Ertan Çetinkaya isimli işçi, önlem alınmadan babası ve amcasıyla birlikte çalıştığı işyerinde ‘kaza’ sonucu yaşamını yitirdi. SGK yaşananlar için ‘kaza değil’ dedi. Bilirkişi, ölen işçiyi kusurlu, işyeri sahibini kusursuz buldu. Baba Çetinkaya’ya ‘İftira atma, derdin para’ dediği iddia edilen savcı ise iki kez dosyayı kapattı.

26 Yaşındaydı, yaşamını çaldılar, dosyayı da kapattılar: Öldüğüyle kaldı
Ertan Çetinkaya lie babası Ramazan Çetinkaya. (Fotoğraf: BirGün)

Uğur ŞAHİN

Türkiye, iş cinayetlerinde rekorların kırıldığı bir ülke. En çok ölüm inşaat işkolunda yaşanırken iş cinayetleri davalarında etkin bir yargılama yapılıp yapılmadığı da tartışma konusu. Tartışmalı yargı süreçlerden birisi de Ankara’da gerçekleşti. Henüz 26 yaşında olan Ertan Çetinkaya isimli işçi,’kaza’ sonucu yaşamını yitirdi. Ancak soruşturma aşamasında skandallar yaşandı, adalet sağlanamadı.

’Kaza’ Ankara’nın Ostim Mahallesi’ndeki Filmaksan isimli işyerinin çatı tadilatının yapıldığı sırada meydana geldi. Ertan Çetinkaya, geçen yıl 20 Ekim tarihinde Ekrem Akkaş'a ait Filmaksan adlı firmanın çatısını onaran dört çalışandan biriydi. Genç işçiyle birlikte babası Ramazan Çetinkaya ve amcası Kamil Çetinkaya da buradaydı. Suç duyurusunda yer alan iddialara göre; Çetinkaya Ailesi, firma sahibinden ‘ağ gerilmesi’ gibi önlemlerin sağlanmasını talep etti. Ancak işverenden, ‘vakit kaybetmeden, derhal işe başlamaları’ yönünde talimat aldılar. Zira hava yağmurluydu ve işyerinin içine yağmur sularının akması halinde, içerideki malzemeler zarar görecekti. İşveren, çalışanlara gerekli güvenlik malzemelerini birkaç gün içinde tedarik edeceğini söyledi. Sonrasında hiçbir önlem alınmadan işe başlandı. Ve iş başladıktan çok kısa bir süre sonra Ertan Çetinkaya’nın bastığı sac kırıldı. Beton zemine düşen genç işçi, komaya girdi, bilincini kaybetti. Bir süre hastanede yaşam mücadelesi veren Çetinkaya, olayın üzerinden yaklaşık bir ay sonra, 23 Kasım tarihinde yaşamını yitirdi.

’Kaza’ geçen yıl 20 Ekim ayında bu işyerinin çatı tadilatının yapıldığı sırada meydana geldi.
’Kaza’ geçen yıl 20 Ekim ayında bu işyerinin çatı tadilatının yapıldığı sırada meydana geldi.

Firma sahibi sözkonusu olayı ‘iş kazası’ olarak rapor etmedi, şikâyet üzerine olay yerine polis geldi ve soruşturmaya böyle başlanabildi. Baba Ramazan Çetinkaya’nın soruşturma kapsamında alınan ilk ifadesinde yer alan bilgilere göre; işyeri sahibi Akkaş, güvenlik önlemi olarak işçilere sadece ayakkabı ile baret getirdi. Bunların yeterli olmadığını belirten Ramazan Çetinkaya, file çekilmesi ve kendilerini bağlamak için emniyet kemeri istedi. Ancak işveren, bunları sağlamadı ve çalışmaya böyle başladılar. Sonrasında ise ‘kaza’ meydana geldi.

‘KENDİLERİ ÖNLEM ALSIN'

Ramazan Çetinkaya, gerekli iş güvenliği önlemini almadığına vurgu yaparak Akkaş’tan şikâyetçi oldu. Akkaş ise verdiği ifadede, çatının tadilatı için Amca Kamil Çetinkaya ile 40 bin TL’ye anlaştıklarını söyledi. Kamil Çetinkaya’ya işe başladıktan sonra bir şeye ihtiyaçlarının olup olmadığını sorduğunu öne süren Akkaş, Çetinkaya’nın bir ihtiyaçlarının olmadığını söylediğini iddia etti. Akkaş, “güvenlik filesi, emniyet kemeri, baret gibi koruyucu malzemeler temin etmesinin de istenmediğini” öne sürdü. Ayrıca firmasının çalışanları olmadığı için işçilerin kendi güvenlik önlemlerini kendilerinin alması gerektiğini ifade etti.

FİLE DE KEMER DE YOK

Ancak Amca Kamil Çetinkaya da, Ramazan Çetinkaya’nın verdiği ifadede de olduğu gibi, Akkaş’ın sözlerini yalanladı. Amca Çetinkaya, Akkaş’ın hesabına 20 bin TL yatırdığını, bu parayla çatı için malzemeler aldığını söyledi. File ve emniyet kemerinin Akkaş tarafından kendilerine temin edileceğinin bildirildiğini aktaran Amca Çetinkaya, filenin kurulmadığını, kemerin de alınmadığını kaydetti. Amca Çetinkaya, bu önlemler alınmasa da alınan malzemeler nedeniyle mahcup düşmemek adına çalışmaya başladıklarını belirtti.

