BM Güvenlik Konseyi'nde ABD'nin Gazze'de ateşkesi rehinelerin bırakılmasına bağlayan tasarısı Rusya ve Çin tarafından veto edildi.

Kaynak: Haber Merkezi
ABD'nin şartlı Gazze tasarısına Rusya ve Çin'den veto

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyelerinden Çin ve Rusya, ABD'nin Gazze'de ateşkesi rehinelerin bırakılmasına bağlayan tasarısını veto etti.

Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassiliy Nebenzya, Amerikan karar tasarısını veto etmeyle ilgili açıklama yaptı,

Nebenzya, meselenin aşırı derecede politize edildiğini ve İsrail'in Refah'a kara harekatı düzenlemesine etkili bir yeşil ışık yakıldığını söyledi.

15 üyeli BMGK'de ABD'nin Gazze'ye ilişkin sunduğu tasarının oylamasında Cezayir "hayır", Guyana ise "çekimser" oy kullandı.

11 ÜYEDEN 'EVET'

BMGK'nin diğer 11 üyesinin "evet" oyunu alan karar tasarısı, daimi üyelerin vetosu nedeniyle kabul edilmedi.

ABD'nin 20 Şubat'ta müzakerelere açtığı karar tasarısının son hali, Gazze'de ateşkesi rehinelerin bırakılmasıyla ilişkilendirip diplomasiyi destekleme çağrısıyla yetinmişti.

Diplomatik çabalarla sağlanacak olan ateşkesin sürdürülebilir ateşkese çevrilmesinin önemine işaret edilen tasarıda, "Hamas ve diğer terörist ve aşırıcı grupların Filistin halkını temsil etmediği" ve Hamas'ın "bazı üye ülkelerce terör örgütü ilan edildiğine" dikkati çekilmişti.

Gazze'nin 1967'de işgal edilen toprakların bir parçası olduğu vurgulanan karar tasarısında, iki devletli çözüme destek verilmişti.

Karar tasarısında, "Tüm taraflarda sivilleri korumak için acil ve sürdürülebilir bir ateşkesin sağlanması, gerekli insani yardımın sevkiyatı, çekilen acının azaltılması ve söz konusu ateşkesin geri kalan tüm esirlerin serbest bırakılmasıyla birlikte sağlanması için diplomatik çabaların desteklenmesi önem taşıyor" ifadeleri kullanılmıştı.

Tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısı yapılan tasarıda, siviller ve sivil altyapının korunması ile insani yardım erişiminin sağlanması istenilmişti.

Gazze'de sivil halkın zorla yerinden edilmesine karşı çıkılan karar tasarısında, bunun uluslararası hukuk, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukunu ihlal edeceği ifade edilmişti.