Sıkacak diş kalmadı

Alternatif sahnenin temsilcilerinden Can Güngör, “Umutlu olmaya çalışıyoruz ama birçok insanın sıkacak dişi kalmadı aslında” diyor.

Cihangir Köroğlu

Müziğin her alanında mutlaka bir iz taşıyan, ortaya çıkardığı üretimlerle dinleyiciyle arasında özel bir bağ kuran bir isim Can Güngör. Şarkılarının yanı sıra birçok önemli isimle beraber çalışan Güngör, bu akşam saat 21.00’de Zorlu PSM’de sahne alacak. Güngör ile müziğini konuştuk.

► Sizi müziğin her alanında görüyoruz. Çok yönlü bir müzisyen olmanızın hayatınızdaki etkileri neler?

İçinde bulunduğum herhangi bir müziği, bir bütün olarak ele almaya çalışıyorum. O şarkının aranjörü de olsam, davulcusu da olsam, yazarı da olsam toplamdaki etkiyi önemsiyorum. Benzer bir kası, başka alanlarda çalıştırıyorum aslında. Zaman zaman farklı pozisyonlarda müziğin içinde yer almak çoğunlukla çok zevkli ve öğretici bir şey benim için.

► Kendi şarkılarınızın yanı sıra birçok önemli ve farklı tarzda müzik yapan ismin şarkılarında da katkınız var. Onlarla çalışırken zıt ve benzer bulduğunuz noktalar müziğinizi nasıl besledi?

Hayatta en çok merak ettiğim şeylerden biri, başka bir insanın müziği nasıl algıladığı. Neyi duyduğu, neyi duymadığı ya da neyin onu orada harekete geçirdiği. Çok soyut bir uğraşı kendimizce sağaltıp ifade alanları yaratmaya çalışıyoruz. Bir düzenlemede benim çok sevdiğim bir değişiklik, şarkı sahibi için cazip olmayabiliyor. Ortak üretim yaparken fikirsel ve algısal yol ayrımları illa ki yaşanıyor ve burada çok fazla ders buluyorum kendime. Bütün bu aldığım dersler de bagajımı dolduruyor kaçınılmaz olarak.

► Sahnede kendinizi davul çalarken mi daha mutlu hissediyorsunuz şarkı söylerken mi?

Son yıllarda müziği daha çok bilgisayar başında ya da kanal kanal kaydederek oluşturmaya çalıştığım için, buna karşıt olarak o anda canlı icra edilen müzik, inanılmaz heyecanlı ve büyülü geliyor bana. Şarkı söylüyor da olsam, davul çalıyor da olsam o an oluşan ahenge ya da bütünlüğe tav oluyorum. Sanırım aralarındaki tek fark; kendi şarkılarımı çalarken bunu hisseden ve anlayan insanların karşımda olmasının bende çok daha güçlü bir his uyandırıyor olması.

► Alternatif müziğin ülkemizdeki yükselişiyle, sizin de isminiz öne çıktı. Müziğinizi alternatif müzik içerisinde mi konumlandırıyorsunuz?

Müziği sadece müzik olarak konumlandırmak istiyorum ama kategorizasyonun ağına kaçınılmaz bir şekilde düşüyoruz. Bunu hem kendim, hem de başka müzisyenler için yapmakta hiç becerikli değilim. Kitlesel bir müzik yapmadığımı biliyorum ama bu kitleler tarafından anlaşılamayacağım anlamına da gelmiyor aslında. Yıllar önce hem prodüktör, hem de şarkı yazarı olarak yola çıkmaya karar verdiğimde tek hayal ettiğim şey; sözleri Türkçe olan, samimi, özgün, kendine has ve dünyada olan biten müziklere de yüzü dönük müziklerevesile olmaktı. Sadece bu yolda yürümeye çalıştığımdan eminim sanırım. Bu tutum, ana akım müziklere bir alternatif oluşturmaktır belki de; ama alternatif müzik yapmak mıdır, emin değilim.

► Şarkılarınızın söz ve müzikleri tamamen size ait. Her şarkınızda sizden bir hikâye bulmak mümkün mü?

Kaçınılmaz olarak öyle. Hepsi benim yaşadığım, hissettiğim, hayal ettiğim ya da anlamlandırmaya çalıştığım şeylerden ibaret. Yine kaçınılmaz olarak gerçeğin abartılması ya da biraz hayale bulandırılması da mevcut elbette. Ama yola çıkış noktam hep kendi yaşantım. Bu yüzden başkalarının hikayelerini yazabilen insanlara çok özenirim. Aklıma gelen ilk birkaç örnek; Şık Latife, Ali Desidero, HejJude vb. Bir gün öyle bir şarkı yazabilirim umarım.

► Önümüzdeki günlerde Zorlu PSM’de bir konser vereceksiniz. Çalışmalar nasıl gidiyor?

Yeni virüs varyantı biraz çelme takmadı değil ama çalışmalarımız epey güzel gidiyor. Çok şanslıyım ki müziğimi benim kadar benimseyen, anlayan ve hisseden bir müzisyen ekibim var. 2 yıl önceki konserden sonra şarkıları tekrar beraber canlandırmanın, yorumlamanın yollarını arıyoruz ve güzel bir yoldayız diyebilirim.

► 2022’de dinleyicilerinizi yeni bir şarkı veya albüm bekliyor mu?

Umarım birden fazla şarkı olur. 15 şarkılık dev albüm yükünü attıktan sonra hafiflemiş hissediyorum. Farklı şeyler, yeni ifadeler bulmanın peşindeyim. Biraz single oyununu oynamak istiyorum. Her şarkı biraz başka olsun, çerçeve düşünme mecburiyetinden bir sıyrılayım; daha hızlı üretebileyim vesaire… Böyle düşünceler ve hayaller içindeyim.

► Her ne kadar kısıtlamalar kalkmış olsa da, pandeminin müzik üzerindeki etkileri sizce devam ediyor mu?

Şu an en az pandemi kadar, doğru düzgün dillendirilmeyen ekonomik sıkıntılar da zorluyor şartları. Son iki yılda konserler azalınca, kayıtlı üretimler arttı gibi geliyor bana. Bu bir yanıyla bu iyi bir şey ama geçimi zorlaşan ya da meslek değiştirmek zorunda olan birçok müzisyen olduğunu biliyoruz. Umutlu olmaya çalışıyoruz ama birçok insanın sıkacak dişi kalmadı aslında. Umuyorum ki burası, çok da uzak olmayan bir gelecekte; çalışan, üreten ve değer yaratan herkes için daha yaşanabilir bir yer olur.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Baby Reindeer'ın 'gerçek Martha'sı Netflix'e dava açacak Ertan Saban'ın Atatürk'ü canlandırdığı filmden ilk kareler Oyuncu Sevda Ferdağ hayatını kaybetti Prof. Dr. Gülçin Aksoy yaşamını yitirdi Live-action olacak: Scooby-Doo efsanesi yeniden çekiliyor