Soruşturma kapsamında 20 Mart tarihinde bir bilirkişi raporu hazırlandı. Raporda Kamil Çetinkaya ‘asli kusurlu’, yaşamını yitiren Ertan Çetinkaya ise ‘tali kusurlu’ bulundu. Bilirkişi, şüpheli Akkaş’ın ise herhangi bir kusurunun bulunmadığını bildirdi. Bunun üzerine de savcılık, 31 Mart tarihinde, ‘kovuşturma yapılmasına yer olmadığı’na yönelik karar verdi.

ÖLEN ‘KUSURLU’ BULUNDU

Akkaş’ın ‘Taksirle ölüme neden olma’ suçundan cezalandırılması gerektiğine dikkat çeken ailenin Avukatı Ece Çam, bu karara itiraz etti. İtirazı kabul eden Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimliği, daha önce bilirkişi raporu hazırlansa da bu kez uzman bilirkişiden görüş alınması yönünde karar vererek, takipsizlik kararını kaldırdı. 19 Haziran tarihli yeni raporda da Amca Çetinkaya ‘asli kusurlu’, hayatını kaybeden işçi ‘tali kusurlu’ bulundu. Heyet, Akkaş’ın herhangi bir kusurunun tespit edilemediği görüşüne vardı. Savcı, 22 Haziran’da bir kez daha ‘kovuşturma yapılmasına yer olmadığı’ kararı aldı. 

CEZADAN KURTULDU

Av. Çam, bu karara da itiraz etti: “Bu bilirkişi raporuyla müşteki hem ceza sorumluluğundan hem de tazminat sorumluluğundan kurtulmuş, müvekkil de 26 yaşında hayatının baharında müştekinin güvenlik önlemi aldırmadan çalışmaya zorladığı için ölen oğlunun acısıyla baş başa bırakılmıştır. Yoksulluk sınırı altında yaşayan maktul ve ailesinin hayatları, büyük bir firmanın maddi gücü karşısında hiçe sayıldı.”

İtiraz, yeniden değerlendirecek.

BİR AİLE PARAMPARÇA OLDU

Çetinkaya Ailesi, yaşananların ardından paramparça olmuş durumda. Baba Ramazan Çetinkaya, “Hâlâ kendimde değilim” diyor ve yaşananları şöyle anlatıyor: “İşyeri sahibine dedim ki, ‘File çekin, burası tehlikeli.’ ‘Siz başlayın, biz hallederiz’ dediler. O gün de kaza oldu. Savcı bana ‘İftira atma’ dedi, ne iftirası? Çocuk düştü, öldü. ‘İş kazası’ değil dediler, nasıl kaza değil, ben bunu anlamıyorum. Paramparça bir aile olduk.” 

Gözyaşı dökerek oğlunun hayalleri olduğunu anlatan Anne Nermin Çetinkaya ise “35 gün elinden tuttum, yaşayacak sandım” diyor: “Her gün içim içimi yiyor. 26 yaşındaydı benim çocuğum. Onun için sonuna kadar savaşacağım.”

Yaşamını yitiren genç işçinin lösemi hastası kardeşi İlknur Çetinkaya da adalet istiyor: “Parası olan her şekilde kendini savunuyor ama parası olmayan eziliyor..”

‘DERDİNİZ PARA’ DEDİ İDDİASI

Av. Ece Çam, iki kez ‘Kovuşturmaya gerek yok’ kararı alan savcı A.İ.T. hakkında ‘görevi kötüye kullanma suçu’ndan şikâyetçi oldu. HSK savcı A.İ.T. hakkında soruşturma başlatırken suç duyurusu dilekçesinde şu iddialar yer aldı: “Ertan Çetinkaya’nın hayatını kaybettiği gün hastaneye gelen soruşturma savcısı, müvekkile hitaben ‘Buradan bir şey çıkmaz, avukat tutmana gerek yok’ demiştir. Müvekkilin şikâyetçi olduğunu söylemesi üzerine, ‘Para için şikâyet ediyorsan, bir şey tutturamazsın’ demiştir. Müvekkil dosyanın durumunu öğrenmek için savcılığa gittiğinde, savcı, müvekkile hitaben ‘Adamlara suç atma, derdin para, başka bir derdin yok’ demiştir. 

Av. Çam, “soruşturma dosyasının objektif ve şikâyet edilmemiş, güvenilir bir başka savcıya verilmesini” talep etti. Ancak buna rağmen dosya yine aynı savcıya verildi. Av. Çam, “HSK soruşturmasına rağmen dosya yine aynı savcıya verildi. Tek taraflı raporla dosya kapatıldı” dedi.

‘İŞ KAZASI DEĞİL’MİŞ

Öte yandan soruşturmada yaşananlara benzer bir vicdan yaralayan karar da Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) geldi. SGK, Çetinkaya’nın ölümünün ‘iş kazası olmadığını’ belirtti. Ostim Sosyal Güvenlik Merkezi’nden 9 Haziran’da gönderilen yazıda, şöyle denildi: "Kazalı Ertan Çetinkaya ve diğer tanıkların sigortalılık niteliğine haiz olmadıkları ve Ertan Çetinkaya’nın ölümlü kaza olayının 5510 sayılı yasanın 13. Maddesi kapsamında iş kazası olmadığı’ sonuç ve kanaatine varılmıştır.”