Siyasi cinayetleri bulmak için başlangıç olarak alın size 2 sayfa!..

“Siyasi Cinayetlerle” yüzleşmek, bir ülke için “hayati” önem taşıyor. Bu “yüzleşmenin “hukukun üstünlüğüne inananlar” içinde de

“Siyasi Cinayetlerle” yüzleşmek, bir ülke için “hayati” önem taşıyor. Bu “yüzleşmenin “hukukun üstünlüğüne inananlar” içinde de ayrı bir anlamı var. Devletin birinci varlık nedeni, yurttaşının “can ve malını” korumak!.. Teoride tüm kurum ve kuruluşları bu öncelik adına oluşur!..
•••
Yurttaşının en temel hakkı olan “yaşamını” koruyamayan devlet, üstelik emanetinde olduğu “canı” yok etme “hakkını da elinde tutan” bir devlet nasıl saygın olur?!..
Yurttaşlarının güvenini alamayan “bir devletin” bırakın saygınlığını, varlığı çoktan tartışılmaktadır!.. Böyle bir devletin sahiplendiği “halkı” olamaz!.. Zaten halklar, böyle bir devleti kabul etmez!..
•••
Demokratik açılımları dillerinde “pelesenk” edenler, gerçek demokratik düzene “öz eleştiri” yaparak ulaşılabileceğini bilmiyorlar mı?
“Faili Meçhul Cinayetleri” bulamayanlar, her an cinayetlerin işlenebileceği kanısında olanlar, “darbelere” nasıl karşı koyar?
Adaleti, yargıyı kendi adına kullanmaya çalışan iktidarların yurttaş “yaşamına” önem verdiğini söylemek mümkün değil!..
•••
Perşembe günü “Faili Belli Cinayetler” nedeniyle yakınlarını kaybeden aileler, TBMM’de bir dizi görüşme yaptı. Amaçları, duygularını anlatmak değil, 70 yıldır süren ve Türkiye’nin aydınlarını tek tek yok eden “düzeni” sorgulamak ve “tetikçilerin arkasındaki gerçek neden ve failleri” bulmaktı!..
•••
Parlamenter demokrasinin en belirgin simgesi olan TBMM’de yaptıkları açıklama herkese ders olmalı…
Bakın ne dediler;
“TBMM’ye acılarımızı getirmek istemedik. Onlar bizim mahrem alanımız.
Hukuk talebimizle geldik. Olaylara çok yakından tanık olmuş kişiler olarak geldik. Siyasi bir hesaplaşmanın içinde değiliz.
Hep birlikte Meclis’in çatısı altında yüzleşmemiz gerektiğine inanıyoruz. Süreklilik halindeki bir hukuk dışılıkla yüzleşmemiz gerek. Hepimiz tanıklığımızı getirmeliyiz. Hep birlikte sorabilmeli ve cevaplayabilmeliyiz. Bunun hepimiz için bir yurttaş sorumluluğu olduğunu düşünüyoruz.
Cinayetlerin ardındaki örgütlenmeler ortaya çıkarılmadıkça, bu tür suçların tekrar tekrar işlendiğini edindiğimiz tecrübelerden biliyoruz. Biz hepinizden daha iyi biliyoruz. Artık fotoğrafı çok net görünmeye başlayan bu hukuk dışılığın sona erdirilmesi talebimizle geldik. Emir komuta zincirine ulaşılmadıkça, geride kalan, kaçan, kaçırılan, korunan, gizlenen tüm suçlulara ulaşılmadıkça bu cinayet dosyaları kapanmış sayılmasın.
Bu aydınlatma yolunda sorumlulukla yürüdüğü için 32 yıl önce katledilen savcı Doğan Öz’ün raporundaki son sözleri yineleyerek, ‘durumu bütün açıklığı ve acılığıyla sunmak’ için buradayız.”
•••
Ne kadar özenli “dik duruş,” ne kadar “onurlu bir davranış!”.
Ve Türkiye için ne kadar “kahredici” bir durum!..
•••
Artık yasak savar gibi olayların üzerine giden, olayları çözmek değil, üzerine “küller serpen” bir devlet anlayışı dışlanıyor.
Toplumun duyarsızlığı sorgulanıyor. Aileler “kendi katillerini” bulmak için“harekete geçiyor!”
Devlet mekanizması, rejim ya da yetersiz siyasiler, ne derseniz deyin. Ülke adına ne utanç verici bir konum!..
Yurttaş adına ne acınacak hal!..
•••
Şimdi Türkiye Cumhuriyeti hayati bir konuda karar vermek zorunda!. TBMM mutlak bu “cinayetleri araştırılmalı ve soruşturulmalı!.” Bu doğrultuda “tüm partilerin oybirliğiyle katıldığı ve kurallarını kabul ettiği bir “Araştırma komisyonu” kurmalı!
İç tüzük değişikliği şart. Komisyonun yetki ve yaptırım gücü olmalı!
Zamanaşımı kalkmalı, “devlet sırlarına” ulaşılmalı, çağrılanların mutlaka bilgi vermesi sağlanmalı, devletin tüm kurumaları her türlü ihtiyaç duyulan belgeyi vermek zorunda bırakılmalı...
Komisyonun arkasında önce halk sonra da başbakanlık olmalı!..
Komisyonun saygın, çalışkan ve siyaset yapmayan tarafsız üyelerden oluşması sonuç alınmasının en önemli faktörü olacaktır..
•••
Aslında TBMM’nin harekete geçmesi için altyapı oluşmuş.
CHP Milletvekili Ali Rıza Öztürk bu konuda bir önerge vermiş. AKP ve BDP grupları destekleyeceklerini açıklamış.
Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin “iç tüzük” değişikliği yapılabileceğini söylemiş…
•••
Bir tek MHP karşı görünüyor.
Geçmişle ilgili sıkıntıları olduğu açık. Ama yeni bir sayfa açmak partiler için önemli bir gelişimdir. Ayrıca geçmişin “özeleştirisini” yapabilmek de bir “erdem” meselesidir.
•••
Aslında kurulacak “Meclis Araştırma Komisyonu”nun işi kolay.
İlk olarak “Susurluk olayı” sonrası Kutlu Savaş’ın yazdığı “Raporu” incelesinler.
Bir çok şeyi bulacaklardır...
Sonra da TBMM de görüşülmeyen “Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Komisyonu’nun arşivdeki raporuna baksınlar.
•••
Ben sizin ve müstakbel komisyonun dikkatine “Kutlu Savaş raporundan” 2 sayfa sunuyorum.
Bu iki sayfa iyice okunduğunda faillerin resmi açıkça görülüyor…
Değil mi?!.
Kim olduklarını anladınız mı?..

Günün Manşetleri için tıklayın
Çok Okunanlar
‘Öldü’ denilen itirafçı, 8 ay önce Jandarma’da memurmuş Diyanet’ten hadisli 1 Mayıs mesajı Türban neyi örtüyor? BUGÜN BENİM, YARIN SENİN, HİÇBİR ZAMAN KİMSENİN:Küçük Asya incisi Sinasos -2 Eğitim Bakanlığı Müsteşarı'nın kızına YGS'de VIP torpili!