Süt Kime Yararlıdır?
Bildiklerinizin tam tersi!
Bugüne dek beslenme konusunda ne kadar “bilimsel” denen ne varsa tam tersi. Örneğin “kemikleri geliştirmek için süt içmek gerekir, kalsiyum ondan alırız! Yoksa kemik erimesi olur çocuklar da gelişemez ” mi dediniz. “Tümüyle yanlış!” diyor Campbell. Kitaba göre sürekli sütten kalsiyum alıp durmak vücudun d vitamini üretimini olumsuz etkiliyor. Üstelik vücudunuz süt yüzünden kanda artan asitliği dengelemek için ha bire kemiklerden aldığı kalsiyumu kana püskürtüyor. Yani diğer bir değişle kemiklerinizi zayıflatıyor. Buyurun buradan yakın.“Peki neden biz bugüne dek bu bilgilere ulaşamadık ve ulaşamıyoruz?” diyor yazar. Ve tam burada bizim gıda egemenliği dediğimiz hususa geliyor. Diyor ki “ABD deki ve global gıda ve sağlık endüstrisindeki şirketler dünyanın en etkili organizasyonlarıdır”. Güçleri hakkında bir fikir verelim: Danone’nin 2009 cirosu 15 milyar Euro. Kraft’ın ki 30 milyar dolar. Velhasıl bu devasa şirketler, gerek kendi kurdukları bilim kurumlarını, gerek üniversitelerin araştırmalarını fonlayarak,(işte size üniversite sanayi işbirliği), gerek bilim insanları ile “danışmanlık” ilişkileri kurarak, gerek “ulusal konsey”lerde etkin çalışarak, gerek hükümet politikalarını kendi çıkarları doğrultusunda biçimlendirerek “bilgi” ürettiriyorlar. Geniş çıkar ağları kuruyorlar. Alın size “bilimsellik”! Bir kez daha tekrarlayayım. Bunları ben söylemiyorum. Söyleyen kişi bu mekanizmalar içerisinde yer almış ve bu çıkarları tehdit eden herhangi alternatif bir bilimsel bilgi karşısında nasıl bir direnç ve dışlama ile karşılaşılacağına tanık olmuş bir şahıs. Ayrıntılarını siz kendiniz bu kitaptan okuyun.
Gelelim memleketin süt meselesine. AKP’nin ne menem bir batı mukallidi olduğunu bildiğimizden öncelikle ABD indeki “National Dairy Council” li Türkçeye çevirip, gugıllıyoruz! Ulusal Süt Konseyi! Var mı böyle bir kurum? Var. Hatta “ulusal” konseyin Araştırma ve Danışma kurulu adına Prof. Dr. İbrahim Ak çocuklarımızın başına gelenler hakkında açıklama yapmış. Neden? Çünkü “Ulusal Süt Konseyimiz bünyesinde yer alan ve tamamen kendi alanında yetkin akademisyenlerden ve uzmanlardan oluşan Araştırma ve Danışma kurulumuz kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, öğrencilerin rahatsızlıklarında bazı hususların açıklığa kavuşturulması ve programın başarı ile sürdürülmesine yönelik …açıklamayı bir görev bilmiş.” “İntolerans” olabilir diyorlar. Aralarında gıda ve sağlık ilişkisi üzerine çalışma yapan bu konuda uzman olan var mı? Yok! Ama biliyorlar! Nereden biliyorlar? Mesela Araştırma ve Danışma Kurulu başkanının aynı zamanda 2009 itibarıyla Sütaş’ın eğitim koordinatörlüğünü yaptığını bilmek fikir verici olabilir. Yahut Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliğinin Başkanı Ali Koyuncu’nun AKP Bursa Milletvekili olduğunu bilmek. Okul sütü ihalesini kazanan şirketlerin Sütaş’tan Danone’ye, Tat’a, Pınar’dan, Dimes’e sektörün en büyüklerinin işin içinde olduklarını bilmek de işe yarayabilir mesela.(diğer ihaleciler: Gülsan -Mamsan-Bakraç Süt,Yavuz, Ak Gıda, Yörükler, Yörükoğlu,Güney Süt, Oğuz Gıda, Akbel Süt, Balkan ilişkilerine hiç girmedik) Okul sütü eğitimlerinde süt arzı fazlasının eritilmesinden açık açık dem vurulduğunu bilmek de önemli mesela. Cebimizden ödenen paranın üç kuruşa sütünü satmak zorunda kalan köylünün de cebine gitmeyeceğini bilmek de.
Özetle, çocuğunuzun kalsiyum almasını mı istiyorsunuz. Roka yedirin kardeşim, tere yedirin, yeşillik yedirin. Sonra yanakları kızarana kadar güneşte kalsın. Yoksa süt endüstrisinin ve AKP milletvekillerinin cebini dolduracağız arz fazlasını alacağız diye çocuklarımızı telef etmenin hiçbir mantığı yok.