Kadınlar ölüyor, devlet seyrediyor: Ülkenin politik iklimi katili cesaretlendiriyor

Muğla’da 16 Temmuz’dan bu yana kayıp olan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in cansız bedeni bulundu. Cinayetin tek şüphelisi Metin Avcı, suçunu itiraf ederken Gültekin’in babası, “Ben böyle bir hükümet, devlet, Türkiye ve adalet istemiyorum” dedi

HABER MERKEZİ

AKP ve gericilerin İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik başlattıkları taarruz sürerken bir kadın daha katledildi. Günlerdir kendisinden haber alınamayan Pınar Gültekin’in cansız bedeni Muğla’nın Ula ilçesinde bulundu. Gültekin’in Cemal Metin Avcı adlı erkek tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Avcı, ilk ifadesinde cinayeti itiraf etti. Dün kadınlara yönelik tek şiddet vakası Gültekin’in katledilmesi değildi. Aynı gün içerisinde iki kadın, erkekler tarafından şiddete maruz bırakıldı. Yaklaşık altı ay önce katledilen Didem Mengü’nün katilinin yargılandığı dava ise ertelendi.

İstanbul’dan Muğla’ya üniversite eğitimi için giden Pınar Gültekin bar sahibi Cemal Metin Avcı tarafından katledildi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nin İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin, 16 Temmuz’da Ula’daki evinden çıktı. Ailesi İstanbul’da yaşayan Gültekin’e ulaşamadı. Ablası Sibel Gültekin ile annesi Şefika Gültekin, Muğla’ya gelerek Akyaka Jandarma Karakol Komutanlığı’na kayıp ihbarında bulundu.

Muğla İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerine, Menteşe ilçesinin kırsal Yerleşik Mahallesi’ndeki ormanlık alanda bir kadına ait cansız beden olduğu ihbarı geldi. Bölgeye giden ekiplerin yaptığı incelemede, cansız bedenin 5 gündür kayıp olan Pınar Gültekin’e ait olduğu tespit edildi. Soruşturma kapsamında Gültekin’in ayrıldığı erkek Cemal Metin Avcı gözaltına alındı.

Şüphelinin, Gültekin ile yeniden birlikte olmak istediği ancak genç kadının reddetmesi üzerine cinayeti işlediği belirtildi. Avcı, ilk ifadesinde cinayeti itiraf etti. Avcı, Gültekin’i boğarak öldürdüğünü söyledi.


Cemal Metin Avcı

Gültekin’in cansız bedeni, savcı ve ekiplerin olay yerindeki incelemelerinin ardından otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu’nun morguna kaldırıldı. Gültekin’in cansız bedenine DNA testi yapılacağı bildirildi.

Baba Sıdık Gültekin, DNAtesti istenmesine tepki gösterdi: “Kızım burada okul okuyordu. Bir cani kızımı vahşice öldürdü. Ben burada kızımın cenazesini almaya gelmişim. Fakat savcı bey çıkıp bana acaba kızınız mı değil mi diye DNA testi istiyor. Ben böyle bir hükümet, devlet, Türkiye ve adalet istemiyorum. Bir baba 15 gün süre ile burada bekliyorsa ben Türk vatandaşı olmaktan nefret duyarım.”

Pınar Gültekin’in katledilmesi İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları akıllara getirdi. Çok sayıda kadın örgütü İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine yönelik tepkilerini sürdürdü.


Cemal Metin Avcı tarafından katledilen Pınar Gültekin

Her gün yeni bir cinayet, cinsel saldırı ve şiddet haberiyle uyanmaktan ciddi şekilde etkilendiklerini söyleyen Kadınlarla Dayanışma Vakfı’ndan (KADAV) Özgül Kapdan, BirGün’e İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları değerlendirdi.

Kapdan, “Bir de üzerine katilin yanında olduğunu söyleyen birtakım ‘insan’ diyemeyeceğim mahlukların ‘Bağ evinde ne işi vardı” gibi cümleleri ile karşılaşmanın yarattığı duyguyu artık hakikaten tarif edemez haldeyiz. Öfke sözü yetersiz kalıyor” dedi.

İKTİDARIN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNE ALERJİSİ VAR

Kapdan, “Cinayetlerin önlenmesine tek başına 6284 gibi İstanbul Sözleşmesi gibi koruyucu yasaların etkili şekilde uygulanması da yetmez. Kaldı ki ne 6284’ün ne de İstanbul Sözleşmesi’nin etkili bir şekilde uygulandığından bahsedebiliriz. Ancak bu yasalar etkili şekilde uygulanmasa bile en büyük güvence. Adeta cankurtaran” şeklinde konuştu.


Kapdan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kadınların şikâyeti alınmak istenmiyor, dava dilekçesi kabul edilmiyor, delil istenmesi gibi durumlar yaşanıyor. Kısacası, İstanbul Sözleşmesi’nin devlet nezdinde tartışmaya konu edilmesinin dahi böylesine net ve öngörülebilir sonuçları varken imzanın çekilmesi durumunda nelere yol açabileceğini hayal bile edemiyorum.”

