yıldız Yüksel'e açıklamalarda bulundu.

'Yazlık Saray' için 50 binden fazla ağacın katledilmesi hafızalardaki yerini korurken Erdoğan, "Çevre konularına olan hassasiyetiniz nereden geliyor?" sorusuna "Ben, Üsküdar'da, bahçeli bir evde büyüdüm. O bahçe, çocukluk günlerimin arka fonu gibi. O kadar güzel bir bahçeydi ki... Bir köşesinde sebze, meyve yetiştirirdik" yanıtını verdi. Emine Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bahçemizde her dönem farklı hayvanlarımız olurdu. Kedi, köpek, tavşan, kuzu, hatta kirpi… Çok büyük bir dut ağacımız vardı. Kaç mevsim, o ağaca tırmanıp dut yemişimdir, inanın hatırlamıyorum. Ağabeyimle, ateş böceklerinin peşinde koşmak çocukluğumun en büyük eğlencesiydi. Hafızamda o kadar yer etmiş ki, 'Sen hiç ateş böceği gördün mü?' tiyatrosunu ilgiyle takip etmiştim.

'YEMYEŞİL BAHÇEMİZDE TOPRAĞIN NİMETLERİNE, DOĞANIN DÖNGÜSÜNE YAKINDAN ŞAHİT OLARAK BÜYÜDÜM'

Yemyeşil bahçemizde toprağın nimetlerine, doğanın döngüsüne yakından şahit olarak büyüdüm. Tabiatta her şey birbirine muhtaç. Solucanların toprağa faydasını sadece kitaplardan değil, bizzat deneyimleyerek öğrendim. Babam, tabiatın öğrencisi olmak noktasında o bahçeyi bir okula çevirdi bizim için. Rahmetli çok yakından ilgilenirdi bahçemizin bakımıyla.

Bu okulda bitkiyi, toprağı, hayvanı incitmemeyi öğrendim. Bu nedenle tabiata yapılan kötü muamele ağırıma gidiyor. Yani, benim için çevre konuları, projelerle sınırlandırılamayacak bir mesele. Eğer, herhangi bir şekilde, ülkemin havasına, bitki örtüsüne, suyuna ve bilumum canlılarına bir faydam olacaksa, bunu canla başla yapmak isterim. Uzun yıllardır, bu meseleye eğiliyorum ve çabalayınca bir şeyler yapılabildiğini gördüm. Daha fazlasını yapmak için de enerjiyle doluyorum. Hulasa, Üsküdar'daki o bahçede tecrübe ettiklerim, bugün kendime dert edindiğim çevre konularının kalbime atılan tohumuydu diyebilirim."

Sohbetin devamında Yüksel'in yönelttiği sorular ve Emine Erdoğan'ın bunlara verdiği yanıtlar şöyle:

'HEP SÖYLEDİĞİM GİBİ, DÜNYA HEPİMİZİN ORTAK EVİ'

- NASA'nın uzaydan çekilen fotoğraflar arasında yaptığı yarışmada, Van Gölü birinci oldu. Siz de sosyal medyadan oy vererek destek oldunuz. Bunun, bir farkındalık oluşturduğunu düşünüyor musunuz?

Bizler, halk olarak, vatanımıza aşığız. Dört bir köşesinin cennet olduğunu biliyoruz. O fotoğraf da, nasıl bir nimetin içinde olduğumuzu hatırlattı herkese. Onları korumak için özen göstermemiz gerektiğinin altını çizdi diyebiliriz.

Çok kısa bir zaman önce, Van Gölü Koruma Eylem Planı çalışmalarını yerinde görmek için Van'a bir ziyaret yaptık. Eylem planına göre, önce gölün dip temizliği yapılacak. Atık su ve entegre katı atık yönetimi oluşturulacak. Yapılacak iyileştirme çalışmaları ile Van Gölü'nün, kısa zamanda, şifa bulacağına ve korunacağına inancım tam.

Salda Gölü de, biliyorsunuz Bakanlığımız tarafından koruma altına alındı. Daha önce arabalar gölün çok yakınına kadar yaklaşıyordu. Etrafında derme çatma yapılar vardı. Bunların hepsi kaldırıldı ve şimdi bir düzenleme yapılıyor. Önümüzdeki günlerde çalışmalar tamamlanacak. Bu konuda birçok asılsız haber çıkıyor. Görüyor ve çok üzülüyorum. Salda Gölü şu anda bilim insanlarından oluşan bir komisyonla, onların tavsiyeleriyle korunuyor. Burada samimiyetle yapılan iyi niyetli girişimler, çarpıtma haberlerle baltalanıyor. Çevre söz konusu olduğunda çekişmeleri, görüş ayrılıklarını bir tarafa bırakmalıyız. Hep söylediğim gibi dünya hepimizin ortak evi.

50 BİNDEN FAZLA AĞAÇ KESİLDİ

Kamuoyunda “yazlık saray” olarak bilinen, Muğla’nın Okluk Koyu’ndaki toplam 113 bin 443 metrekarelik Marmaris Cumhurbaşkanlığı Devlet Konukevi Dolgu ve İskele Projesi için 50 binden fazla ağaç kaltedildi.

Okluk Koyu’nda başlatılan proje için, önce sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde inşa edilen yazlık konut yıkıldı. Daha sonra, bölgenin koruma statülerinde ve imar planlarında değişikliğe gidildi. İnşaatı büyük ölçüde tamamlanan yazlık saray için deniz dolduruldu, yeni bir otoyol ve büyük yatların yanaşabileceği iskeleler yapıldı.

Yaklaşık 50 bin ağacın kesilmesine neden olan yazlık sarayın yanısıra yerleşkeye personel lojmanlarının dışında havuzlu villalar inşa edildiği de ortaya çıktı.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün sınavı: Türkiye birincisi mülakatta elendi Selahattin Demirtaş'tan aylar sonra ilk paylaşım SGK vurgunundan eski bakanın hastanesi çıktı 4 il için gök gürültülü sağanak uyarısı Mülakatı savunan bakanın eşine ‘yürü ya kulum’ denmiş!