2924 gün sonra ‘indirimli’ ceza: Adaletiniz batsın!

Dilan ESEN

Gezi Direnişi sırasında başından vurulan Berkin Elvan’ın ölümüyle ilgili açılan davanın karar duruşması İstanbul Adliyesi 17’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sanık polis Fatih Dalgalı olası kastla öldürme suçuyla 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dalgalı yine tutuklanmadı.

Kimlik yoklamasıyla başlayan davada sanık, SEGBİS yoluyla duruşmaya katıldı. Heyet değişikliği nedeniyle iddianameyi elinden geldiğince incelemeye çalıştığını söyleyen mahkeme başkanı, adil bir karar almaktan başka bir seçeneklerinin olmadığını söyledi.

Elvan ailesinin avukatı Çiğdem Akbulut, başından beri delillerin karartılmaya çalışıldığını söyledi ve sanık Fatih Dalgalı’nın SEGBİS ile duruşmaya katılmasına itiraz ederek, “Sanığın sağlıklı teşhis edilememesinin sebebi onu buraya getirmeyen mahkemenizdir. Sanık bıyık taktı, gözlük taktı. Biz Fatih Dalgalı’nın cezalandırılmasını istiyoruz. Ama yalnız değil. Berkin’in kaçamamasına neden olan, sokağı gaza boğan polisin ve emri veren amirin de yargılanmasını istiyoruz. AYM ve AİHM bu konuda karar vermedi, size attı topu. Biz bu dosyada sanığın cezalandırılmasını yalnız Berkin için istemiyoruz. Biz istiyoruz ki bundan sonra polis o tetiği çekerken bin kere düşünsün. Bunun sonucu ne olur düşünsün” dedi.

Olay yeri keşfinin yapıldığı gün özel harekat polislerinin jandarmaya müdahale ettiğiyle ilgili tanıklığını anlatan Avukat Can Atalay ise “Berkin öldürüldükten sonra adalet talebi suçlulaştırılmaya çalışıldı. O kadar ki miting meydanlarında annesi yuhalatıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün sözleşmeli avukatları bu polisi savunuyor” diye konuştu.

Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan söz alarak polislerin, oğlu Berkin’in hastaneye götürülmesine engel olduğunu söyledi. Anne Elvan, “Belki çocuğum yaşayacaktı. Sakat da olsa yaşayacaktı” dedi.

Baba Sami Elvan ise şunlar söyledi:

“Bir gerçek var, benim ailem 8 yıldır acı çekiyor. Biz burada duygu sömürüsü yapmıyoruz acı çekiyoruz. 8 yıldır benim evimde her gün cenaze var. Ekranda duran katil zanlısı benim oğlumu öldürdü. Ama her şeyiyle inkar ediyor. Benim arkamda kimse yok sadece bir yüreğim ve onurlu duruşum var. Benim polisim destan yazdı diyen kişi benim çocuğumun katilidir. Ekranda görünen kişi tetikçidir. Sizler gerçek kararı verirseniz önümüzdeki süreçte o polis o tetiği çekerken 20 kere düşünecek. Tek talebim adalet.”

Sanık polis Fatih Dalgalı, ise tanıdık bir savunma yaptı. Dalgalı “Ben baştan beri devletime hizmet ettim, etmeye de devam edeceğim. Beraatımı talep ediyorum” dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti sanık polis Fatih Dalgalı’nın müebbet hapisle cezalalandırılmasına karar verdi. Cezada indirim uygulayan mahkeme heyeti sanık polisi 16 yıl 8 ay hapisle cezalandırdı. Sanık hakkında tutuklama kararı vermeyen heyet sanık polis için yurt dışına çıkış yasağı konulmasına hükmetti.

GÖNÜL RAHATLIĞIYLA HAREKET ETTİ

Karar sonrası açıklama yapan Avukat Çiğdem Akbulut şunları söyledi: “Hastane önünde 269 gün mücadele ettik. 3 sene boyunca savcılık dosyasında bir adım ilerleme yapılsın diye mücadele ettik. 5 yıldır dava dosyasında mücadele ediyoruz. 8 yılın sonunda bugün çıkan karar eksik bir karardır. Evet kasten öldürmeden müebbet hapis cezası aldı. Tutuklanması lazımdı. Tam da tutuklanmasına gerek yok, denilen gerekçe yüzünden tutuklanması lazımdı. 8 yıldır görevinin başında olması başka çocuklara da zarar verebileceği anlamına geliyor. Fatih Dalgalı, Berkin’i bile isteye vurdu. 8 yıldır başına hiçbir şey gelmediği için, göreviyle alakalı hiçbir sıkıntı yaşamadığı için, bugüne kadar bütün delillere rağmen o ben değildim dediği için, başı boş bir şekilde gönül rahatlığıyla arkasındaki Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı rahatlığıyla hareket etti. Bu hapis cezası da onun rahatını bozmayacak, çünkü tutuklanmadı. Ama tutuklanması lazım. Çünkü biz diyoruz ki polise tetiği çekerken bir kere düşünme sorumluluğunu hatırlatın. Fatih Dalgalı görevine devam edecek.”

Karara isyan eden Anne Gülsüm Elvan ise şunları söyledi: “16 kiloya 16 yıl. Ben bunu kabul etmiyorum. O içeri girene kadar durmayacağım. Hâlâ görevine devam ediyor. Hangi çocuğu vuracak diye her gün düşünüyorum. Kabul etmiyorum ben bunu.”