Bir yıl içinde ikinci kez erken seçimle karşı karşıya kalan Yunanistan, yine önemli bir karan verecek; ya SYRIZA’yla yola devam edilecek ya da Yeni Demokrasi’yle ‘eski döneme’ göz kırpılacak

7 maddede erken seçim
DOĞAN UFUK TANIŞAN
@ufuktanisan

Yunanistan halkı bir yıl içinde üçüncü kez sandık başına gidiyor. 25 Ocak’taki erken seçim sonrası bütün gözlerin çevrildiği ülke, ya sol tabanlı bir partinin Avrupa Birliği’yle onur savaşına devam etmesini ya da eskiye, yani neoliberal politikalara geri dönmeyi oylayacak. Uzun süredir kemer sıkma politikaları nedeniyle bunalan, işsizliğin özellikle de genç işsizliğin tavan yaptığı Yunanistan, üçüncü kurtarma paketiyle beraber özelleştirmelere hız verirken Avrupa Birliği’nin içinde kalmayı tercih etti. SYRIZA, ocak ayındaki seçimlerden önce verdiği sözleri tutmadığı için oy kaybetse de hâlâ iktidarın en büyük iki adayından biri olarak dikkat çekiyor. Diğer aday ise elbette Avrupa Birliği’nin de iktidarda görmek istediği Yeni Demokrasi… Yapılan son anketlerden başlayarak Komşu’nun yarınki seçimini yedi maddede özetledik.

1- Anketler ne diyor?

SYRIZA’nın Troyka ile anlaşmasının ardından Sol Platform’un partiden ayrılarak yeni bir oluşum kurmasıyla oylarının düştüğü aşikâr. Yaklaşık bir aydır düzenli olarak anketlerde SYRIZA ile Yeni Demokrasi’nin kıyasıya bir yarış içinde olduğu görülüyor. Yarınki seçimler öncesinde yapılan son anketlerin bazıları SYRIZA’yı bazıları da Yeni Demokrasi’yi önde gösteriyor. İki partinin de yüzde 30’larda bir oy alacağı tahmin ediliyor ancak kimin ipi göğüsleyeceği sorusu ancak sonuçlar açıldıktan sonra netlik kazanacak. Bunun yanı sıra SYRIZA’nın hükümet ortağı ANEL’in yüzde 3’lük seçim barajının altında gösterildiği anketler faşist Altın Şafak’ın yüzde 6.2, KKE’nin yüzde 5.7, PASOK’un yüzde 4.7, Patomi’nin yüzde 4.2, Merkezciler Birliği yüzde 3.7 ve Halkın Birliği de yüzde 3’lük oy oranlarına sahip olacağını işaret ediyor. Seçimin asıl belirleyici noktasını ise yüzde 10’luk oranıyla kararsızlar oluşturuyor.

2- En iyi ihtimal ne?

Troyka’yla üçüncü kurtarma paketinde anlaşmasına rağmen SYRIZA’nın seçimden birinci parti çıkması Yunanistan için, halk için büyük önem arz ediyor. Zira Yeni Demokrasi’yle başabaş bir görüntü çizen SYRIZA, oyları azalsa da seçimden birinci parti çıkması durumunda elde edeceği ekstra milletvekilleriyle olası bir koalisyonun büyük ortağı olarak hükümeti kuracak. Avrupa Birliği’nin her talebini ‘koşulsuz’ kabul eden Yeni Demokrasi yerine, sosyalist tabanlı SYRIZA’nın iktidarda olduğu bir Yunanistan, daha dirayetli bir duruş sergileyecektir.

3- Peki ya en kötüsü?

En kötüsü elbette Yeni Demokrasi’nin seçimden birinci parti çıkması olacaktır. Liberal bir çizgideki parti, 25 Ocak’taki seçim başarısızlığının ardından lider değişikliğine gitse de yapı olarak neo liberal politikaları benimsiyor. Yeni Demokrasi’nin hükümeti kurması bir açıdan “Almanya ister, Yeni Demokrasi hemen uygular” anlamını da taşıyor. Bunun yanı sıra artan faşist hareketin palazlanmasının önüne geçmek Yeni Demokrasi’nin asla öncelikleri arasında olmayacak; medya, siyasetçi, Avrupa Birliği ekseninde halka daha ağır faturalar çıkartılacaktır.

4- Avrupa ne istiyor?

Aslında Avrupa’dan çok Almanya Şansölyesi Angela Merkel ne istiyor diye sorarsak daha doğru bir ifade kullanmış oluruz. Eski Kıta’nın iki Dünya Savaşı’ndan yenik ayrılmış ülkesi, ekonomik anlamda AB’nin lideri konumunda olduğu için Avrupa deyince akla hemen Almanya ve Merkel geliyor. Yunanistan’da sol bir partinin iktidar olmasıyla etekleri tutuşan, ancak müzakerelerde SYRIZA’yı yenilgiye uğratmayı başaran Merkel bununla yetinecek gibi durmuyor. Merkel’in isteği açık ve net: Yeni Demokrasi’nin hükümeti kurması ve Almanya’nın Yunanistan’da daha rahat ‘top koşturması’.

5- Sürece nasıl gelindi?

Kemer sıkmaktan, Avrupa Birliği tarafından aşağılanmaktan bıkan bir halk, 25 Ocak’taki erken seçimde iktidara SYRIZA’yı taşıyınca bütün Avrupa solunu büyük bir umut kaplamıştı. Zira SYRIZA, birliğe kafa tutacak ve başka bir kurtarma paketini halka dayatmayacaktı. Aylarca süren görüşmelerden, dik duruştan ve hatta referandumda “Kemer sıkmaya hayır” kararı çıkmasına karşın Aleksis Çipras liderliğindeki SYRIZA, yeni bir paket konusunda Troyka’yla anlaşmaya varınca parti içinde bölünmeler yaşandı. Sol Platform olarak bilinen grubun SYRIZA’dan ayrılarak Halk Birliği isimli partiyi kurması, halkın hükümete güvenini yitirmesi Yunanistan’ı bir sene içinde ikinci kez erken seçime götüren etkenler oldu.

6- Çipras neden erken seçime gitti?

Her ne kadar 25 Ocak’taki seçim öncesi verdiği “Başka bir kurtarma paketi daha olmayacak” sözünü tutmamasına karşın Çipras, isteseydi görev süresi dolana kadar hükümeti feshedip bir başka seçim kararı almazdı. Ancak demokrasi anlayışı oldukça gelişmiş bir ülkede olmanın verdiği ruhun yanı sıra parti içi bölünmelerin daha da ileriye gidişini engellemek ve halkın güvenini yeniden kazanmak için böyle bir karar alındı.

7- Seçim sistemi nasıl işliyor?

Yunanistan parlamentosu 300 sandalyeden oluşuyor. 250 sandalye nispi temsil sistemine göre dağılıyor. Parlamentoya girmek için yüzde 3’lük seçim barajını aşmak gerekiyor. Boş oylar, geçersiz oylar ve baraj altında kalan partilere giden oylar sandalye dağılımına etki etmiyor. Kalan 50 sandalye ise oyların çoğunluğunu alan partiye bonus olarak gidiyor. 151 sandalye alan parti hükümeti kurmak için gerekli çoğunluğa ulaşmış oluyor.