Riskli alana karşı hukuk mücadelesi

Antakya’nın tarihi merkezinin “riskli alan” ilan edilmesine karşı mülk sahipleri hukuk mücadelesi başlattı. Avukat Alkan, kararın “ranta” yönelik olduğunu söyledi. SOL Partili Aydoğan ise “fiili sürgün” olarak nitelendirdi.

Havva GÜMÜŞKAYA

Hatay halkı, Antakya’da 307 hektarlık bölgenin “riskli alan” ilan edilmesi kararına karşı dava açtı.

Hatay Adalet Sarayı’nın önünde bir araya gelen 100’den fazla mülk sahibi, depremde büyük yıkım yaşanan tarihi kent merkezinin riskli alan ilan edilip kamulaştırılması kararına karşı hukuk mücadelesini başlattı.

Depremin ardından alınan riskli alan kararının ranta yönelik bir karar olduğunu belirten SOL Parti Hatay Milletvekili Adayı Serbay Mansuroğlu “Bugün tarihi bir gün. Şehrimize, anılarımıza ve geçmişimize, birlikte sahip çıkmak, haklarımızı kazanmak ve bu şehri yeniden ayağa kaldırmak için bugün bir aradayız” dedi.

GERİ İSTİYORUZ 

Hatay’ı tekrar ayağa kaldırmak için süreci birlikte devam ettireceklerini kaydeden Mansuroğlu, “Ne kadar çoğalabilirsek o kadar güçlüyüz. Hiç kimseye sorulmadan yapılan planları kabul etmiyoruz. Yıllardır Antakya’da yaşayan biziz. Hepimizin bu şehirde emeği ve anıları var. Bugün tarihi bir dava açıyoruz. Çok uzun bir süreç bizi bekliyor. 14 Mayıs var önümüzde. Bir felaket iktidarıyla karşı karşıyayız. Artık yeter, diyoruz. Ama gelecek olana da sözümüz var. Halkın kendi öz örgütlülüğüyle, öz gücüyle burada olması çok değerli” ifadelerini kullandı.

Kararın “ranta” yönelik olduğuna dikkat çeken Hatay Barosu’ndan Avukat Ecevit Alkan, bölgenin deprem gerçekleştikten sonra riskli alan ilan edildiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “6306 sayılı Yasa’nın temel amacı depremden önce can kaybını azaltıp kentsel dönüşümü sağlamaktır. İdare, risk gerçekleştikten sonra bizim mülklerimizin bulunduğu alanı riskli alan ilan etti. Hatay belki de Türkiye’nin en güvenli yeri. Çünkü 100 yıl daha bu depremi beklemiyoruz. Kararın ranta yönelik olduğunu düşündüğümüz için davamızı açacağız. Şehrimizi biz kuracağız. Biz komşularımızı, anılarımızı, mülkümüzü geri istiyoruz. Buna her şekilde direneceğiz. Hakkımızı sonuna karar alacağız.”

FİİLİ SÜRGÜN KARARI

SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi ve Hatay milletvekili adayı Feray Aytekin Aydoğan, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Yıkılma riski olan alanlar varken çok hızlı bir şekilde alınan karar, aynı zamanda kamulaştırma kararı anlamına geliyor. Bu karar Antakya halkının fiili sürgünü ve Antakya’nın tarihinin rantsal dönüşüme peşkeş çekilmesidir. 100 Antakyalı ile birlikte bu karar karşı itiraz davamızı başlattık. Buradayız, gitmiyoruz. Hatay’ı terk etmiyoruz.”

***

Geniş yetki Çevre ve Şehircilik’te

Maraş merkezli depremlerin yıktığı Hatay’ın Antakya ilçesiyle ilgili 5 Nisan’da yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla ilçenin “Eski Antakya” olarak bilinen doğu yakası riskli alan ilan edildi. Riskli alan ilan edilen bölgede Antakya’nın tarihi sokaklarını, çarşılarını, arkeolojik varlıklarını barındıran sit alanları da yer alıyor. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun geçerli olduğu alanda yetki, merkezi olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, yerelde ise belediyeye ait. Ancak riskli alan ilanı ile yetki, Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na devredilerek yerel devre dışı bırakıldı. Karar Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na olağanüstü yetkiler veriyor. Karara karşı dava açma süresi 5 Mayıs’ta sona erecek.

Günün Manşetleri için tıklayın