Nerden baksan tutarsızlık

Transfer sezonu hareketli başladı. Dünyaca ünlü isimler gelecek sezon memlekette top koşturacak. Yenileri de yolda... Gönül ister ki bu yıldızların motivasyonu marka değerimiz olsun ama dünyanın her yerinde ellerini ovuşturarak ligimizden “Türkiye diye bir ülke var ve çuvalla para veriyorlar” diye bahseden menajerler var. Rus futbolu yaşadığı ekonomik sıkıntı sebebiyle para saçmayı bırakınca Avrupa’nın Katarlığı’na terfi eden Türkiye, eski kıtadan fazla uzaklaşmak istemeyen paragöz yıldızlar için “cennet vatan” durumunda. O yüzden Podolski, Nani, Eto’o ve daha niceleri gelecek sezon çimlerimizde arz-ı endam edecek.

Alan değil, yetiştiren taraf olmamız lazım
Antalyaspor’un Eto’o’yu transfer ettiğine hâlâ inanamazken, Ronaldinho için de ciddi mesafe katettiklerini duyuyoruz. Yaşları ilerlemiş olsa da FIFA Yılın Futbolcusu ödülünü almış ya da aday olmuş oyunculardan bahsediyoruz. Bu isimler Antalya’ya futbol oynamaya geliyorlarsa iz bırakacaklardır. Eğer Antalya’nın keyfini çıkartarak bir ön emeklilik yaşamaya geliyorlarsa bolca düz koşu yaparlarken izleyeceğiz. Amaçlarının ne olduğunu zaman gösterecek ancak Antalyaspor’un amacı ne olabilir? Antalyalı bakanın tahsis ettiği uçakla Eto’o’yu İtalya’dan getiren Başkan Gültekin Gencer’e göre bu transferler sayesinde 30 bin kişilik yeni stadyum dolup taşacak. Bu açıklama en masum tabirle işbilmezliktir. Zira memlekette taraftarlık başarıyla orantılıdır ve transferle başarı gelseydi 90’lardaki Fenerbahçe tüm kupaları toplar, Yıldırım Demirören ise Beşiktaş tarihinin en başarılı başkanı olarak anılırdı. Futbolda başarının altında organizasyon yatar. Elbette ki futbolu seyredilebilir kılan, ezber bozan oyunculardır. Ancak memleketteki genç nüfus göz önüne alındığında yıldız transfer eden değil, yetiştiren taraf olmamız gerekir. Beşinci şampiyon Bursaspor ligimizin en başarılı altyapı organizasyonlarından birine sahip olduğu için her sezon Avrupa Kupaları’na katılıyor. Bursalıların Eto’o gibi bir ismi transfer ederek Timsah Arena’yı doldurmayı planladığını hiç duymadık ama her sene yarattıkları yıldızlarla ilgili transfer haberlerini duyuyoruz.

Bursaspor’un ekonomik bir akılla hareket ediyor olmasının sebebi ise elbette yöneticilik başarısı değil. UEFA’dan aldıkları cezalar sebebiyle maddi kriterlere uymak zorundalar. Kulüplerimiz Türkiye Futbol Federasyonu’ndan kolayca UEFA lisansı alıyor olsalar da Avrupa Kupaları’na katılmaktan çekinir haldeler. Çünkü UEFA’nın Avrupa Kupaları’na katılacak takımlar için belirlediği minimum standartlar memleketteki yönetim anlayışının oldukça uzağında. Bir türlü çıkarılamayan kulüpler yasası sebebiyle yıllık 15 - 20 milyon dolarlık bütçeler, kulüp yöneticilerinin iyi niyetine emanet ediliyor. Hiçbir kişisel sorumluluğu olmayan yöneticilerin bol keseden dağıttığı milyonlar sebebiyle de Spor Tahkim Mahkemesi CAS’da en çok dosyası olan ülkeyiz. Üstelik kulüplerimiz CAS’a da haklı oldukları için değil, kesin kararı ve dolayısıyla ödemeyi geciktirmek için başvuruyorlar.
Ahmet Kaya’nın şarkısında dediği gibi: “Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça...”

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Erden Timur: Tarikatçı dendiği için Alevi olduğumu söylemek zorunda kaldım Beşiktaş'tan Beyaz TV'deki Al-Musrati yorumları hakkında suç duyurusu! CHP’li Yavuzyılmaz: Maçın mutlaka incelemeye alınması gerekiyor İspanya basınında gündem Arda Güler Şike iddiası: Ankaraspor-Nazilli Belediyespor maçıyla ilgili inceleme başlatıldı