Koşuyolu halkı, nargile kafeler nedeniyle mağdur: Mahalle yaşamından uzaklaştırılıyoruz

Koşuyolu mahallesi halkı, uzun süredir bölgede faaliyet gösteren işletmelerden şikâyetçi. İşletmelerin kural tanımadan kamu alanını işgal ettiğini belirten mahalle halkı, valelerden de dert yanıyor

MELİS GÜNDEN

İstanbul Koşuyolu’nda nargile kafelerin artışı ve valelerin kural tanımaz davranışları mahalle sakinlerini rahatsız eden boyutlara ulaştı. Mahalledeki bu mekânlarda çalışan valelerin halkı rahatsız edici ve özel alanı gasp eden tavırlarından şikâyet eden mahalleli, bölgenin korunmasını talep ediyor.

Plansız iş yeri artışının önlenmesi ve bina yapımlarının belli bir plana sahip olmasının bölge açısından önemli olduğunu vurgulayan Koşuyolu halkı ve Koşuyolu Çevre Gönüllüleri sorunlarını gazetemize konuştu.

‘Koşuyolu nargile üssü olmasın’
Bölgede yer alan mekânların büyük çoğunluğunun nargile kafelerden oluştuğunu ifade eden Koşuyolu Çevre Gönüllüleri’nin avukatı İlknur Aksu, şöyle konuştu:

“Tophane’deki nargileciler kapatılınca, oranın yükü Koşuyolu’na aktı. Ayrıca, dışarıdan gelen insanlarla arabaların sayısı arttı ve otopark sorunu ortaya çıktı. Kafeler, masalarını kaldırıma koyarak kamu alanını işgal ediyor. Belediye ile birden fazla kez konuştuk. Ancak bir sonuç çıkmadı. Koşuyolu’nun yüzde 90’ı iş yeri oldu. Burası nargile üssü olmasın. Aslında Koşuyolu insansızlaştırılıyor. Sadece iş yerine dönüşüyor. Koşuyolu mahalle yaşamından uzaklaştırılıyor.”

‘Vale terörü yaşanıyor’
Kafelerde çalışan valelerin birçok alanı işgal ettiğini ve tepki gösteren halka ise hakaret ettiğini aktaran mahalleli Şebnem Çelebi, “Kafelerin valeleri sadece yola park etmekle kalmıyor, kaldırıma da park ediyor. İnsanlar bebek arabalarıyla kaldırımdan geçemiyor. Koşuyolu’nda vale zorbalığı yaşanıyor. Kaldırıma park ettikleri motosikletlerin orada ne işleri olduğunu sorduğumda, ‘Çekil’ diyerek cevap veriyorlar” dedi.

Deprem sırasında öncelikli olarak tahliye edilecek alanların da mekanlar tarafından adeta gasp edildiğini kaydeden bir diğer mahalleli Besim Ulusarslan ise, “Bizim sokağa araç park etmemek gerekir. Çünkü 1999 depreminden sonra, öncelikle tahliye edilecek yollar tespit edilmişti. Onun içerisinde ilan edilen cadde veya sokaklar içerisinde Salih Omurtak Sokak’ta var. Yani orada en azından trafiği engelleyecek araba park edilmemesi gerekiyor. Bu şartlar bugün geçerli mi değil mi bilmiyorum ama öyle ilan edilmişti” diye konuştu.

Mahallelerinde yeşil alanların da azalmaya başladığından şikâyet eden Koşuyolu Çevre Gönüllüleri’nden Ali Toroz da şu ifadeleri kullandı:

“Dayanışmaların burada devreye girmesi gerekiyor. Toplumsal algıyı dayanışmalar ve mahalle halkı oluşturur. Biz önce mahallede örgütlenelim. Mahallemizde yeşil alanlar daralmaya başlandı. İstanbul deprem bölgesi. Koşuyolu, Acıbadem ve Altunizade’nin ortak tek bir toplanma alanı var o da Validebağ Korusu. Orayı da koruyabilmek için uğraşıyoruz. Validebağ çevresindeki muhtarların daha aktif olması gerekiyor. Ben Kadıköy Belediyesi’nin Acıbadem Bölgesi’nde hayvanlardan sorumlu kişisiyim. Validebağ’ın düğün salonu olarak kullanılması orada yaşayan hayvanlara zarar veriyor.”

‘Ama her kafe masa koyuyor’
Nargile kafe işletmecilerinden Hakan E. ise, halkın şikâyetleriyle ilgili şöyle konuştu:
“Ben 20 senedir Koşuyolu’nda nargile piyasası içerisindeyim. Şikâyet edenlerin hepsi 50 yaş ve üstü. Gençlerden şikâyet yok. Kaldırıma masa koyma yetkim yok, ama her kafe koyuyor. Keşke daha çok kafe açılsa. Sadece nargile kafe değil. Alkollü restoran açılsın, normal restoran. Ne kadar çok bu tip işletmeler açılırsa o kadar çok dışarıdan insan geliyor. Buradaki esnaf kalkınıyor.”

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
İSKİ duyurdu: İstanbul'da barajların doluluk oranında son durum “Murat Kurum kazanacak” diyen burç spekülatörü tüy dikti: “Doğum saati yanlış” Koza Altın’ın gözü şimdi de yaylalarda Giyim, moda sektörü iklim krizini tetikliyor Cin şişeden çıktı bir kere!