Sözleşmeden çekilmenin hukuki ve toplumsaldan başka pek çok sonucu olacağının altını çizen Kapdan, “En önemlisi sözleşmenin şiddeti kadın-erkek eşitliği üzerinden tanımlaması. Sözleşmede, toplumsal cinsiyet temelli şiddet, eşitsiz güç ilişkilerin bir sonucudur, devletlerin görevi çok yönlü önlemler alarak eşitliği sağlamaktır, deniliyor. Bence sözleşmeye duyulan alerjinin asıl nedeni budur. Eşitliğe duyulan alerjidir” diye konuştu.

***

Sadece bu yıl 146 kadını katlettiler!

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun raporuna göre son 18 yılda en az 15 bin 557 kadının yaşam hakkı ihlal edildi. Dünya Ekonomik Forumu’nun hazırladığı 2020 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği raporunda Türkiye, 153 ülke arasında 13’uncu sırada yer alıyor. CHP Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, 2018’de mobil olarak uygulamaya geçen Kadın Destek Uygulaması (KADES) ile 30 bin 601 kadının şiddeti ihbar ettiğini açıklamıştı. Buna göre günde 38 kadın şiddete uğradığını panik butonu ile bildirmişti. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre ise geçen yıl ise toplam 474 kadın katledilirken bu yılın ilk 6 ayında ise toplam 146 kadın öldürüldü.

***

Katiller cesaretlendiriliyor!

Pınar Gültekin’in öldürülmesine kadın örgütleri ve sanatçılardan tepki yağdı. Sosyal medyadaki paylaşımlarda İstanbul Sözleşmesi’nin önemine dikkat çekildi. Paylaşımlarından bazıları şu şekilde:

♦ Oyuncu Songül Öden: Pınar Gültekin sırayla her gün kurşuna diziyorlar bizi ve korkakça gömüp yakıyorlar bedenimizi aklımızı cesaretimizi… Karşı koyan mücadele eden her kadına “Kuyruk salladı o da az değil, erkekliğimle oynadı” diyorlar… Sonra kravatlarıyla mahkemeye geliyorlar sonrası malum...

♦ Müzisyen Aylin Aslım : Diyanet’in “Kocanız sizi döverse polise gitmeyin, akşama sevdiği yemekleri yapın” diye açıklama yapması, kadın katillerinin kelimesi kelimesine hep aynı savunmayla ceza indirimi alması, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmeye çalışılması açık bir kadın düşmanlığıdır.

♦ Nar Kadın Dayanışması: 5 gündür kendisinden haber alınamayan Pınar Gültekin‘i, bir süre önce ayrıldığı eski sevgilisinin katlettiği ortaya çıktı. İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmeye yönelik her türlü kadın düşmanı siyaset ve söylem, kadınların çalınan yaşamından sorumludur! Yetti!

***

Bir günde şiddetin fotoğrafı

İstanbul Maltepe’de Didem Mengü’yü öldürdüğü gerekçesiyle tutuklu bulunan Abdulsalem Günay’ın yargılanmasına başlandı. İstanbul Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına, önce Mengü’ye vurmadığını iddia eden Günay, daha sonra “Kendisini etkisiz hale getirmek için elinden almış olduğum taş ile vurdum. Yere düştü” dedi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

TEHDİT ETTİ

Erzurum’da ise bir kadın, birlikte olduğu iddia edilen erkeğin şiddetine maruz kaldı. Çevredeki yurttaşların tepkisiyle karşılaşan erkek “Sana ne” diyerek kadına uyguladığı şiddeti sürdürdü. Palandöken’deki Nenehatun Kadın Doğum Hastanesi bahçesinde çekilen görüntülerde, erkeğin genç bir kadına şiddet uyguladığı görüldü. Genç kadına hakaret eden de erkek, ölümle tehdit etti. Erkek gözaltına alındı.

İzmir Karşıyaka’da da önceki sabah işe gitmek için yürüyen kadına, eli bıçaklı maskeli bir kişi, cinsel saldırıda bulunmak istedi. Olay yeri yakınındaki bir güvenlik görevlisinin müdahalesi sonucu, saldırgan olay yerinden kaçtı. Yaralanan D.G., sağlık ekiplerince tedavi edildi.

Antalya Konyaaltı’da ise Berk K. isimli erkek, önceki gün annesi Seher Fak’ı vurarak öldürdü. 50 yaşındaki Seher yaşamını yitirirken, Berk K. de dün sabah Emniyet’e giderek, suçunu itiraf etti.

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
Cin şişeden çıktı bir kere! Kadınlar baskıya karşı 1 Mayıs’ta alanlarda: Eril düzene isyan! Evli olduğu kadını tüfekle katleden erkek, intihar etti Siz misiniz tek adamın kararına itiraz eden? Kartal'da kadın cinayeti: Rezidansta katlettiği kadının ailesini "intihar etti" diye aramış