Eğitim Sen 2015-2016 eğitim öğretim yılına ilişkin rapor açıkladı. Rapora göre, 4 yılda özel okul sayılarındaki artış yüzde 60. Özel okula giden öğrenci sayısındaki artış yüzde 92. Dini eğitim ise fiilen okul öncesi eğitime, hatta kreşlere kadar indirildi.

“4+4+4’ün 4’üncü yılında dinselleşme ve özelleştirme zirvede”

BURCU CANSU​​

2015-2016 eğitim öğretim yılının ikinci yarısı Cuma günü sona eriyor. Eğitim sisteminin yıllardır çözüm bekleyen en temel sorunları, bu eğitim öğretim yılında da artarak devam etti. Eğitim Sen, siyasi iktidarın baskısı altındaki eğitimin durumunu gözler önüne seren bir rapor hazırladı. Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ve Genel Eğitim Sekreteri Elif Çuhadar Mülkiyeliler Birliği’nde bir basın toplantısı düzenleyerek raporu kamuoyu ile paylaştı.

Karaca, eğitim sisteminin yıllardır çözüm bekleyen en temel sorunlarının, 2015-2016 eğitim-öğretim yılında da azalmak bir yana daha da arttığına, eğitimde yaşanan çelişki ve eşitsizliklerin giderek derinleştiğine dikkati çekti. Karaca, bu eğitim öğretim yılı içerisinde MEB’in eğitimi gericileştiren birçok uygulamasına tanık olduklarını kaydederken, eğitimde özelleştirmenin ciddi anlamda arttığını bildirdi. Karaca, en çok da laik ve bilimsel eğitimin bitirilmeye çalışıldığını ifade ederek, liselerde yayımlanan bildirilerde laik eğitim vurgusunun öne çıktığını kaydetti. Karaca, eğitim alanında yaşanan ciddi sorunların liseli gençleri ayaklandırdığını söyleyerek, Türkiye’nin köklü liselerinden başlayarak yükselen tepkileri selamladı.

Eğitimin genel durumu

Karaca, eğitimin genel durumuna ilişkin şunları kaydetti:


*Siyasi iktidar, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, eğitim sistemini kendi siyasal-ideolojik hedeflerine uygun olarak biçimlendirmeye devam etti.

*Eğitim sisteminin yıllardır çözüm bekleyen en temel sorunları, 2015-2016 eğitim-öğretim yılında azalmak bir yana daha da artmış, eğitimde yaşanan çelişki ve eşitsizlikler giderek derinleşti.

*Eğitimde yaşanan ticarileştirme ve eğitimde dini muhafazakarlaştırma politika ve uygulamaları hız kesmeden sürdü.

*2015-2016 eğitim öğretim yılında siyasi iktidarın eğitime ve topluma yönelik dayatmacı ve baskıcı uygulamaları arttı.

*Kamu okulları her açıdan kendi kaderi ile baş başa bırakılırken özel okullar kamu kaynakları ile teşvik edildi, imam hatip okullarına yönelik ayrımcı uygulamalar artı.

*Türkiye’nin dört bir yanında dini eğitim fiilen okul öncesi eğitime, hatta kreşlere kadar indirildi.

*Eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde “siyasal ve sendikal referans” belirleyici oldu, hükümete yakın sendika üyeleri eğitim yöneticisi olarak atandı.

*Öğretmen ve derslik açıkları, atama bekleyen öğretmenler, laik-demokratik eğitim anlayışıyla çelişen uygulamalar, kalabalık sınıflar, taşımalı eğitim, okulların altyapı eksiklikleri ve okullara ödenek yetersizliği gibi acil çözüm bekleyen çok sayıda sorun ise bu öğretim yılında da bırakın çözülmeyi tartışılmaya dahi açılmadı.

Eğitimde ticarileşme verileri

Karaca, eğitimde 4+4+4 ile geçen 4 yıllık dönemde eğitimde ticarileştirmenin temel göstergelerini şöyle sıraladı:

*Okul öncesi eğitimde, devletteki okul sayısı 2011-2012’de 28 bin 625 iken 2015-2016’da bu rakamın 27 bin 793’e gerilediği görüyoruz. Devlet okullarının sayısında azalma görülürken, özel okullara baktığımızda 2011-2012’de 2 bin 848 olan okul öncesi sayısı 2015-2016 da 4 bin 658’e çıkmıştır. Yüzde 90’lık bir artış söz konusudur. *Eğitimde ticarileşmenin temel göstergesi olarak ilk ve ortaokullardaki öğrenci sayısı da çarpıcıdır. Devlet okullarında 2012 için öğrenci sayısı 5 milyon 426 bin 529 iken 2015-2016’da 4 milyon 529 bin 342’ye gerilemiştir. Özel okullarda ise 2012’de 167 bin 381 iken 2015-2016’da öğrenci sayısı 278 bin 89’a çıkmıştır.

