Karşı/la/ş/ma/lar

İlkinde tanımamışım
kendimi;
meğerse fark ettiğim
ikinci görüşümmüş;
onda da görmezden
gelmiştim.

Yine yıllar... ve yine
karşı karşıya geldik,
kaçınamadan; bir an
bakıştık, sustuk,
savrularak.
Dördüncü karşılaşmada
merhabalaştık, kararsız
ya da çelişkili kararlarla.
Beşinci rastlaşma: Artık
yaş almışken, yankılı
bir gök parçasında
çıkış görme umuduyla:
Federal birlik mi,
üniter mi? İkimiz de
harcanabiliriz, birlik uğruna.
Ya da sıçrama yaparız
–verimli, mutlu.
Soluk/lar, soluk soluğa.
“Bu da böyle bir öykü,”
diyor zihin/ler/i/miz.
Yaşam/lar. Belirip yiterken
sayısız iz.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Cannes jürisinde Ebru Ceylan da var Ertan Saban'ın Atatürk'ü canlandırdığı filmden ilk kareler Silik parçalar 43. İstanbul Film Festivali'nin ödülleri sahiplerini buldu Dünya Dans Günü’nde dansa davet: Bedenini dört aç