*Ortaöğretimde tabloda ise sadece 4 yıl içinde hükümet ve MEB ortaklığı ile özel lise sayısı 2.8 kat, özel liselere giden öğrenci sayısı ise 2.7 kat artmıştır.

*2011-2012’de özel okul sayısı 885 iken 2015-2016’da bu sayı 2 bin 504’e çıkmıştır. Bütün dershanelerin temel liseye dönüştürülmesi ile özel okul sayısında ciddi artışa sebep olundu.

*4 yılda özel okul sayılarındaki artış: okul öncesinde yüzde 28, ilkokulda yüzde 40, ortaokulda yüzde 72, lisede yüzde 183, toplamda ise yüzde 60 özel okul sayısında artış oldu.

*Öğrenci sayısındaki artış: okul öncesinde yüzde 54, ilkokulda yüzde 39, ortaokulda yüzde 69, lisede yüzde 201, toplamda ise yüzde 92 özel okullara gönderilen öğrenci sayısında artış oldu.

Eğitimde dinselleşme verileri

4+4+4 uygulamasının iki temel yaklaşımı olduğunu aktaran Karaca, “bir ticarileşme ve özelleşme iki ise dinselleşmedir” dedi. Ticarileşme verilerini açıklayan Karaca, dinselleşme verilerini de şöyle sıraladı:

*Müfredat değişikliği tartışmaları ile dinsel referansların kullanılması, fizik, kimya kitaplarına dahi dinsel veriler yüklendi. Ders yükünü azalta bahanesi ile felsefe, psikoloji dersleri kaldırılarak seçmeli adı altında zorunlu din dersi dayatması arttı.

*MEB Diyanet işbirliği ile okul öncesinde kreşlerde fiilen dini eğitim başladı. 463 ilçede, 4-6 yaş arası 2 bin 53 kreş görünümlü Kuran Kursu açıldı. Yani Sıbyan Mektebi. 55 bin 347 öğrenciye dini eğitim verildi. Ne eğitim fakültesinden ne de denkliği olan 3 bin 17 öğretici buralarda görev yaptı.

*Okullara mescit zorunluluğu uygulamaya konuldu. Laboratuarlar, kütüphaneler mescitlere dönüştürüldü.

*İmam hatiplerde kız çocuklarının başını örtmesi için ikna odaları oluşturuldu. 12 Eylül ve 28 Şubat’a sürekli atıfta bulunan MEB ikna odalarına kulak tıkadı.

*Hemen hemen her gün bir ilin bir ilçesine zorla okul imam hatibe dönüştürülmeye çalışılıyor.

*MEB’in Diyanet, Bilal Erdoğan’ın da yönetiminde bulunduğu TÜRGEV Vakfı ve Karaman’da 45 çocuğa tecavüz ile gündeme gelen Ensar Vakfı’nın da içinde bulunduğu vakıflarla imzalanan protokollerle okullarda dini eğitim, seminerler, kitap imzalama günleri düzenleniyor. Laik, bilimsel eğitimi savunan insanların ise okullara gitmesi söz konusu olduğunda çok fazla zorluk çıkarılıyor.

*Kutlu Doğum Haftası adı altında Hicri Takvimi dikkate almayan uygulamalarda eğitimi dinselleştirme ve laikliği bitirme olarak karşımıza çıkıyor.

300 bin öğrencinin eğitim hakkı ihlal edildi

Karaca, “Türkiye İnsan Hakları Vakfı raporlarına göre, 16 Ağustos 2015-20 Nisan 2016 arasında 1 şehir merkezi ve 7 şehrin 22 ilçesinde onlarca mahalleyi kapsayacak şekilde en az 65 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Şırnak merkezde 40 bin, Cizre’de 41 bin, Nusaybin’de 32 bin, Derik’te 7 bin, Dargeçit’te 17 bin, Silopi’de 39 bin, İdil’de 24 bin, Sur’da 30 bin, Silvan’da 28 bin ve Yüksekova’da 33 bin olmak üzere, toplamda yaklaşık 300 bin öğrencinin eğitime erişim hakkı doğrudan ortadan kalktı” diye konuştu.

Dini eğitim için yeni model tartışması

Karaca, AKP Hükümeti’nin 4 yıldır uygulanan ve eğitim sistemini çökme noktasına getiren 4+4+4 dayatmasındaki başarısızlıkları için MEB’i yeniden sistem değişikliği arayışına ittiğini söyledi. Karaca, 3+3+3+4 uygulaması ile daha fazla dini eğitim vurgusunun öne çıkacağını söyledi.